CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İskoçya’nın Glasgow şehrinde başlayan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’na (COP26) katılmamasını, “Biden ile sonunda görüşebildi. Bu da ona yetti. ‘Dünya için son şansımız’ olarak tanımlanan, yaklaşık 120 dünya liderinin katılacağı bu konferansa ülkemizin Cumhurbaşkanı gelmekten vazgeçti. Çünkü onun anladığı anlamda dünya lideri olmak tam da bunu gerektirir. Utanıyoruz” sözleriyle eleştirdi.
TBMM Çevre Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü Murat Bakan ile CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, Glasgow’da başlayan COP26’ya gitti. Murat Bakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İtalya’nın başkenti Roma’da düzenlenen G20 Zirvesi’nin ardından katılacağı COP26 programını iptal etmesine tepki gösterdi. Bakan, yaptığı yazılı açıklamada, Erdoğan’ın ABD Başkanı Joe Biden ile Roma’da görüştüğünü anımsatarak, “Biden ile sonunda görüşebildi. Bu da ona yetti. ‘Dünya için son şansımız’ olarak tanımlanan, yaklaşık 120 dünya liderinin katılacağı bu konferansa ülkemizin Cumhurbaşkanı gelmekten vazgeçti. Çünkü onun anladığı anlamda dünya lideri olmak tam da bunu gerektirir. Utanıyoruz” dedi.
Tüm bakanlıkların ‘iklim krizi’ hassasiyetini önceleyerek koordine olmaları gerektiğini belirten Bakan, “Büyük laflar, çılgın projeler değil gerçek hedefler koymalı, iklim dostu projeler üretmeliyiz” diyerek daha önce yaptığı kömürden çıkış çağrısını yineledi.
Bakan, Erdoğan’ın, 2023 Net Sıfır Emisyon Niyet Beyanı’nı G20’de liderlerle paylaştığını anımsatarak şu değerlendirmeyi yaptı:
“İmzaladığımız Paris Anlaşması’nı parlamentomuzda onaylamamızın bile beş yıl sürdüğünü düşünürsek iktidarın açıkladığı niyet beyanları ve belirledikleri hedefler maalesef gerçekten uzak. Büyük laflar, çılgın projeler değil gerçek hedefler koymalı, iklim dostu projeler üretmeliyiz. Emisyon üreten ulaşım, tarım, enerji politikalarında azaltıma yönelik köklü değişikliklere ihtiyaç var örneğin. Paris’i onaylamak için çok mücadele verdik. Onaylamamız çok büyük bir adım olsa da tek başına yetersiz. Bir an önce Paris hedefleri doğrultusunda politikalarımızı değiştirmeli ve uygulamaya başlamalıyız. Vaktimiz çok az. Tahmin ettiğimizden çok daha hızlı bir şekilde iklim krizinin yıkıcı etkileri bizleri vuracak.”
Yaz ayların ülkede yaşanan yangınlar ve selleri hatırlatan Bakan, “Yangınlar, seller iklim yıkımının birer fragmanıydı. Sadece karbon salınımından ya da sınırda karbon vergisinden de bahsedemeyiz; aşırı ve ani yağışlara kentlerimizi hazırlamak, kuraklıkla mücadelede önlemlerimizi almak zorundayız. Bunun için de tüm bakanlıkların ‘iklim krizi’ hassasiyetini önceleyerek koordine olmalarını sağlamak gerekiyor. Bir yandan iklim kriziyle mücadele ederken diğer yandan dünyanın çöpünü ülkemize getiremezsiniz” dedi.
Bakan, “Bir yandan kuraklıktan dem vurup diğer yandan vahşi tarımsal sulamada ısrar edemezsiniz. Ve Erdoğan, ‘yeşil kalkınma devrimi’ hedefinden bahsederken kömürden elektrik üretmeye devam edemezsiniz. Kömürden çıkış sürecini hızla başlatmalı, çıkış taahhüdü vermeliyiz. Çağrımızı yineliyoruz; bir an önce yeni kömürlü termik santral yapmayacağımızı ve mevcut santrallerin o bölge halkının sosyoekonomik koşullarını da dikkate alarak adil geçiş ile ne zaman kapatılacağımızı ilan etmeliyiz” diyerek yetkililere seslendi.