CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu için söylediği "15 Temmuz gecesinde kaçmış olabilirsin ama bu defa kaçmaya fırsat bulamazsın" sözlerine sert yanıt verdi. Altay "Bir sokak paranoyası, Gezi kabusuyla, Kılıçdaroğlu kabusuyla Erdoğan'ın ruh sağlığı bozulmuş" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Esenler'de yaptığı konuşmada CHP liderine "Sen eğer Gezi olaylarındaki gibi bir şeyler yapmaya tevessül edersen, o televizyon ekranında kendini bilmez, haddini bilmez birilerinin sokağa davet etmesi ile iş yapacağını zannediyorsan, bilesin ki bu millet 15 Temmuz'da FETÖ'cülere ve uşaklarına nasıl bu meydanları dar ettiyse, yine dar ederiz bunu böyle bilesin." demişti.
Cumhurbaşkanı "Sen 15 Temmuz gecesinde Atatürk Havalimanı'ndan tankların arasına kaçıp Bakırköy Belediyesine gitmiş olabilirsin ama bu defa kaçmaya fırsat bile bulamazsın." ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan ayrıca, Kılıçdaroğlu'na "Bay Kemal. Bu teröristlerle el ele kola kola dolaşma. Yerli ve milli ol. Bu teröristleri savunmaktan vazgeç. Teröristlerin uzantılarıyla omuz omuza olmaktan vazgeç, dürüst ol. Bu millette seni bir şey zannetsin." ifadeleriyle yüklenmişti.
"Türkiye'nin şansızlığı ana muhalefetin böyle bir zihniyetin altında bulunması olduğunu" savunan Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na "Bay Kemal, kimseyi sokağa çıkartamayacaksınız. Burası Paris değil, Hollanda da değil." diye seslenmişti.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, düzenlediği basın toplantısında, Erdoğan'ın aslında kendisinin "psikiyatri"nin konusu olduğunu, yaklaşık 6 ay önceki uyarılarına rağmen tedavi olmadığı için hastalığının depreştiğini ileri sürdü.
"Bir sokak paranoyası, Gezi kabusuyla, Kılıçdaroğlu kabusuyla Erdoğan'ın ruh sağlığı bozulmuş" diyen Altay, şöyle devam etti:
"O kadar ki, siyaseti kirletmek, dilini kirletmek Erdoğan için sıradan olağan, olmazsa olmaz olmuş. Kamplaşma kutuplaşmadan medet uman Erdoğan, 31 Mart'ta hiç şüphesiz sandıkta da milletten gerekli dersi alacaktır. Ama sokağa çıkmayı; devlete başkaldırma, terörize etme, kriminalize etme gibi anlayışlar normal demokrasilerde olan anlayışlar değildir." dedi.
"Erdoğan demek artık İstanbul başta olma üzere Türkiye'ye ihanet, yoksulluk yolsulluk, yasak ve yağma demek" diye konuşan Altay "Erdoğan'ın Türkiye'ye, ülkenin ekonomisine ve iç barışına sağlayacağı katkının artık bulunmadığını belirtti.
"Teröristlerle el ele kol kola dolaşma demiş genel başkanımıza Erdoğan." diye konuşan Altay, "Siyaset literatüründe, HDP'liler daha sayın Öcalan diyemezken PKK terör örgütünün elebaşına sayın Öcalan diye hitap eden Erdoğan'dır. İşine geldiğinde her türlü terör örgütü ile mahrem ilişki kuran Erdoğan'dır. Konjonktürel olarak PKK ile DAEŞ'le, FETÖ'yle de geriye dönük mahrem ilişkileri hep olmuştur." sözleriyle devam etti.
Erdoğan'a "Sokak iyi birşeydir. Erdoğan'a tavsiyemiz sokaktan korkmamasıdır" diye seslenen Altay, "Erdoğan'ın sokağa ancak 300 korumayla ayak basabildiğini" söyledi.
Sokağın demokrasi, özgürlük olduğunu vurgulayan Altay, "15 Temmuz'u bertaraf eden sokağın gücüdür. Onun gücü değildir. Onun TSK'ye yerleştirdiği FETÖ'cülerin ona ve demokrasiye karşı darbesinden Türkiye'yi kurtaran sokaktır. " dedi.
Altay sözlerine şöyle devam etti:
"Sokağa terörü teröristi terör örgütünü çağıran, Erdoğan'ın tabiriyle davet eden, alçaktır, namerttir. şerefsizdir. Ancak hak hukuk adalet için, en temel demokratik hakkını kullanmak için sokağa çıkan herkesi terörize eden, kriminalize eden herkes de namerttir ve alçaktır. Sokak haktır, sokak hürriyettir. Sokaktan diktatörler korkar. Boşuna demiyoruz 'Erdoğan diktatör&diye. Demokrasiyi, kendine biat, itaat gibi algılayan bir lider ülke yönetiyorsa, o liderinin ve etrafının sokaktan korkması normaldir. "