CHP İstanbul Milletvekili, Avrupa Birliği Uyum Komisyonu Üyesi Özgür Karabat, Basın İlan Kurumu’nun son yıllarda tartışmalı birçok karara imza attığını savunurken, resmi ilanların paylaştırılmasında tarafsız olması beklenen kurumun taraflı ve antidemokratik davrandığını söyledi. "Basın İlan Kurumu’nun gazeteleri baskı altına alan kararlarıyla adeta hükümetin bir baskı aparatına dönüştüğünü" savundu
Konuyu bir soru önergesiyle TBMM gündemine taşıyan CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın yanıtlaması isteğiyle TBMM Başkanlığı'na bir soru önergesi sundu.
Basın organlarını ‘mevzuat’ ve ‘Basın Ahlak Esasları’ kapsamında denetleyen kurumun son yıllarda birçok tartışmalı karara imza attığını savunan Karabat, “Temel amacı ‘yandaş’ bir basının oluşmasını engellemek ve yerel basının güçlenmesine olanak sağlamak olan BİK’in ülkemiz basının hâlihazırdaki durumu dikkate alındığında bu görevi yerine getiremediği açıktır” dedi.
Türkiye’nin basın özgürlüğü sıralamalarında giderek gerilediğini belirten Karabat, "Basın İlan Kurumu’nun gazeteleri baskı altına alan kararlarıyla adeta hükümetin bir baskı aparatına dönüştüğünü" savundu.
Açıklamasının devamında, "Basın İlan Kurumu’nun tarafsız ve bağımsız habercilik yapan gazeteleri sürekli hedef almasını" eleştirerek, “Basın İlan Kurumu’nun, tarafsız ve bağımsız habercilik noktasında yüz akımız olan Sözcü, Cumhuriyet, Birgün ve Evrensel gibi gazeteleri sürekli hedef alması, gazetelere dönük siyasi baskının ekonomik alandaki devamı olarak görülmelidir” dedi.
Basın ilan Kurumu’na, evrensel insan hakları ve basın özgürlüğü ilkeleri çerçevesinde karar alma çağrısında bulunan CHP’li Karabat, medya ve televizyon alanında RTÜK’ün ortaya koyduğu yanlı ve haksız kararların, basın alanında BİK eliyle sürdürüldüğü savundu.
Karabat’ın Cumhurbaşkanlığı'na sorduğu sorular şöyle: