Kanun hükmünde kararname ile ihraç edilmeleri nedeniyle açlık grevi yapan ve ardından tutuklanan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’yı cezevinde ziyaretleri sonrasında açıklama yapan CHP heyeti, ““Her iki tutuklu, adaletin gerçekleşmesi için, tahliyelerin sağlanması ve işlerine iade edilmesi gerekir” dedi.
Bugün, Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekilleri Kazım Arslan, Şenal Sarıhan, Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Ali Akyıldız, Kadim Durmaz ve Ünal Demirtaş Sincan’da kanun hükmünde kararname ile ihraç edilmeleri nedeniyle açlık grevi yapan ve ardından tutuklanan akademisyen Nuriye Gülmen ve öğretmen Semih Özakça’yı cezevinde ziyaret ederek, sağlık durumları ve AİHM süreci hakkında görüştüler.
Heyet adına Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan ve Denizli Milletvekili Kazım Arslan, cezaevi çıkışında açıklamada bulundu. Milletvekilleri Şenal Sarıhan ve Kazım Arslan, Başbakan Binali Yıldırım’a seslenerek Nuriye ve Semih’in açlık grevinin sona ermesi için AİHM tarafından istenen sağlık raporu doğrultusunda öncelikle tahliyenin sağlanmasını, sonra da yargılama sürerken açlık grevine neden olan işlerine iade edilmelerinde hukuken hiçbir sakınca olmadığını belirtti. Heyet “Her iki tutuklu, adaletin gerçekleşmesi için, tahliyelerin sağlanması ve işlerine iade edilmesi gerekir.” ifadesinde bulundu.
Sarıhan, “İdare işe iadesi yapılacak Semih ve Nuriye’yi yargılama sürecinde isterse açığa alıp kendini korur. Bu formül, tahliye ve işe iadeye engel değildir. Adalet varsa onların tahliye edilip işlerine geri dönmelerini sağlarsınız, yargılama yapacaksanız tutuksuz yargılayabilirsiniz” dedi. Arslan ise, “Bu iki gencin hayata yeniden kazandırılması için tahliye ve işe iadeleri birlikte sağlanmalıdır. Aksi halde yaşamları tehlike altında olacaktır. Yargıya ve Başbakana açık çağrımız budu” dedi.
CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan şöyle konuştu:
"AİHM rapor süreci tahliyeyle sonuçlanmalı"
“Açlık grevinin 133. gününde gördük ki, Nuriye ve Semih’in sağlık durumunda gerileme söz konusu. Onların taleplerinin iş ve ekmek olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu talepleri nedeniyle de tutuklandıklarının bilincindeyiz. Öncelikle açlık grevinin sonlandırılması için başlatılan hukuki girişimlerin hızla sonuca vardırılmasını talep ediyoruz. AİHM, kendilerinin sağlık durumlarının saptanması noktasında cezevinden rapor istedi. Bu raporla ilgili hazırlıklar geçtiğimiz cuma günü gerçekleştirildi. Bugün AİHM’e ulaştığını düşündüğümüz raporlar, onların sağlık durumlarının cezavinde kalmasına uygun olmadığı yönünde düzenlenmiş olmalıdır. Bu rapora bağlı olarak tahliye edilmelerini istiyoruz."
"OHAL komisyonu Nuriye ve Semih'i öncelikle ele almalı"
"Sincan Cezaevine ziyaret eden CHP vekillerini olarak temennimiz, acil biçimde açlık grevinin bitirilmesi noktasında, 17 Temmuz Pazartesi günü başvuruları kabul eden OHAL Komisyonunun bu iki gencin durumunu hızla ele alarak karar vermesidir. Bu iki gencin işlerine iadesine karar verilmesini istiyoruz."
Şayet onların herhangi bir iddia nedeniyle yargılanmaları ya da idari soruşturmaya tabi tutulmaları gerektiği yönünde bir düşünce varsa, zaten haklarında bir dava açılmıştır ve bu davanın hemen sonuçlandırılmasının mümkün olmadığı değerlendirilerek görevden alma yerine göreve iadeleri yapılmalıdır. Tüm dünya kamuoyu bu iki insanın ekmeği için açlık grevinde olduğunun bilincindedir. Hukukun insan haklarına dayalı ilerleyebilmesi, adil kararlar verebilmesi için yaşama hakkının güvenceye alınması gerekir. Biz bu inanç ve temenniyle onları ziyaret ettik.”
CHP Denizli Milletvekili Kazım Arslan şöyle konuştu:
“Semih Özakça ve Nuriye Gülmen’I ziyaret ettik. Şu anki sağlık durumları iyi görünse bile, bu açlık grevi devam ederse, ileride hayati tehlike geçirebilecekleri ve yaşamlarını yitirebilecekleri bir noktada olduğu da görülüyor. İleride telafisi güç bir durum ortaya çıkabilir."
"Bir an önce bakanlığın ve yargının bu konuda hassasiyet göstermesini talep ediyoruz. Yargının yapay gerekçelerle verdiği tutuklama kararının kaldırılması ve tahliye kararının verilmesi, bakanlığın ise yaşamlarını sürdürebilmeleri için işlerine iadesi yönünde çalışma yapması kamuoyunun ve CHP’nin ortak görüşü ve isteğidir. Devlet inatlaşma ile bir yere varamaz. Bir şey kazandırmayacak, iki kişinin hayatına mal olacak boşuna inattan vazgeçilmelidir, bu iki genç insanın yaşamı adalet duygusuyla kurtarılmalı ve hayata kazandırılmalıdır.”