Kılıçdaroğlu: Siyasete giren biri zenginleşiyorsa kesin malı götürüyordur

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Bizim bir helalleşme süreci başlatmamız lazım. Bizi tanımanız lazım. İyiye gitmeyen bir süreç var, Türkiye'yi buradan çekip çıkartmamız lazım...Meclise sevk edeceğimiz ilk kanun, siyasi ahlak kanunu olacaktır. Siyaseti kirlilikten arındıracağız" diyerek 'helalleşme' çağrısında bulundu. 

Kılıçdaroğlu, Bilecik'in Bozüyük ilçesinde çeşitli ziyaretlerde bulundu. Kılıçdaroğlu, Bozüyük Belediyesi önünde Belediye Başkanı Mehmet Talat Bakkalcıoğlu'nun yanı sıra milletvekilleri ile bazı illerin  belediye başkanları tarafından karşılandı. Ardından Kılıçdaroğlu, Bakkalcıoğlu'nu makamında ziyaret ederek ilçe hakkında bilgi aldı. Çıkışta vatandaşlarla sohbet eden Kılıçdaroğlu daha sonra bir otelde kanaat önderleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve muhtarlarla bir araya geldi.

"19 yılda yurt sorununu neden çözmediniz"

Yurt sorunu için eylem yapan üniversite öğrencilerini hatırlatarak Kredi Yurtlar Kurumu'nun rakamlarını veren Kılıçdaroğlu, Türkiye genlinde yurt sayısının 773 olduğunu. bu yurtların toplam kapasitesinin 695 bin 834 olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu öğrencilerin yaşadığı barınma kriziyle alakalı şunları söyledi:

"Bu kadar öğrenci bu yurtlar kalabilir. Peki örgün eğitim kapsamındaki üniversiteli öğrenci sayısı 3 milyon 801 bin 294 öğrenci. Bu kadar öğrenciye 695 bin 834 yatak düşüyor. Soru şu 19 yılda yurt sorununu neden çözmediniz. Bu öğrenciler bu sene değil ki yıllardır böyle. Niye yapmadılar yurdu, hangi gerekçeyse yapmadılar. Evlatlarımız üniversite kazandığına sevinmiyor muyuz, güvenlik içinde bir yurtta kalsınlar diye arzu etmiyor muyuz. Niçin yapmadılar, bir yurt yapmak çok mu pahalı, hayır. 1 yıl içinde bu yurt sorunu çözülür". 

"Devletin borcu ölü halde, gittiler döviz borçlandılar"

Kılıçdaroğlu, Türk lirasının değer kaybetmesi ve dolar üzerinden yapılan kamu ihaleleri hakkında ise şunları söyledi:

"Yol yapıyorsun, köprü yapıyorsun, metro yapıyorsun. Güzel, ne yapıyorsan yap. Devleti dolar üzerinden borçlandırıyorsun. Geçiş dolarla, ister köprüden geç ister tünelden geç, pek çok şey dolarla. Bunları hep beraber ödüyoruz. Türk lirası karşısında doların değeri yükseldikçe bunların işi işler. Peki sen işi niye dolarla veriyorsun? Niye Euro ile veriyorsun? Hani sen yerli ve milliydin? Kanaat önderleri olarak size şikayet ediyorum. O nedenle beraber düşünmemiz lazım. Devletin borcu ölü halde, gittiler döviz borçlandılar."

"Devlet son 2 haftada yeni borçlar edindi"

Türkiye'de son 2 haftada artan döviz kurlarının ardından devletin yeni borçlar edindiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Son iki haftada Türkiye Cumhuriyeti devletine gelen mali yük toplam 151 milyar lira bir, 82 milyar lira, 101 milyar lira ve döviz kredi kullanımı var içinde 11 milyar lira. Son iki haftada ek maliyet. Hepimizin ödeyeceği rakam bu. Buna razı mıyız değil miyiz? Siz razı olsanız da olmasanız da bu paraları ödeyeceksiniz. Beraber ödeyeceğiz, birlikte ödeyeceğiz."

"Bu parayı ödemek için birilerinden bir şey almak lazım. Kimden alacaksın? Vatandaştan alacaksın, zam yapacaksın. Efendim gübreye zam geldi güzel, mazota zam geldi güzel, ilaca zam geldi evet güzel, otoyollara zam geldi, dolar arttıkça, Euro arttıkça onlara da zam geldi. Her şeye zam geldi. Haftada bir etiketler değişiyor. Kabahat kimde onlara göre kabahat vatandaşta kendisinin hiçbir kabahati yok. Sanki o yapmadı zammı başkaları yaptı."

