CHP İstanbul Milletvekili Selina Doğan, Güneydoğu’da bazı ilçelerde günlerce devam eden geniş kapsamlı sokağa çıkma yasağı uygulamalarının Avrupa Konseyi’ne bildirilmesinin zorunlu olduğuna dikkat çekerek Konsey’e bildirim yapılıp yapılmadığını sordu.
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na yazılı soru önergesi veren Doğan, önergesinde 24 Temmuz’dan itibaren birçok ilçede ilan edilen sokağa çıkma yasağına ve yaşanan insan hakları ihlallerine dikkat çekti. Bu tür geniş kapsamlı sokağa çıkma yasağı ve operasyon durumlarında uluslararası kurumların haberdar edilmesinin hukuki bir zorunluluk olduğunu söyleyen Doğan, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin “Olağanüstü Durumda Askıya Alma” başlıklı maddesini anımsattı ve "Yaşam hakkı ihlali ve işkence yasağı hakkı ihlal edilmeyeceği taahhüt edilerek bu durumun başlangıç ve bitiş tarihi Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği'ne bildirilmiş midir?” diye sordu.
Doğan’ın sokağa çıkma yasağıyla ilgili Başbakan’ın yanıtlaması istemiylee verdiği soru öngesi şöyle.
- Savaş veya ulusun varlığını tehdit eden başka bir genel tehlike halinde her Yüksek Sözleşen Taraf, ancak durumun gerektirdiği ölçüde ve uluslararası hukuktan doğan başka yükümlülüklere ters düşmemek şartıyla bu Sözleşmede öngörülen yükümlülüklere aykırı tedbirler alabilir.
- Yukarıdaki hükme dayanılarak, meşru savaş fiilleri sonucunda meydana gelen ölüm olayları dışında ikinci madde ile üçüncü ve dördüncü maddeler (fıkra-1) ve yedinci madde hiçbir suretle ihlal edilemez.
- Bu maddeye göre aykırı tedbirler alma hakkını kullanan her Yüksek Sözleşen Taraf, alınan tedbirler ve bunları gerektiren sebepler hakkında Avrupa Konseyi Genel Sekreteri’ne tam bilgi verir. Bu Yüksek Sözleşen Taraf, sözü geçen tedbirlerin yürürlükten kalktığı ve Sözleşme hükümlerinin yeniden tümüyle uygulanmaya başladığı tarihi de Avrupa Konseyi Genel Sekreterine bildirir.
Görüldüğü üzere sözleşmeyle savaş halinde dahi en temel haklar olan kişi güvenliği hakkı ile işkence ve kötü muamele yasağı gibi temel hakların hiçbir surette ihlal edilemeyeceği hükme bağlanmıştır.
-24 Temmuz 2015 tarihinden bu yana hangi ilçelerde /mahallelerde kaç gün sokağa çıkma yasağı kararı alınmıştır.
- Bu yasakların yasal dayanağı nedir?
- Kararlar AİHS’nin 15’inci maddesi kapsamında değerlendirildiğinde sokağa çıkma yasağı ilan edilen yerlerde savaş veya ulusun varlığını tehdit eden bir durum mu mevcuttur?
-Bu yasak kararlarının uygulandığı ilçelerde kaç sivil yaşamını kaybetmiştir?
- AİHS’nin 15’inci maddesi kapsamında değerlendirdiğimizde sokağa çıkma yasağı ilan edilen yerlerde savaş veya ulusun varlığını tehdit eden bir durum mu mevcuttur?
- Yaşam hakkı ihlali ve işkence yasağı hakkı ihlal edilmeyeceği taahhüd edilerek bu durumun başlangıç ve bitiş tarihi Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği'ne bildirilmiş midir?
- AİHS ile savaş durumunda bile ihlal edilmesi yasaklanan halkın su, gıda, sağlık gibi en temel hizmetlere erişiminin engellenmesi ve hatta hayatını kaybedenlerin defnedilememesi işkence ve kötü muamele değil midir?
- Süresiz sokağa çıkma yasağı verilmesi Anayasa'nın 13. maddesinde düzenlendiği üzere temel hak ve özgürlüklerin sınırlanmasında en temel kural olan “ölçülülük” ilkesine aykırı değil midir
- “Esedullah timi” yasal bir oluşum mudur? Yasal değilse bir inceleme başlatılmış mıdır?
- Duvarlara ırkçı yazılar yazan güvenlik görevlileri tespit edilmiş midir? Bunlar hakkında nasıl bir işlem yapılmıştır?
-Yasak kararı uygulanan ilçelerde yasağın bitmesiyle birlikte kaç kişi göç etmiştir?
- Esnaf ve vatandaşların mağduriyetleri tazmin edilecek midir?