IŞİD’in 47 kişiyle birlikte 101 gün rehin tuttuğu eski Musul Başkonsolosu, CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, Türkiye’nin Başika’da 600 Türk askeri konuşlandırmasıyla ilgili olarak "Velev ki kara harekâtıyla Musul IŞİD’den temizlendi. Türkiye’nin ikinci adımı ne? Orayı kim kontrol edecek? Bu bölge Kürt Bölgesel Yönetimi’ne geçecekse bu operasyonun bizim için anlamı ne?” dedi.
Hürriyet'ten Şehriban Oğhan'a konuşan Yılmaz özetle şunları söyledi:
“Kapsam, eğit-donatın bir uzantısı, Peşmerge’nin eğitimi olarak görünüyor. Hükümetne amaçla şu ana kadar sakladı bilmiyorum ama benim gördüğüm operasyonel bir birlik değil. IŞİD bir yıldır Musul’da bir düzen oluşturmuş durumda. Uluslararası toplum da bir yıldır Musul’un kurtarılmasını konuşuyor. Ama atılmış hiç somut bir adım yok. Musul IŞİD’den kurtarılabilirse terör örgütünün damarlarından birisi kesilmiş olur ancak kurtarıldıktan sonra kime bağlı olacak? Sincar’daki gibi Kürtlerin eline geçecekse, ki Kürtlerin uzun süredir beklediği olay Musul’u, Kerkük’ü ilhak etmek, o zaman başka bir senaryo çıkıyor ortaya. Kürt bölgesel yönetiminin sınırları büyük bir devlete doğru gitmiş oluyor. Suriye’de de çok büyük bir alanı PYD kontrol etmiş oluyor. O zaman başkasının toprak genişletmesine zemin mi hazırlamış oluyoruz? Türkiye’nin ne yapmak istediğini anlayabilmiş değiliz. İkinci, üçüncü adımı hesaplayamayan bir dış politikanın ne yapmak istediğini nasıl okuyabiliriz ki? Yarın Suriye de masaya oturduğu zaman o bölgeye belki otonomi belki federal bir yönetim alabilecek, bu politikanın bizi getirdiği nokta böyle bir nokta. Bunun görülmesi lazım yoksa 25 tank gitmiş, 3 tank gitmiş ne önemi var. Senin son noktada Türkiye’yi götürmek istediğin hedef ne bölgede? Burayı kontrol edecek biz değilsek o zaman bizim bu kriz ortamındaki 1.5 yıl içindeki hesaplarımız, yaptığımız bütün temaslarımız suya düşmüş olmuyor mu?
Musul 1.5 milyonluk bir kent. IŞİD hepsine hâkim, sindirmiş kontrol ediyor. Yerel nüfus var ama çoğu destekliyor, bazısı da kerhen destekliyor. IŞİD artık küresel bir terör örgütü. Sadece Musul’a veya Rakka’ya yapılacak bir harekât IŞİD’i zayıflatır ama bitirmez. Çünkü IŞİD bugün Libya’da, Mali’de, Yemen’de, Nijerya’da, Somali’de, çok yerde var. Daha doğrusu bu cihatçı kafa yapısı dünyaya yayılmış durumda. Bunların bu topraksal hâkimiyet kurdukları yerlerden, hepsinden tek tek bitirilmesi halinde bile bu bitmeyecek. Buraya giden yolun kapatılması gerekiyor; yani toplumları radikalleştiren, fanatikleştiren onlara bu yolu açan daha kökten bir anlayışla bunun ele alınması gerekiyor. Afganistan’daki savaştan beri devam ediyor bu kafa yapısı. Bunlar toplumdaki varlıklarını devam ettirdikleri sürece başka bir zayıf devleti yakalayıp oraya yerleşecekler. Tek bir yerde değiller. Onu anlamak gerekiyor. Dünyanın bunu anladığından çok emin değilim. Paris’te bu eylem olmadan önce Fransa sadece yasadışı göçle ilgileniyordu. Her ne kadar bir uyanış, bir bilinç oluşmakta ise de bunun şu andaki sorunu çözmede yeterli olmadığı kesin. İslam’a, Müslümanlığa zarar veren, Müslümanlığın imajını dışarıda ciddi manada zedeleyen ve Müslümanların başka ülkelerde yaşamasını zorlaştıran bu anlayışla öncelikle bizim savaşmamız gerekiyor. O zaman ciddiye alınabiliriz.”