CHP’de parti yönetiminin değişmesini isteyen muhaliflerin olağanüstü kurultay için noter aracılığıyla imza toplama süreci ikinci haftayı tamamlarken partideki tartışmalar sürüyor. Kulislere göre parti içinde bu durumun yerel seçim çalışmalarını aksatabileceği endişesi dile getiriliyor.
Hürriyet'ten Rifat Başaran'ın kulis haberi şöyle:
CHP’de bir süredir devam eden kurultay tartışmaları, teşkilatta görüş ayrılıklarına da neden oldu. Yönetimin değişmesini savunan gruplarla, parti yönetimine yakın duran delegeler arasında yaşanan görüş ayrılığının çatışmaya dönüşmesinden korkuluyor. Bu durumun yerel seçimlerden önce parti çalışmalarını aksatabileceği endişesi parti kulislerinde dilendiriliyor. Muhalifler ile parti yönetimi arasındaki gerilim sosyal medya mesajlarıyla da gün yüzüne çıktı.
Muhalifler yola çıkarken iki kritik eşikten söz edilmişti. Bunlardan biri 500 imza sınırı, ikincisi ise ilk cuma olarak belirlenmişti. Muhalifler ilk dört günde gerekli imzayı tamamlayarak beşinci gün imzaları genel merkeze teslim edebileceklerini belirtmişti. Ancak hedeflenen sürede gerekli sayı bulunamadı. İmza girişiminin dokuzuncu günü salt çoğunluğun aşıldığına ilişkin açıklama yapılsa da parti yönetimi toplanan imza sayısının 500’ü bulmadığını duyurdu.
Kulislerde, imza atanlardan bazılarının kritik eşiklerin aşılamaması nedeniyle imzalarını geri çekmeye başladığı iddiası konuşuluyor. Bu nedenle muhaliflerin, 15 günlük sürenin sonuna doğru gerekli imzayı toplayamamaları halinde B planı olarak güvenoyu kartı açılacak. Muhalifler, değişim için imza veren delegelerin iradelerini bir güven oylaması olarak kabul ederek Kılıçdaroğlu’ndan olağanüstü kurultaya gitmesi isteyecek.
CHP’de, il başkanları, milletvekillerinin ardından belediye başkanları da saflarını seçmeye başladı. İlk olarak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu imzacıların yanında olduğunu duyurdu. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ise olağanüstü kurultay çağrılarına, “Saçma, zamansız bir çıkış” sözleriyle karşı çıktı. Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ise sosyal medya hesabından “Partimizin ve ülkemizin bu ağır gündeminde ve yerel seçimlere giderken iç mücadele ile vakit kaybetme lüksümüz yoktur. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde birlik ve bütünlük içinde hızla yerel seçimlere hazırlanmalıyız” mesajıyla tartışmaya katıldı.
Son olarak 59 il başkanı ve 129 millektvekili olağanüstü kurultay girişiminin sona ermesi için imza verdi. Ancak Bilecik Milletvekili Yaşar Tüzün, Bolu Milletvekili Tanju Özcan, Edirne Milletvekili Erdin Bircan, Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, İstanbul Milletvekili Ali Şeker, İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi, İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy, Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı, Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, Yalova Milletvekili Özcan Özel yayınlanan bildiriye imza atmamayı tercih etti.
Bu arada tartışmalar sürerken, küçük bir grup CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na destek vermek amacıyla ellerinde dövizlerle genel merkez binasına geldi. Genel Başkanla yaptıkları kısa görüşmenin ardından partiden ayrıldılar.
CHP Milletvekili Yaşar Tüzün, olağanüstü kurultay için gerekli imza sayısına ulaştıklarını açıkladı. Tüzün dün Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, 559 ıslak imzaya ilişkin Ankara 47. Noteri’nin tespit tutanağını da paylaştı. Tüzün, “Posta ve kargoyla geliyor” dediği 69 imzayla ilgili Gökhan Günaydın’ın da aralarında bulunduğu delegelerden kendilerine WhatsApp ile ulaştırılan fotoğrafları da gazetecilere göstererek “İmzanın geri çekilmesi konusunda bize bir bilgi ulaşmamıştır” dedi. Tüzün, imzaları tüzüğe göre sürenin sona ereceği pazartesi günü saat 17.30’a kadar genel merkeze ileteceklerini belirtti.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, Twitter’dan yanıt verdi: “Cuma günü 604 noter onaylı imza elimizde demiştiniz. Getirin kurultayı toplayalım demiştik. Bugün 559 noter onaylı imza var diyorsunuz!”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal paylaşım sitesi Twitter’dan yaptığı açıklamada, “ABD Başkanı Trump ve ekibinin, ülkemize yönelik tehdit içeren sosyal medya mesajları müttefiklik hukukuna aykırıdır. Milli Kurtuluş Savaşı sonunda bağımsızlığını kazanmış bir ülkenin vatandaşları için bu mesajlar asla kabul edilemez. Ancak, üzülerek belirtmeliyim ki tek adam rejiminin ülkemizde yarattığı hukuksuzluk ve yargının siyasallaşması, Trump ve ekibine böyle bir tutum alma cesareti verebiliyor. Yazık...” dedi.