CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, Kütahya'da bulunan ve Türkiye'nin kamu-özel iş birliği finansman modeliyle yapılan ilk bölgesel havalimanı olma özelliğini taşıyan Zafer Havalimanı için IC İçtaş firmasına garanti edilen yolcu sayısının yüzde 1'ine dahi ulaşılamadığını söyledi. Sertel, "52,8 milyon euroya yapılan Zafer Havalimanı için vatandaşlarımızın vergilerinden kesilen paralarla bu şirkete 206,6 milyon euro para ödenecek. Halkımız Yap-İşlet-Devret projeleri adı altında adeta soyuluyor" dedi.
CHP İzmir Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu üyesi Atila Sertel, DHMİ’nin bilanço ve hesaplarının görüşüldüğü KİT Komisyonu toplantısında Zafer Havalimanı için yolcu garantisi nedeniyle bugüne kadar ödenen toplam tutarı ve sözleşme bitimine kadar ödenmesi öngörülen meblağı sordu. DHMİ tarafından verilen yazılı yanıtı aktaran Sertel, firmanın 1 koyup 4 aldığını söyledi.
"Yap-İşlet-Devret" projelerinin "Yap–İç et-Devret" projeleri haline dönüştüğünü savunan Sertel, şu açıklamayı yaptı:
"Türkiye de yaşayan halkımız Yap-İşlet-Devret projeleri adı altında adeta soyuluyor. Yani vatandaşın cebinden çıkan milyonlarca, milyarca euro yandaş şirketlerin cebine akıtılmaya devam ediyor. IC İçtaş şirketi bir koydu dört kazandı. 52 milyon 818 bin euroya yapılan Zafer Havalimanı’nda garanti edilen yolcu sayısının yüzde 1’ine dahi ulaşılamadı. Yani sapma yüzde 98-99. Zafer Havalimanı için sözleşme süresi 29 yıl 11 ay. Bu şirket yatırdığı parayı 52 milyon 818 bin euroyu 9 yıl içerisinde tahsil etti. Şimdi tam 20 yıl boyunca Zafer Havalimanı’nı yapan ve işleten şirket oradan yolcu uçsa da uçmasa da uçak inse de inmese de parasını alacak. Hazine’den milyon eurolar akıtılacak. 52,8 milyon euroya yapılan Zafer Havalimanı için vatandaşlarımızın vergilerinden kesilen paralarla bu şirkete 206,6 milyon euro para ödenecek. Bu havalimanını devlet kendi imkanlarıyla yapsaydı 9 yılda kendini amorti edecekti. Ve öyle de oldu. Havalimanına yatırılan para 9 yılda çıktı. Şimdi bu şirket 20 yıl daha halkımızdan para almaya devam edecek.”
Garantili projelerde kazananın devlet değil müteahhit olduğunu söyleyen Sertel, şöyle devam etti:
"Bu havalimanı devlet imkanları ile yapılmış olsaydı çok daha ucuza yapılacaktı. İşletici firma yatırım parasını 9 yılda çıkardı. Devlet yapsaydı 9 yıl sonra hiçbir yükümlülüğü kalmayacak 20 yıl daha yolcu garanti parası ödemeye devam etmeyecekti. Ancak garanti yolcu sayısı verilerek 'Yap-İşlet-Devret' modeliyle yapıldığı için devlet kasasından uçmayan yolcu için halkımızdan kesilen vergilerden bu havalimanına zorunlu olarak işletme parası veriliyor. 29 yıl 11 ay işletilecek bu havalimanı. Bu süre boyunca milyonlarca euro ödenecek. Bu kadar öngörüsüz bir şekilde verilen garanti hiçbir yerde yok. İşçiye, memura, asgari ücretliye zam yaparken eli titrerken, yandaş müteahhitlere bu kadar bol kepçe para dağıtan başka iktidar yok. Bir de 'Halkın cebinden para çıkmıyor, devletin cebinden para çıkmıyor' deniliyor. Bu milyon eurolar kimin cebinden çıkıyor? Kendi ceplerinden mi ödüyorlar? Yazıktır, günahtır. Biraz özeleştiri yapın, 'Hata yaptık' deyin. Ama o da yok. Rakamlar ortada olmasına rağmen körü körüne savunmaya devam ediyorlar.”
CHP iktidarında haksız kazançların hepsine son vereceklerini belirten Sertel, sözlerini şöyle tamamladı:
"Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yalova’da dikkat çektiği gibi bu haksız kazançlara iktidar olduğumuzda mutlaka son vereceğiz. KİT Komisyonu’nda yaptığımız konuşmalar ve muhalefet şerhleri adeta birer iddianame niteliğinde. Yolsuzlukların, usulsüzlüklerin üzerine gitmeyi sürdüreceğiz. Ve iktidara geldiğimizde KİT Komisyonu’ndaki tutanaklardan çıkarılacak iddianamelerle pek çok bürokratın yargı önüne çıkarılacağına inancım sonsuzdur. Az kaldı, geliyor gelmekte olan. Haksız ve hukuksuz kazanca son vereceğiz. İsrafı önleyeceğiz. Ve halkımızın soyulmasını engelleyeceğiz.” (ANKA)