T24 - Cumhuriyet Halk Partisi, Ocak ayı içerisinde ekonomi programını açıklayacak. 'İnsan ve üretim odaklı yeni ekonomi anlayışı' adıyla hazırlanan programda, 'liberal politikaları içermesini' isteyen grup başarılı olamazken, Keynesçi ve solda bir anlayış hakim oldu.
Milliyet Gazetesi Ekonomi Müdürü Murat Sabuncu'nun "CHP’deki liberaller tartışmayı kaybetti, ekonomi programı Keynesçi ve solda olacak" başlığıyla yayımlanan (13 Aralık 2010) yazısı şöyle:
CHP’deki liberaller tartışmayı kaybetti, ekonomi programı Keynesçi ve solda olacak
CHP ocak ayının ortasında ekonomi programını açıklayacak. Programın adı: İnsan ve üretim odaklı yeni ekonomi anlayışı. Program “Keynesçi ve solda”, Partide “Liberal politikaları da içermesini” isteyen grup “başarılı olamadı”...
Temmuz 2010. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bir yandan referandum çalışmalarını yürütüyor diğer taraftan kamuoyuna bir duyuru yapıyor: 12 Eylül’ün hemen ardından ekim ayında partimizin ekonomi politikalarını açıklayacağız.
O günden itibaren sık sık partinin ekonomi kurmaylarıyla “açıklanacak programın detaylarını” alabilmek için konuşuyorum. Kılıçdaroğlu’nun “açıklayacağız” dediği zamanın üzerinden 2 aydan fazla bir zaman geçti. Şu anda partinin gündemi hafta sonu yapılacak kurultay ve “çarşaf mı, blok mu” tartışmaları. Ancak Cuma günü TÜSİAD’ın Ankara’da yaptığı toplantının ardından CHP’nin ekonomi kurmaylarıyla buluşup konuştum. Ayrı ayrı görüştüğüm dört kişi de Kılıçdaroğlu ile yakın çalışan bir kısmının “akademik kariyeri” de olan isimler. Bu isimlerin altını çizdiği nokta çok net: Partinin açıklayacağı ekonomi politikaları Keynesçi ve solda olacak. Liberal rötuşlar isteyenler de oldu ama genel başkan “sol ağırlıklı ekonomi politikalarında” net olduğu için ortaya iddialı bir sol program çıktı.
Programı partinin “ekonomi kurmaylarının” danışmanlığında halen devletin “ekonomi bürokrasisinde de görev alan, danışmanlık yapan” genç bir ekip hazırladı. Açıklanma tarihi olarak 3 Ocak 2011 hedefleniyor ama üst düzey yetkililer “ayın ortasını buluruz” diyor. Hatta bir kısım “vurucu birkaç hedefimizi de hazirandaki seçimlere doğru, mesela mayıs ayında açıklayalım” fikrini savunuyor. CHP’nin ekonomi programı şu an itibariyle 185 sayfa. Ancak 45 sayfalık özet bölümünü paylaşmayı hedefliyorlar.
Doğu'ya devlet desteği gelecek
Ekonomi programının parti yönetimine sunumunun yapıldığı toplantıdan bir detay vermek istiyorum. Programı anlatan uzmanlar sunumda şöyle bir vurgu yapıyorlar: Temel politikalar arasında özelleştirmeyi koymadık. Bu karşı olduğumuz anlamına gelmiyor ama özelleştirme başlığımız olmayacak. Program taslağında özelleştirmeyle ilgili sadece “özelleştirme gelirlerinin kullanım biçimi” başlığı göze çarpıyor. Yine sunumda başka bir tanım: İşadamları kamu görevlisidir.
Programdan başka bir detay. Nitelik ve nicelik olarak farklı bir kamu yatırım şekli ortaya konacak. Yani kamu “harcayacak”. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da “devletin ekonomik desteği” çok net hissedilecek. Bu bölüm parti içindeki kimi ekonomi kökenlilerde özellikle “borçlanma ve borç yönetimi” noktasında endişe yaratınca “ufak rötuşlar” atılmış.
