CHP İstanbul Milletvekili ve Avukat Mahmut Tanal, Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş’un “Bundan sonrada suikastler, canlı bombalar vesaireler bunlar devam edebilir” ve “Allah’ın izniyle referandumda büyük oranda ‘evet’ çıktıktan sonra da bu terör örgütleri, hiçbir şekilde sesi soluğu çıkmayacak noktaya gelirler” açıklamaları hakkında suç duyurusunda bulundu.
CHP’li Tanal, Kurtulmuş'un halkı alenen tehdit ettiğini söylerken şunları ifade etti:
“Bir Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü düşünün ki, bulunduğu mevkiiyi kullanarak halkı alenen tehdit edip, halkı belirli bir tavra zorlayarak oy devşirmek için halkına karşı şantaj uygulayarak menfaat elde etmek istiyor. Kurtulmuş bu yolla kişilerin özgür düşüncelerine prangalar vurmayı, kişileri susturarak konuşmalarını, tepki vermelerini engellemeye çalışıyor. Bu şantajı ise terör örgütleri terör olaylarına atıf yaparak gerçekleştiriyor. Bu alenen suçtur. Bakın Türk Ceza Kanunu’nun 106. Maddesinde tehdit suçu 107. Maddesinde ise şantaj suçu düzenlenmektedir. Tehdit suçunun unsurları çok açıktır. Maddeyi aynen söylüyorum: ‘var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak işlenmesi halinde fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur’ peki siz bir Başbakan Yardımcısı olarak hükümet Sözcüsü olarak terör örgütlerinin korkutucu güçten yaralanarak ne yapmaya çalışıyorsunuz? Bu durum halkı açık açık, bulunduğu mevkiiden yararlanarak tehdit etmektir. Bunun başka izahı yoktur."
Sözlerine Türk Ceza Kanunu’nun 107. maddesinde düzenlenen şantaj suçunu hatırlatarak devam eden Tanal, şunları söyledi:
“Türk Ceza Kanunu’nun 107. Maddesine göre bir kişi elinde bulundurduğu bir güç ile başka bir kişiyi hakkı olan veya yükümlü olduğu bir işi yapmaya veya zorlarsa bu hareket santaj olarak tanımlanır. Diğer bir değişle diyelim ki ben üst düzey bir görevliyim ve size herhangi bir partiye oy vermezseniz sizin işinizi yapmam diyorum. Buradaki durumda tamamen aynıdır. Anayasanın 5. Maddesine göre devletin görevi ‘Türk Milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları” hazırlamaktır. Siz devletin ve hükümetin en tepesindeki isimlerden birisi olarak bu görevimi eğer referandumda evet oyu vermezseniz kullanmam diyerek şantaj yapmıyorsunuz da ne yapıyorsunuz?”
Ayrıca anayasanın 309. maddesine göre "anayasayı İhlal" suçunun işlendiğini söyleyen Tanal şu çağrıda bulundu:
“Numan Kurtulmuş açık açık tehdit ve şantaj ile birlikte mevcut anayasanın getirmiş olduğu düzeni, halkı baskı altına alarak, halkı korkutarak, tüm yaptığı baskıları tıpkı kara para aklayan birisi gibi tehdit ettiği halkın oylarıyla aklama mantığıyla değiştirmek istemektedir. Bu durum Türk Ceza Kanunu’nun 309. Maddesi uyarınca, suçu işleyen veya işlemeye teşebbüs eden kişi veya kişilerin müebbet ağır hapis cezası ile cezalandırılması hükmünü barındırır. Buradan halkıma seslenmek istiyorum. Oyunuz sizlerin namusu, şerefi ve haysiyetidir. Her kim ki buna cebren ve hile ile el atmak isterse karşısında bizleri bulacaktır. Halkım müsterih olsun. Numan Kurtulmuş hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına 2017/976 hazırlık numarası ile sayılan suçlara ilişkin suç duyurusunda bulundum. Buradan tüm vatansever savcılarımıza ve hakimlerimize de sesleniyorum. Cesur olun! Sizler ki zulmün ve baskının karşısında durması gerekenlersiniz. İktidarın karşısında eğilmeyin. Hepinizi görevlerinizi yapmaya davet ediyorum.”