CHP’li Tezcan‘dan 'yedek üye' tartışması yorumu: Zaman kaybı

CHP’li Tezcan‘dan 'yedek üye' tartışması yorumu: Zaman kaybı

CHP Aydın Milletvekili, Meclis Anayasa Komisyonu Üyesi Bülent Tezcan, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) yedek üyelerinin oylarıyla İstanbul seçimlerini yineleme kararı üzerinde yapılan Anayasa ve kurulun içtihatlarına aykırılığı tartışmasında 23 Haziran hatırlatmasında bulundu. “Seçim kampanyasını bu tartışma üzerinden yürütmek doğru değil, zaman kaybı olur” diyen Tezcan, hukuki olarak verilen yanlış karar konusunda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi seçeneğine (AİHM) dikkat çekti. Tezcan, 31 Mart seçimlerinin hukuksuzluk ölçütüyle AİHM denetimine tabi olabileceği görüşüne dile getirdi. CHP, MYK toplantısında YSK’nin 6 Mayıs kararıyla ilgili Anayasa Mahkemesi yolunun kullanılıp kullanmayacağı konusunu da ele alınacağı belirtiliyor.

CHP’li hukukçu vekili Bülent Tezcan, YSK’nin 6 Mayıs kararıyla ortaya çıkan hukuki tartışmaları T24’e değerlendirdi.

“YSK, önceki içtihatların tamamını terk etti”

Anayasa aykırı asil ve yedek üyelerle toplanıp karar vermek. Bu konunun son 6 yıl içerisinde bunu 11 kişiyle toplanıp birlikte karar vermesi ya da daha önceden böyle karar veriyor olması Anayasaya aykırı tutumu Anayasaya uygun hale getirmez. Kaldı ki, böyle bir savunma olmaz. Çünkü Yüksek Seçim Kurulu (YSK) 15 gün öncesinde sandık kurulları yanlış oluştu iddiasına karşı çıktı ve 20 Nisan’da dedi ki bunu 2 Mart’ta bu itiraz süresi bitti bundan sonra onlara bakmam dedi. İstanbul kararına kadar sandık kurullarının yanlış oluşmasını sadece somut olarak seçim onucunu etkileyen bir işlemi varsa orada denetlerim diyordu şimdi soyut olarak hiç oraya girmeden İstanbul seçimini iptal etti. Önceki içtihatların tamamını terketti.

İstanbul seçimini incelerken kendisi daha önce delil toplamazdı, soyut iddialara dayalı deliller topladı. Yani içtihat kararlığını kendisi bozdu seçim kurulu, içtihat istikrarını kendisi bozdu. Ret oyu veren üyelerden birisi de yedek üye. Sonuç belki pratik olarak değişmeyecekti ama Anayasaya aykırı lığı böyle bir hüküm kurulmayacaktı.

“AİHM denetimine tabi olabilir”

YSK kararına karşı yapılacak şey yine konuda Anayasa Mahkemesi’ne başvurup yeni bir karar tesis etmek gerekir. Başka bir merciye gidilmiyor. Mühürsüz oylarla ilgili Danıştay’a gitmiştik. Danıştay’da incelemem dedi. Bu konuda iç hukuk yollarında inceleyecek bir başka merci yok. Uluslararası hukuk da AİHM var, AİHM’de yerel seçimleri incelemiyorum dedi. AİHM, ben milletvekili seçimlerinde ancak denetleme yapıyorum demişti daha önceki kararlarında bunu değiştirebilir. Bu seçimde bini değiştirmeyi gerektirecek düzeyde bir hukuksuzluk bence var. AİHM denetimine tabi olabilir burada.

“Kampanya bu tartışma üzerinden yürütülmez”

Bu hukuki çerçevede giden değerlendirmeler ama 23 Haziran’da seçim var. Seçim kampanyasını bu tartışma üzerinden yürütmek doğru değil. Hukuki olarak bu yanlıştır Anayasa Mahkemesi bu yanlışlığı hem kamu vicdanında hem hukuk nezdinde tespit etmesini isteriz ama bu bütün bu kampanyayı hararetli kurmak zaman harcamak ve israf demettir. Asıl kararı 23 Haziran’da millet verecek.