CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Toprak mahsulleri Ofisi’nin (TMO) 13 lira olarak açıkladığı kuru üzüm alım fiyatı için, “Devlet, üzüm fiyatı açıklamamış, üzüm üreticisine hakaret etmiş ve küfür etmiştir” dedi.
Özel, Manisa’nın düşman işgalinden kurtuluşunun 99. yıldönümü nedeniyle düzenlenen törenin ardından, kuru üzüm için açıklanan alım fiyatına tepkisini dile getirdi. Açıklanan fiyatın telaffuz dahi edilemeyecek bir rakam olduğunu ifade eden Özel, şunları söyledi:
“Manisa’nın gündemi dün açıklanan korkunç, telaffuz edilmesi dahi düşünülmeyen üzüm fiyatıdır. Açıklanan bu fiyat, sadece üzümcüye verilen bir fiyat değildir, Manisa ekonomisine vurulan bir darbedir. Açıklanan bu rakam ile bir kentin ekonomisine büyük bir darbe vurulmuştur. Üzüm fiyatı, bir kentin önemli ekonomi lokomotiflerinden birisidir. Bu nedenle açıklanan fiyat, kötü şaka bile değildir. Devlet, üzüm fiyatı açıklamamış, üzüm üreticisine hakaret etmiş ve küfür etmiştir. Açıklanan fiyatı böyle değerlendiriyoruz.
İktidar partisinin milletvekilleriyle de görüştük. Onlar da fiyata şaşırdıklarını, böyle bir fiyat beklemediklerini ifade ediyorlar. Ben kendilerinden bu konuda bir talepte bulundum. Muhalefet olmanın verdiği görevle her yerde bunu eleştireceğiz ama onların da mutlaka bunu eleştirmesi, bu şekilde sokağa çıkamayacaklarını, ilçeye gidemeyeceklerini, üreticinin yüzüne bakamayacaklarını en üst makamlara iletmeleri gerektiğini ifade ettim. Bu vakitten sonra yapılacak iş, üzümünün satışını belgelendiren herkese, bana kalsa en az 4 TL ama 2 TL’nin altına olmayan bir prim verilmesi acilen ilan edilmelidir. Çünkü fiyatın açıklanmamasından dolayı üretici, acil paraya ihtiyaçları olduğu için 10 TL ile 11 TL arasında üzüm sattı. Üretici, girdiği kapıdan çıkamaz ve borcunu ödeyemez durumdadır. Faizin altında ezilip hacizle karşı karşıya gelmiş durumdadır.
‘2 doların altında fiyat vermeyeceğiz’ diyenler şimdi 2 dolar fiyat vermiş olsalardı, bugün güle oynaya fiyatı konuşuyor olacaktık. Şimdi böyle bir fiyattan sonra böyle bir şey yokmuş gibi yapmak, ovadaki yangını görmemek, üreticinin içindeki yangını görmemek Manisa’ya ihanettir. Bunu asla kabul etmemiz mümkün değildir. Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli’ye çağrıda bulunuyoruz. Kendisine haftalardır Manisalı olduğunu hatırlattık. Bir Manisalı bakan, böyle bir fiyatın açıklanmasına sessiz kalamaz. Eğer bu fiyatı hazmediyorsa derhal istifa etsin. Yoksa bu fiyatın kabul edilebilir olmadığını düşünüyorsa çıksın Manisa’nın sesini ve yangını dillendirsin, 2 TL’nin altında olmayan telafi edici primi vereceğini açıklasın. Talep ettiğimiz prim verilmeden bu cenaze kalkmaz, yangın durmaz. Bekir Pakdemirli ya bu yangına çareyi bulsun ya istifa etsin. Bekir Pakdemirli ormanlardaki yangını izlediği gibi bağlardaki yangını izlerse Manisa’ya gelmeye yüzü yoktur.
Tayyip Erdoğan’ı üzmeyen kurum TÜİK ‘Yüzde 20 enflasyon var’ diyorken geçtiğimiz yıl açıklanan 12,5 TL’nin üstüne yüzde 20 enflasyon koysan, şu an 15 TL’nin üzerinde fiyat açıklanması gerekirdi. 13 TL fiyat açıklıyorsa bunun karşılığı istifadır. Bekir Pakdemirli ile karşılaşacak olan bütün vatandaşlara şunu söylüyoruz; ‘Ya telafi et ya istifa et’ demelerini söylüyoruz.
Bunu söylesinler kendisine. AKP’li milletvekillerini sosyal medyalarına baktık, bir ‘hayırlısı olsun’ diye paylaşım yapan yok. Kabahatlerini, rezaleti ve kusurlarını biliyorlar. Bunu için susuyorlar. Bu acıya karşı susan dilsiz şeytandır. Susmasınlar. Hep birlikte sesimizi yükseltelim. Karadeniz’de herkes nasıl fındık için birlikte konuşuyorsa, herkes çay için nasıl birlikte konuşuyorsa Manisalı üvey evlat değil ya bunun içinde hep birlikte konuşalım. Versinler talep ettiğimiz primi, basın toplantısı yapmayan namerttir. 4 TL prim versinler, kendilerine teşekkür edeceğim ve teker teker isimlerini sayacağım. Ama bağcıyı yangın ile karşı karşıya bırakırlarsa biz onların yanında değil karşısında yer alırız.
Sarı üzümden bereket bekleyenler, birkaç ay sonra karşılarında içinde haciz memurlarının olduğu sarı taksileri bulacaktır. Sarı taksilerin içinde köylere gelecek olan haciz memurların karşısındaki üretecimizin feryadını şimdiden dillendiriyoruz. Bu fiyatı reddediyoruz. Kabul etmiyoruz. Milletvekillerimiz, bundan sonra ilçelerde ayrı ayrı olarak üreticilerle bir araya gelerek derdini dinlemeye ve yüreklerindeki feryatlara tercüman olmaya çalışacaklar. Bunu gündemde tutmaya devam edeceğiz."