CHP, sandıktan ne dersler çıkardı?

CHP, sandıktan ne dersler çıkardı?

CHP yöneticileri, Türkiye’nin önde gelen siyaset bilimcileri ve gazetecilerle birlikte seçim sonuçlarını ve sandıktan alınan dersleri değerlendirdi. Araştırmalara göre, daha önceki seçimlerde AKP'ye oy vermiş ancak 30 Mart'ta tercihini değiştirmiş olanların CHP’yi halktan uzak bulması, inandırıcı ve güvenilir görmemesinden ötürü oyunu MHP'den yana kullandığı ortaya çıktı. Buna çözüm olarak ise 3 madde sıralanarak, "Beceriksiz", “Yönetemez" algısının kırılması gerektiği ve Halkta “Bu CHP refah artışını sağlayabilir” algısının yaratılmasının şart olduğu belirtildi.

Seçim sonuçlarından çıkan başka bir sonuç ise, CHP’nin kadınlardan çok erkeklerden oy alan bir parti çıkması. Kadınların çoğunluğunun AKP’ye oy verdiği belirtilen araştırmada, buna gerekçe olarak milyonlarca kadına verilen “doğrudan sosyal yardımın” büyük payı olduğu belirlendi. Uzmanlar, seçim öncesi Fethullah Gülen cemaatine karşı ikili diyaloglarda pozitif mesafeler kateden CHP'nin "cemaat ile yakınlık algısının” CHP’ye zarar verdiği görüşünde. 

Cumhuriyet gazetesi Ankara Temsilcisi Utku Çakırözer'in "Beceriksiz’ Algısı Yıkılmalı" başlığıyla köşesine taşıdığı (28 Nisan 2014) CHP yönetiminin seçim sonuçalrına ilişkin değerlendirmeleri şöyle:
 
Türkiye’nin az sayıdaki sosyal demokrat düşünce kuruluşları arasına yeni katılan, Nebil İlseven’in başkanlığındaki Toplumcu Düşünce Enstitüsü (TDE) cuma günü 30 Mart seçim sonuçlarını CHP açısından değerlendiren çok önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı. CHP yöneticileri, Türkiye’nin önde gelen siyaset bilimcileri ve gazetecilerle birlikte seçim sonuçlarını ve seçmen eğilimlerini masaya yatırdı. Araştırmacı Adil Gür ile siyaset bilimi hocaları Prof. Yılmaz Esmer ve Prof. Ersin Kalaycıoğlu’nun sunumları eşliğinde yapılan tartışmalarda öne çıkan bazı bulgu ve tespitleri özet olarak aktarmaya çalışalım:

AKP yaşlanan parti

- İktidarın oy kaybı: Şubat 2012’de yüzde 54’lere ulaşan AKP, açılım süreci, Gezi olayları, 17 Aralık süreci ve Twitter yasakları sonrasında yüzde 43-45 seviyesine düştü.

- Gençler umut verdi: İlk defa oy kullanan seçmenin tercihinde az farkla CHP (yüzde 32), AKP’nin (yüzde 30) önünde çıktı. Gezi olayları ve Twitter/YouTube yasağı etkisiyle genç taban AKP’den kopuyor. AKP “yaşlılar partisine” dönüşme riskiyle karşı karşıya. CHP yönetimi bu bulguyu son derece önemsiyor, gençlere yönelmeyi sürdürecek.

Kadınların tercihi

- Kadınlar neden AKP diyor: CHP’nin kadınlardan çok erkeklerden oy alan bir parti çıkması herkesi şaşırttı. Kadınların çoğunluğu AKP’ye oy veriyor. Bunda milyonlarca kadına verilen “doğrudan sosyal yardımın” büyük payı var. Ancak eğitim ve gelir seviyesi yükseldikçe, kadınların tercihi CHP’ye yöneliyor. CHP yönetimi kadın seçmeni etkilemenin yollarını arıyor.

- Eğitimin rolü: Eğitim seviyesi düşük kesimlerin oyu AKP’ye giderken, eğitim düzeyi yükseldikçe CHP’ye yönelim artıyor. Beyaz yakalılar ve elitler arasında CHP net biçimde AKP’den daha güçlü.

