CHP'li Torun: İktidar, uluslararası fındık şirketine 667 milyon lira teşvik verdi

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Seyit Torun, TBMM Genel Kurulu’nda Ordu’nun sorunlarını anlattı. Torun, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, şunları söyledi:

"Fındık üreticisine bir destek paketi açıklamak zorundasınız"

"Fındık üreticisi her yıl hayal kırıklığı ile karşı karşıya. 26,5 lira olarak açıkladığınız fındık, maalesef 23,5 liranın üzerinde satış görmedi. Dolar arttı ama fındık fiyatları yine artmadı. Üretici sezon başında bir hesap yaptı ama şu anda bütçesi açık verdi ve kara kara düşünüyor. ‘Bu kara kışı nasıl geçireceğim’ onun derdinde. Biz diyoruz ki bir destek paketi açıklayın. Üreticimiz bu kara kışta mağdur olmasın. İktidar 2020 yılında sadece bir uluslararası fındık şirketine 667 milyon lira teşvik verdi. Bunu bir yabancı firmaya verebiliyorsan benim üreticimin suçu ne? Üreticimi niye desteklemiyorsun? Nerde kaldı sizin yerliliğiniz, milliliğiniz? Fındık üreticisine bir destek paketi açıklamak zorundasınız."

"Ordu’yu da parsel parsel satmaya karar verdiniz"

Bir de imar planı yapıyorsunuz. Parsel parsel satmaya alıştınız ya Ordu’yu da parsel parsel satmaya karar verdiniz. Durugöl’deki belediye ek hizmet binalarını ve arazilerini satışa çıkardınız. Ardından Ordu merkezde otopark olup durak olacak yeri ticaret alanına çevirdiniz ve satmaya karar verdiniz. 15 milyon lira harcayarak Botanik Park yaptınız, hastane yapılacak diye söktünüz. Şimdi orayı da plan tadilatı ile sosyal tesise çevirmeye çalışıyorsunuz. Yine Durugöl’de 110 bin vatandaşımızın imza toplayarak yapılaşmayı durdurduğu araziyi yine imara açıyorsunuz. Rantçısınız Türkiye’yi de Ordu’yu da parsel parsel satıyorsunuz.

"Ordu ormanlarının yüzde 65’i maden arama sahası olarak ruhsatlandırıldı"

"Paris İklim Anlaşmasını Yüce Meclis’te onayladık. Ama şimdi Ordu ormanlarının yüzde 65’i maden arama sahası olarak ruhsatlandırıldı. Yetmedi şimdi İkizce ilçemizde yeni bir maden sahası için ihaleye çıkılıyor. Bu iktidar önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ‘iklim değişikliği’ ifadesini ekleyerek çevreci olamayacağını bilmelidir."