Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 24 Haziran’da gerçekleştirileceği açıklanan erken seçimlerde partisinin cumhurbaşkanlığı adayını CHP Parti Meclisi’nin belirleyeceği yönündeki açıklamasını tekrarladı. PM toplantısının çarşamba ya da perşembe günü gerçekleştirilebileceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, İyi Parti’nin seçime katılamasının ‘engellenmesini’, demokrasi açısından talihsizlik olarak göreceğini söyledi.
AKP Sözcüsü Mahir Ünal’ın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik desteğin yüzde 55.6 olduğu yönündeki açıklamalarını da değerlendiren Kılıçdaroğlu, "En az yüzde 60 ile demokrasi kazanacak" dedi.
CHP Genel Başkanı, CNN Türk’te yayınlanan Gece Görüşü programının sunucusu ve Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat’ın sorularına şu yanıtları verdi:
"Bu seçim Türkiye’yi yönetemiyorum seçimi, onun itirafı. Seçime gitme nedenleri biz artık Türkiye’yi yönetemiyoruz bütün bu imkanlara rağmen Türkiye’yi yönetemiyoruz, ekonomiyi yönetemiyoruz, eğitimi yönetemiyoruz, dış politikayı yönetemiyoruz demeleri. Demokraside ciddi sorunlar var ve geldik biz tıkandık. Dolayısıyla milletin yakasından düşmek istiyoruz diyorlar, halka gidiyorlar. Türkçesi budur. Ülke demokrasi istiyor, adalet istiyor, vatandaşlarımız iş istiyor, aş istiyor. Ekonomik problemlerinin çözüldüğü bir Türkiye istiyor. Çiftçi ürünün karşılığını almak istiyor. Çalışanlar ücretlerinin enflasyon karşısında ezilmemesini istiyor. İş dünyası daha demokratik ve özgür bir ülkede üretmek istiyor, ihracat yapmak istiyor.
"Haziran ayı gündünüz en uzun olduğu ay. Bu haliyle yılın en aydınlık ayı. Yazın başlangıcı. Haziran ayı kiraz mevsimi, doğanın canlandığı bir mevsim. Haziran Türkiye’ye kendi aydınlığı ile gelecek. Haziran ayı aynı zamanda geçen seneki Adalet Yürüyüşümüzün başladığı ay. Biz geçen seneki Adalet Yürüyüşümüzle Maltepe’de de ifade ettiğim gibi duvarın dibine gelmiştik. Şimdi bu haziranda o duvarı yıkacağız. Demokrasiye, özgürlüğe herkesin işi, aşı olması gerektiğine inanıyoruz. Sağcısı, solcusu sosyal demokratı, ülkücüsüyle, muhafazakarıyla birlikte tıpkı yaklaşık yüz yıl önceki kuvayi milliye hareketinin Anadolu’da yarattığı birlik beraberlik duygusuyla bu duvarı yıkacağız. Herkes inansın başaracağız.
-Erken seçim kararıyla ilgili olarak pek çok değerlendirme yapılıyor danışıklı döğüş mü, Bahçeli’nin bir oyunu mu? Siz, siyasetçi olarak nasıl görüyorsunuz bunu?
Bizim için hiç fark etmiyor. Yani birisinin oyunu mu olur oyunu olmaz mı, bir an önce bunların bu milletin yakasından düşmesi lazım. Bu ülkenin huzura ihtiyacı var, bu ülkenin birlikte yaşamaya ihtiyacı var. 15 yıldır ülkeyi yönetiyorlar geldikleri nokta bu. Sanıyorum bugün Yeni Şafak’ın manşetiymiş “Diriliş Sandığı” diye atmış. Demek ki ortada bir ölü var ki diriltmeye çalışıyorlar ama dirilme şansları da yok yine. Ayrıca Yeni Şafak'a da teşekkür etmek lazım böyle bir manşet attığı için.
-En çok merak edilen sizin ne yapacağınız. Aday mısınız?
Bizim adaylığımızı daha doğrusu partinin adayını Parti Meclisi belirler. Parti Meclisinden yetki almak lazım, konuşmak lazım Parti Meclisi ile. Önümüzdeki günlerde süratle zaten Parti Meclisini önümüzdeki hafta toplayacağız, düşüncelerimizi bir şekliyle kamuoyu ile paylaşacağız. Şu anda tarih belli değil ama Pazartesi biliyorsunuz 23 Nisan var, Salı günü grup var. Çarşamba, Perşembe günlerinden birisi olabilir. Parti Meclisini toplayabiliriz.
-Milletvekili belirleme sürecinde ön seçim olacak mı?
Onu da oturup Parti Meclisi'nde konuşacağız. YSK bir takvim açıklayacak herhalde. Ön seçim için de belli bir gün verecek. Parti Meclisinin tavrına tutumuna bağlı. Tabi bizim tüzüğümüze göre eğer ittifak olacaksa siyasal partiler arasında ön seçim yapmayabiliriz ama ittifak olmayacak ise ön seçim yapmak zorundayız.
-İttifak görüşmeleri için nasıl bir takvimlendirme yaptınız?
Pazartesi günü Temel bey (Saadet Partisi) ile görüşüceğiz zaten. Diğer siyasi partiler ile de görüşeceğiz. CHP olarak hedefimiz şu: Kim demokrasiyi istiyorsa, kim demokrasiden yana tavır alıyorsa, kim tek adam rejimine karşı ise ortak hareket edeceğiz yani bu kadar basit. Siyasal partiler kendi kimlikleriyle ama hep beraber ayrı ayrı demokrasiyi savunacağız.
-İyi Parti’nin durumu?
İyi Parti'nin seçime girmesinin engellenmesini demokrasi açısından talihsizlik olarak görürüm. Bugünkü aşamada bilmiyorum girip giremeyeceğini. YSK bir karar verdi mi vermedi mi ama İyi Parti çalışan, kongrelerini yapan, kurultayını yapan ve seçimi girmeye de hazır olan bir siyasi parti.
-AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oy oranını yüzde 55,6 olarak açıkladı. Ünal’ın açıklamasına göre siz ne bekliyorsunuz?
En az yüzde 60 ile demokrasi kazanacak.