CHP’nin hazırladığı programın şu an itibariyle adı şöyle: İnsan ve üretim odaklı yeni ekonomi anlayışı. Alt başlığında da 2023’e doğru yeni vizyon yazıyor.
İçerisinden başlıklar şöyle: Üretim artışı, istihdam ve yatırımların artırılması, teknoloji, verimlilik artışı, ulusal sanayinin rekabet gücünün artırılması ve sürdürülebilir dış dengenin sağlanması, makro ekonomik programların büyüme odaklı olarak yeniden oluşturulması, maliye politikası, yeni sosyal koruma anlayışı, yoksullukla mücadele stratejisi, 0 açlık programı, sosyal dışlanmışlıkla mücadele, mağdur grupların desteklenmesi.
Yoksullukla mücadele fonu
Çarpıcı bölümlerden biri “yoksullukla mücadele fonu.” Bu bölümle ilgili aynen şöyle yazıyor: Merkezi yönetim bütçesinden yoksulla mücadele kapsamında sosyal yardımlaşma dayanışma fonuna kaynak aktarılmaktadır. Fonun yasayla belirli olarak aktarılan kaynaklarının yetersiz olduğu görülmektedir. Hedefimiz bütçeden bu fona aktarılacak paraların GSYH’ya oranının yüzde 1.25 çıkarılmasını sağlamaktır.
Bu bölüm önemli. Çünkü CHP’nin şiddetle eleştirdiği, “sadaka kültürü” yorumunu yaptığı kömür dağıtımından kadınlara maddi desteğe kadar destekler bu kalemden yapılıyor. Fak Fuk Fon olarak bilinen Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışla Kurumu, 2.5 milyon hane ve yaklaşık 10 milyon kişiyle doğrudan ve dolaylı ilişki içinde. Kurum, yardımların yüzde 80’inin nakdi, yüzde 20’sini ise ayni yapıyor.
Fak Fuk Fon’un aktarmalarla birlikte 2010 yılında 20 milyon 392 bin TL olan bütçesi önümüzdeki yıl da 19 milyon 844 bin TL olacak. CHP’nin GSYH’nin yüzde 1.25’ine çıkarmayı hedefledeği yoksullukla mücadele fonunun maddi olarak çok daha büyük bir meblağı içerdiği ortada. Bunun dağıtım şeklinin ise “daha kurumsal yapılacağı” anlatılıyor.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun sosyalist enternasyonelde kullandığı “dışa kanama” jargonu Nobel ödüllü ekonomist James Tobin’e bir göndermeydi. Tobin “sıcak para ile mücadele” noktasında önemli bir isim. Kendi adıyla anılan ve sıcak parayla mücadele noktasında kimi ülkelerce kullanılan Tobin Vergisi CHP’nin uzak durduğu bir yaklaşım değil gibi gözüküyor.
CHP’nin ‘altın’ kuralı
CHP’nin sunacağı ekonomi programında en çarpıcı kısım “altın kural” adı altında geçiyor. Bu bölüm aynen şöyle yazılmış: Altın kural kamu yatırım harcamalarının borçlanmayla, cari ve transfer harcamalarının ise vergiyle finanse edilmesi gerektiği görüşünden ortaya çıkan kuraldır. Böylece bütçe açıklarını artırmadan önceliklendirilmiş kamu yatırım harcamalarının yapılmaya devam edilebilmesi söz konusu olabilecek. Böylece büyüme olanakları da sınırlandırılmamış olacaktır.
Bu tanımla CHP “artan bütçe açıkları” nedeniyle azalan kamu yatırımlarının artırılmasında yeni borçlanmalar ile etkin bir model hedefliyor. Ancak “borçlanma şekli ve miktarı ile ilgili” parti içindeki kimi uzmanlar endişelerini dile getirdi. Bu kısımla ilgili bir net anlatım ve kısmi revizyon olabileceği belirtiliyor.