İkinci adres MHP oldu

Partileri ideolojilerine göre sağ-sol skalasında değerlendiren araştırmalardan MHP sürprizi çıktı. Önceki seçimlerde seçmen MHP’yi AKP’nin de sağında bir konuma oturtuyordu. Bu kez MHP, daha merkeze taşındı. AKP onun sağında yer aldı. İşte bu yüzden AKP’den kaçışlarda ilk adres MHP haline gelir oldu.

CHP’nin ‘güven’ sorunu

AKP’li seçmenin, CHP yerine MHP’ye gitmesinin nedeni ne?

Araştırmalara göre o seçmenin en temel gerekçesi CHP’yi halktan uzak bulması. İnandırıcı ve güvenilir görmemesi...

Bu “güven” sorununun aşılması için yapılması gerekenler de belli:

1. “Beceriksiz” algısı kırılmalı.

2. “Yönetemez” algısı kırılmalı.

Halkta “Bu CHP refah artışını sağlayabilir” algısının yaratılması şart!

Belediye başarısı anlatılmalı

CHP ile ilgili yaygın algıların ortadan kaldırılmasında CHP’nin “başarılı belediyecilik uygulamalarının” geniş halk kesimlerinin bilgisine ulaştırılması son derece önemli.

Seçim sonuçları -sanılanın aksine- CHP’li belediyelerin oylarını artırdığını açıkça gösteriyor. Yani CHP’li belediyelerin “başarısız, beceriksiz” olduğu algısı doğru değil. Ancak yaptıklarını yurttaşlara anlatmada, göstermede yetersiz kaldıkları doğru!

CHP’li belediyeler ile CHP örgütleri, geniş halk kesimlerine ulaşma konusunu yeniden kurgulamalı...

Yolsuzluk algısı artmış

30 Mart seçimleri sonrasında iki konu özellikle CHP camiasında çok tartışılır oldu:

Yolsuzluklar halkı neden etkilemiyor?

Cemaat ile yakınlaşma CHP’ye ne kazandırdı?

TDE toplatısında bu sorulardan ilkine ilişkin önemli bir bulguyu Prof. Kalaycıoğlu ortaya koydu. Seçimlerden hemen önce sonuçlanan bir araştırmanın verilerine göre, “Türkiye’nin en önemli sorunu nedir” sorusuna “Yolsuzluk” diyenlerin oranı yüzde 1 seviyelerinden 2014 başında yüzde 8.4’e ulaşmış. Ancak ekonomik refah sürdüğü müddetçe yolsuzluk algısı sandığa büyük oranda yansımıyor.

Cemaat CHP’ye yaramamış

Seçim sonrasında çok tartışılan ikinci konu CHP-cemaat ilişkisi oldu. Uzmanlar “cemaat ile yakınlık algısının” CHP’ye zarar verdiği görüşünde. CHP seçmen tabanından MHP’ye kaymalar gözlenmiş.

Araştırmacıların bulguları, MHP Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel’in geçen günlerde bir sohbet sırasında bizimle paylaştığı “CHP tabanından MHP’ye cemaat nedeniyle kaymalar oldu” tespiti ile de örtüşüyor.

Köşk seçiminde yol ayrımı

Yapılan tüm analizlerin vardığı nokta Cumhurbaşkanlığı seçimleri. Görülen o ki, CHP önemli bir yol ayrımında. Ya ikinci turda MHP’ye de sıcak gelebilecek merkezden bir aday çıkaracak. Ya da kendi tabanını bir arada tutarak öncelikle ilk turu geçmeyi hedefleyecek. İstanbul toplantısında her iki görüşün de bolca alıcısı olduğunu gözlemledik. Bazı yorumculara göre Cumhurbaşkanlığı seçimini Erdoğan’ın kazanması durumunda Türkiye’yi gergin günler bekliyor. Popüler oyla seçilen, partizan bir ismin cumhurbaşkanı yetki sınırını zorlaması halinde tansiyonun düşmeyeceği, Gezi benzeri protestoların artacağı tahminleri yapılıyor.

***

Siyaset bilimciler ve araştırmacılar ile CHP yöneticilerinin saatler süren beyin fırtınasından aklımızda kalan özet sonuç şu: Ana muhalefet partisi CHP, iktidar olmak için halka yakın olmak ve güven yaratmak zorunda. Bunun yolu ise “gençlere ve kadınlara daha fazla ulaşmanın” ve “CHP’nin başarı öykülerini çoğaltarak geniş kitlelere duyurmanın” etkin yollarını bulmaktan geçiyor.