Ankara'nın her yerini avucunun içi gibi bildiğini söyleyen CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Mansur Yavaş, rakibi Mehmet Özhaseki'nin ise birçok yeri bilmediğini ifade ederek, "Bunun onun için hem de Ankaralılar için bir dezavantaj olduğunu düşünüyorum" dedi.
Yavaş devamında, "Ankara’nın birçok ilçesini ve yerini daha iyi bildiğime inanıyorum. Kendisini bürokratları yönlendireceği için, onlar ne kadar yönlendirirse o kadar bilecek” diye konuştu.
Yavaş, Halk TV’de katıldığı programda projelerini açıkladı. Sandık güvenliğine de değinen Yavaş, 60 bin kişilik bir ekiple seçime hazırlandıklarını belirtti.
Yavaş, çocukluğunun tarlalarda maç yaparak geçtiğini ifade ederek, “Şimdiki gibi bilgisayar telefon yoktu. Futbol oynayarak büyüdük. Tarlalar, arsalar uygundu, her yer böyle beton değildi” ifadesini kullandı. Ankara’ya gelir gelmez ilk olarak Gençlik Parkı’na gittiklerini belirten Yavaş, “Buluşma yerimiz Ulus’ta heykelin dibiydi. Zaman geçtikçe Ankara bu özelliklerini kaybediyor” ifadelerini kullandı.
Bir zamanlar Ankara’da bir amatör ruh olduğunu söyleyen Mansur Yavaş, “Beypazarıspor’un Ankara şampiyonu olduğu yıllarda 19 Mayıs Stadı’na maç izlemeye gidenler, mutlaka dış sahadaki maçları da izlerdi” dedi. Ankara’nın stat konusunda hep mahrum bırakıldığını belirten Mansur Yavaş, şunları söyledi: “Bugün, takımları 3. Lig’e ya da amatör kümeye düşmüş birçok ilde boş, büyük stadyumlar var. Ancak, Ankara’da maalesef güzel bir stat yok. Şimdi yapacağız deniliyor ama artık vaatlerin de bir anlamı kalmadı. Yüz yıllık bir çınar olan Ankaragücü ve Gençlerbirliği stat olmadığı için dışarıda oynuyor. Ankara’da 25 yıldır oynanan milli maç yok. Benim bundan şikâyet etme hakkım var ama rakibimin yok. Onlar 17 yıldır iktidardalar ve Ankara’da 25 yıldır milli maç oynanmadı.”
Ankaragücü’nün bir takım kişisel hırslar uğruna küme düşürüldüğünü hatırlatan Yavaş, “Destek olacağız ama biz yöneteceğiz düşüncesiyle borçlandırıldı. O borçların da doğru olup olmadığı bile belli değil. İsmine bile haciz konmak istedi ama Ankaragücü küllerinden doğdu.
Büyük bir azimle süper lige kadar geldi. Yine birtakım baskılar var üzerinde. Süper Lig’de oynayan bir takıma kimse forma reklamı vermeye cesaret edemiyor. Ankaragücü’ne verebileceğim, sürekli destek olacak yollar bulacağım ama yönetimine asla karışmayacağım. Dileğim Real Madrid’in Barcelona’nın Şampiyonlar Ligi’nde Ankaragücü’yle karşılaşmak için Ankara’ya gelmesi” diye konuştu.
Belediyede ilk olarak bir zihniyet devriminin olması gerektiğini belirten Yavaş, şöyle devam etti: “Belediye başkanı tarafsız ve herkese eşit mesafede olmalı. Hiçbir belediye başkanının her şeyi bilme ihtimali yok, ortak akıl ve katılımcı yönetim olmalı. Bu şekilde yaptığınız hiçbir proje batak olmaz, boşa gitmez. Vatandaş yönetime katılabilmeli.
Anket ve teknolojinin gücüyle katılım sağlanabilir. Belediye önce vatandaşın eğilimini ön plana alarak çalışmalarını yapmalı. Ayrıca şeffaf olunmalı. İnsanlar, belediyenin yaptıklarını takip edebilmeli. Bir de hesap verebilir olmalı. Bunu ilk defa ben yapacağım. Vatandaş ödediği faturanın arkasında, parasının nelere harcanacağını görebilecek."
Zihniyet devriminin ardından belediyeni asli görevlerinin musluktan temiz su, temiz hava ve ulaşım olduğunu dile getiren Yavaş, şöyle devam etti: “Havaalanına alternatif güzergahlı bir projem var. Kuyubaşı’nın havaalanına bağlantı projesi var. Ama Keçiören’de bu sıkışacaktır. Biz Siteler üzerinden alternatif bir metro projesi düşünüyoruz. Ankara’nın her yerinde geniş bir ulaşım ağı sağlayacağız. Toplu taşıma entegre olacak. Talebe duyarlı bir sistem oluşturulacak. Otobüsler boş kalmayacak, yoğunluğa göre yönlendirilecek.
Bütün derdimiz yaya öncelikli bir kent düzeni. Şehre gelen trafiği toplu taşımayla azaltacağız. 32 kilometrelik bisiklet yolu projemiz var. Acil olarak buna başlayacağız. Taksicilere 2’şer tablet dağıtacağız. Ankara’da toplu taşımada öğrencilere indirim olacak. Biz sübvanse edeceğiz. Pik saatlerde daha pahalı, diğer saatlerde daha ucuz olacak.
Çevreci uygulamalarla Ankara’yı temiz enerjiye kavuşturacağız. Ulus’u yayalaştırırken, Kızılay’ı da eski günlerine döndürmek için yaya günleri düzenleyeceğiz. Vatandaş ailesiyle gönül rahatlığıyla gezebilecek. Artık Ankara’da 3 kişilik bir aile rahat rahat kaldırımda yürüyemiyor. Ankara mutlaka ekonomik olarak kalkınmalı. Bizim yönettiğimiz Ankara’da trafik ışıklarındaki dilencileri göremeyeceksiniz.”
Yardım alan insanların çocuklarını okutacaklarını belirten Yavaş, “Kitap yardımları yapacağız. Çocuklara yabancı dil eğitimleri verilecek. Başlangıçta yılda 12 bin çocuk yabancı dil kampına gönderilecek. Okullara hijyen yardımı yapacağız. 24 saat açık kütüphaneler olacak. Üniversiteye hazırlanan gençler için biz de deneme sınavları düzenleyeceğiz” dedi.
Yaşlılara ilaç yardımı yapacaklarını belirten Mansur Yavaş, şunları dile getirdi:
“Yardım yapılan ailelere kartlar dağıtılacak, bu kartlara belli bir miktar para yüklenecek. Böylece aile ihtiyacı olanı gidip marketten kendisi alacak. Kağıt toplayan çocuklar var Ankara sokaklarında. Onlar da okutulacak, büyükler geri dönüşüm tesislerinde istihdam edilecek. Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) için Büyükşehir Belediye Meclisi kararı alacağız. Onlar da emeklilerin faydalandığı her imkandan yararlanacaklar. Bunun olması için elimden geleni yapacağım.
Kadınların da ülke ekonomisine katkı sağlayabilmesi ve üretime katılabilmesi için kreşler açacağız. Çünkü, kadınlar çocuklarını yetiştirebilmek için çalışmamayı tercih ediyorlar. Hanım Lokalleri uygulaması aynen devam edecek ama eksiklikleri tamamlanacak. Teknolojinin gittiği yöne göre yeni meslek kursları verilecek. Ankara’da kadınlar mutlu yaşayacak."