TBMM Uzlaşma Komisyonu’nun CHP’li üyesi, İzmir Milletvekili Rıza Türmen, “AKP’nin Başkanlık rejimi diktatörlüğe çok açık” dedi. ABD başkanlarından daha fazla yetkinin AKP’nin önerisinde yer aldığına dikkat çeken Türmen, “ABD’de başkanın parlamentoyu fesih yetkisi yok. Ama AKP’nin önerisinde var. Başkan, sınırsız bir yetkiye sahip. Kişisel iktidarlıkta, diktatörlüğe dönüşür” diye konuştu. Türmen’e göre, Uzlaşma Komisyonu’nda müzakerelerin devam etmesi için AKP’nin, “başkanlık rejimi” engelini kaldırması gerekiyor.
Türmen, Mayıs ayından itibaren belli bir yol alan komisyon çalışmasının “başkanlık sistemi” yüzünden kilitlenmesini, “AKP’nin yeni anayasa niyeti konusunda ciddi kuşkular var” diye değerlendirdi.
Türkiye’nin 1908’den beri parlamenter sistem içinde demokrasisinin geliştiğine dikkat çeken Türmen, üç partinin, CHP, MHP ve BDP’nin bu anayasal geleneğin sürdürülmesinden yana tavır koymasına rağmen AKP’nin ısrarının düşündürücü olduğunu vurguladı.
“Durup, dururken niye çıktı bu” diyerek AKP’nin önerisinin perde arkasını sorgulayan Türmen, “Komisyonda, üç partinin parlamenter sistemde uzlaşması var. Ama AKP ayrı bir sistemde ısrar ediyor. Yeni anayasa istemiyorsa, bahane bulunur, bu zaman olur, referandum olur” diye konuştu.
CHP’li Türmen, başkanlık rejimi için aranan bazı koşullar olduğuna dikkat çekti. Buna göre, toplumda büyük bir kutuplaşmanın olmaması lazım. İdeolojik kutuplaşmaların olmaması gerekiyor. Toplumda uzlaşma kültürü önemli. Türmen şöyle konuştu:
“Bu kriterler Türkiye’de yok. En önemlisi başkanlık sisteminde kazanan her şeyi alıyor. Kaybedene hiçbir şey yok. İdeolojik çatışmanın keskin olmadığı toplumlarda kaybeden ve kazanan arasında bir problem yaşanmıyor. Ama, kaybeden açısından Türkiye’de bunun kabullenilmesi çok zor. Ayrıca, parlamenter sistemde, kaybeden temsil şansı buluyor.”
Başkanlık sistemi kriterlerinden birinin de “parti içi disiplininin gevşek olması” diye anlatan Türmen sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de parti içi demokrasi yok. Recep Tayyip Erdoğan, başkan olunca parti disiplinin sert olduğu yapı değişecek mi? Değişmeyecek. O zaman tıkanma başlar. Çünkü, en büyük sorun rejimin, kişisel diktatörlüğe çok elverişli olması. Bizim gibi toplumlarda, bir liderin peşinden gitmeye, itaat içinde giden toplumlarda başkanlık rejimi, sınırsız yetki, kişisel iktidar diktatörlüğüne dönüşür.”