Hülya Karabağlı
T24/ ANKARA
CHP, Pozantı Cezaevi Raporunda, " Türkiye Cezaevlerinin küçük bir resmi" benzetmesi yaptı. İnceleme heyeti, Adalet Bakanını istifaya çağırırken, gensoru önerisinde bulundu. Beş milletvekili heyetiyle geçtiğimiz hafta cinsel taciz, tecavüz ve işkence iddialarını inceleyen CHP raporunu gruba sundu. "Neredeyse tamamı okul çağında olan çocukların eğitim hakları ellerinden alınmamalıdır.Eğitimlerine devam edebilmeleri sağlanmalıdır" dendi.
Raporda, "Türkiye’de ki tüm çocuk cezaevlerinin denetlenebilmesi için, içerisinde psikolog, pedagog, psikiyatr, uzman hekim, mimar, mühendis ve hukukçuların da bulunduğu daimi bağımsız bir“denetleme komisyonu” oluşturulmalıdır". CHP'nin ön inceleme raporu şöyle:
Adalet Bakanlığı tarafından yürütülen soruşturmanın yanlı olacağı düşünülmektedir. Dolayısıyla Pozantı Cezaevi’nde bulunan müfettişler derhal geri çağrılmalıdır.
Yaşanılan sorunları ve ortaya konulan iddiaları araştırmak üzere tarafsız bir araştırma komisyonu kurularak konu tüm detayları ile ele alınmalı ve incelenmelidir.
Pozantı Çocuk Cezaevi’nin fiziki alt yapısı mutlaka düzeltilmelidir. Koğuşların ve tuvaletlerin bakımı yapılmalı, ranzalar ve yataklar değiştirilmeli, araç gereç eksiklikleri giderilmelidir.
Siyasi tutuklu olarak değerlendirilen çocuklar ile adi suçlardan cezaevinde kalan çocukların ayrı koğuşlarda tutulması meydana gelebilecek olumsuz durumları ortadan kaldıracaktır.
Pozantı Çocuk Cezaevinde kalan yaşı 18’in üzerinde 14 tutuklu başka cezaevlerine gönderilmelidir.
Cezaevinde görev yapan infaz koruma memurlarının koğuşlardaki kötü muameleleri takip etmeleri, meydana gelebilecek olumsuz durumları olaylar meydana gelmeden önce engellemeleri gerekmektedir. Konuyla ilgili cezaevi yönetimi gerekli hassasiyeti göstermelidir.
Türkiye’de ki tüm çocuk cezaevlerinin denetlenebilmesi için, içerisinde psikolog, pedagog, psikiyatr, uzman hekim, mimar, mühendis ve hukukçuların da bulunduğu daimi bağımsız bir“denetleme komisyonu” oluşturulmalıdır.
Pozantı Cezaevi için ise, hem cezaevinde kalan çocuklar hem de Pozantı Cezaevi’nden tahliye olan çocuklar istekleri doğrultusunda belirli periyotlarla tarafsız hekimler ve psikologlar tarafından dinlenmeli, muayene edilmelidir.
Neredeyse tamamı okul çağında olan çocukların eğitim hakları ellerinden alınmamalıdır. Eğitimlerine devam edebilmeleri sağlanmalıdır.
Çocukların cezaevine girme şartlarını ortadan kaldıracak önlemleri belirlemek üzere araştırma ve uygulamalar yapılmalıdır.
Pozantı Çocuk Cezaevi Türkiye cezaevlerinin küçük bir resmidir. Türkiye cezaevlerinde yaşanılan şiddet, baskı, taciz, kötü muamelelerin araştırılması, cezaevlerinin fiziki durumlarının incelenmesi amacıyla TBMM tarafından cezaevleri inceleme komisyonu kurularak detaylı bir inceleme yapılması uygun olacaktır.Adalet Bakanı istifaya çağrılmalı ve hakkında bir Gensoru önergesi verilmelidir. Rapordaki tespit ve gözlemler şöyle:
28 Şubat 2012 tarihi itibariyle Adana Pozantı Çocuk cezaevinde218 çocuk kalmaktadır. Çocukların 39’u TMK kapsamında cezaevinde bulunmaktadır.
Cezaevinde 34 koğuş bulunmakta 30 koğuşta çocuklar kalmakta, 4 koğuşta ise yaşı büyük mahkumlar kalmaktadır.
2011 Nisan ayının başında Pozantı Cezaevindeki çocukların Mersin İnsan Hakları Derneği’ne başvurular yapılmaya başlanmıştır. Türkiye İnsan Hakları Vakfı Adana Şubesi tarafından 22.06.2011 tarihinde 8 çocukla ilgili rapor düzenlenmiştir.12.07.2011 tarihinde İnsan Hakları Derneği Mersin Şubesi tarafından Adalet Bakanlığı, Adana Valiliği ve Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayetler iletilmiştir.