"Siyasete giren biri zenginleşiyorsa kesin malı götürüyordur"

Kılıçdaroğlu, kimsenin umutsuzluğa kapılmaması gerektiğini söyleyerek şöyle devam etti:

"Bu eleştirileri yapıyorum ama sakın umutsuzluğa kapılmayın. Bütün mesele şudur, siyasetin temiz ve ahlaklı olması lazım, siyasetin dürüst olması lazım. Cumhuriyet Halk Partisi'nin genel merkezinde internet sitesinde benim mal varlığım var. Şunu gördüm 2002'den beri siyasetin içindeyim. Siyasete girip de bir adam zenginleşiyorsa kesin malı götürüyordur. Bu işin ortası yok. Siyasette zenginleşmek mümkün değil"

Salondaki muhtarlara seslenerek 'muhtarlık' kurumunun güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, muhtarlara yasal güvence ve maaş verilmesi gerektiğini ifade ederek "Muhtarlık kurumuna kişilik kazandırmamız lazım. Yasal güvencelerinin olması lazım. Oturabileceği bir alanı, bir yeri olması lazım. Muhtar kardeşlerime ödenek veriyor, maaş vermiyorlar. Peki niye size maaş vermiyorlar? Çünkü maaş verseler Sosyal güvenlik priminizi de yatırmak mecburiyetindeler. Ödenek olunca ne oluyor, izin alamıyorsunuz, izin aldığınızda ödeneğiniz azalır. Demek ki maaş alınması lazım. Sosyal güvenlik primlerinizin eğer emekliliği hak etmemişseniz devlet tarafından yatırılması lazım. Sizde birleşik oy pusulası yok, niye yok? Gelen arayacak ya, oy vereceği muhtar nerde, yok orada. Niye birleşik oy pusulası yapmıyorlar? Yapılması lazım" dedi.

"Kanuna göre muhtarlık bir kamu kurumu değil"

Aynı zamanda muhtarlık kurumunun makul bir bütçesi olması gerektiğini sözlerine ekleyen Kılıçdaroğlu, sözlerine şunları ekledi:

"Muhtarlık bir kamu kurumu değil, şaşıracak muhtar arkadaşlar, evet, kanuna göre muhtarlık bir kamu kurumu değil. Kamu kurumu olmadığı için muhtarlar belediyelerle iş birliği halinde proje yapamazlar. Sayılması lazım, sizi millet seçti. Önümüzdeki süreçte şöyle bir şey getirecekler, duyarlı olmanız için söylüyorum. Biz itiraz ediyoruz. Muhtarlık seçimiyle belediye başkanı seçimi ayrı ayrı tarihlerde yapılsın. Bu olursa siz muhtar olarak sandığı seçmen getiremezsiniz. Sizin bütçeniz yok ki gidip propaganda yapacaksınız, gelin diyeceksiniz."

Kılıçdaroğlu 'helalleşme' çağrısı yaptı

Kılıçdaroğlu, salondakilere seslenerek "Bizim bir helalleşme süreci başlatmamız lazım. Bizi tanımanız lazım. Ne söylediğimizi dinlemeniz lazım. İyiye gitmeyen bir süreç var, Türkiye'yi buradan çekip çıkartmamız lazım. İsteğim bu ama şunu da bilmenizi isterim, sorduğunuz her soruya samimi cevap vereceğim. İçimden gelen cevabı vereceğim. Şundan da emin olmanızı isterim. İnşallah devri iktidarımızda göreceksiniz, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sevk edeceğimiz ilk kanun, siyasi ahlak kanunu olacaktır. Siyaseti kirlilikten arındıracağız. Temiz ve ahlaklı siyaset milletine hesap veren siyaset" diyerek 'helalleşme' çağrısında bulundu.

Bilecik'e henüz yeni bir vali atanmadığına da değinen Kılıçdaroğlu, "Sordum arkadaşlara niye bu kadar sık vali değişiyor, diye. Diyorlar hemen değişiyor, niye değişiyor? Kaç aydır valisi yok. Sanki Türkiye'de valilik yapacak hiç adam bulamadılar. Adam var çok var da kendi kafalarına uygun birisini bulamadılar herhalde" dedi. (DHA-İHA)