İnsan Hakları Dernekleri tarafından bugüne kadar 25 çocuğun başvurusu alınmıştır. Ancak iddiaların üzerinden 1 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen Adalet Bakanlığı hiçbir soruşturma ve inceleme yapmamıştır.
Cezaevindeki boş koğuşlar, bilgisayar salonu, yemekhane, kütüphane ve spor salonu gezilmiştir. Cezaevi ortak kullanım alanlarının fiziki imkanları koğuşlara göre nispetten daha iyi olduğu izlenimine ulaşılmıştır. Koğuşların fiziki durumu sağlıklı değildir. Koğuşlarda bulunan araç gereçler gündelik hayatın ihtiyaçlarını karşılayacak durumda değildir.
Tutuklu çocuklar için savcılar tarafından bölücü terör örgütü üyeliği gerekçesiyle onlarca yıl ceza istenmektedir.
Cezaevinden çıkan çocukların anlatımlarından yola çıkılarak, çocuk mahkumların 2 ana başlıkta şikayetleri bulunmaktadır. Bunlar; Birlikte kaldıkları adli tutuklu ve hükümlülere yönelik iddialar:
Çamaşır yıkatma, masaj yaptırma, ayak yıkatma gibi özel işlerin yaptırılması.
Paspas sapı ile dayak atılması.Koğuş mesullerinin daha çok yemek alması, etli yemeklerde etleri seçip almaları.Sabah erken saatte uyandırılıp koğuş temizliği yaptırılması.Aileleri tarafından yatırılan paranın koğuş mesulleri tarafından kontrol edilmesi ve harcanması.Ayak tabanlarına sopalar ile vurulması.Basketbol potasına boğulacak derecede kafaların asılması
Cezaevi yönetimi ile ilgili iddialar: Revire çıkma taleplerinin gardiyanlar tarafından engellenmesi.Şarkı söylerken, slogan atıyorsunuz denilerek gardiyanlar tarafından dayak atılması,Gardiyanlar tarafından siyasi suçtan gelen herkese teröristsiniz denilerek dayak atılması.Cezaevine ilk girişte işkence, saldırı ve kötü muameleye maruz kalma.Adli tıp kurumuna, adliyeye, hastaneye götürülüp getirilirken kelepçe takılması.Revir doktorlarının kötü muamele uygulaması.Kantinden yeterince faydalanamamak
Pozantı ajandası şöyle:
Haziran 2011’den sonra İnsan Hakları Derneklerine yapılan başvurular dernek yöneticileri tarafından Adana Valiliği ve Adalet Bakanlığına iletilmiş, ancak bu kadar ciddi iddialara rağmen, cezaevinde bir inceleme bile yaptırılmamıştır.
Çocukların "Bizi dövüyor, hakaret ediyor" dediği ve en çok şikayet edilen kişi olan cezaevi ikinci müdürünün Van- Erciş Cezaevi'ne birinci müdür olarak atanması, Pozantı Cezaevi Müdürü’nün de Ankara'daki Sincan Cezaevi'ne atanarak terfi ettirilmesi,Adalet Bakanlığı’nın olay karşısında tutumunu özetler niteliktedir.
2 ay önce meydana geldiği iddia edilen tecavüz olayının ardından ağır ceza mahkemesinde devam eden bir davanın olduğu belirtilmiştir.Ancak cezaevi yönetiminin tecavüz iddiasının üzerine yeterince gitmediği hatta bu tarz olaylara göz yumduğu iddia edilmektedir.
Cezaevinden çıkan çocukların psikolojik travma yaşadıkları, takip edildiklerini sandıkları, evden-mahalleden dışarıya çıkamadıkları, tekrar cezaevine konulacakları kaygısı yaşadıkları ifade edilmektedir.
Adalet Bakanlığı medyada konu gündeme geldikten hemen sonra apar topar müfettiş görevlendirerek Pozantı’ya göndermiştir. Yetkililer yaşanan olaylara kayıtsız kalmıştır.Şikayetlerin başladığı günden itibaren konuya müdahale edilmiş olsa idi çok daha derin yaraların oluşması engellenebilirdi.
TMK’na göre cezaevine konulan çocukların bir arada bulunmalarına izin verilmemektedir. Bu nedenle çocuklar,34 Koğuşu bulunan cezaevinde ikişer üçerli gruplar halinde farklı koğuşlara dağıtılmaktadır. Kamuoyunda taş atan çocuklar olarak bilinen çocuklar ile adi suçtan cezaevinde bulunan çocuklar aynı koğuşta tutulmaktadır.
Şikayetlerin tamamı TMK’dan dolayı cezaevinde kalan çocukların iddiasıdır. Çocukların şikayetlerinden hareketle adli suçlu çocukların da benzer veya daha fazla kötü muameleye maruz kaldığı değerlendirilebilir.