Bugün sayıları 1900’ü aşan pandalar, Çin için hem milli bir hazine hem de ülkenin modern kimliğinin önemli bir parçası. 1980’li yıllara kadar misafirperverliklerini ve diplomatik kültürlerini göstermek için dış dünyaya panda hediye eden ve buna da ‘panda diplomasisi’ adını koyan Çin, 1980’li yılların ortasında bundan vazgeçip, standartlara uyan ülkelere 1 milyon dolara 10 yıllığına kiralamaya başlamış. Pandaların bakım maliyetleri ise 100 milyon doları aşıyor.
Emre Özpeynirci’nin Hürriyet’teki haberine göre, Çin ve dünya için soyu tükenme riski bulunan pandaların önemi çok büyük. Tüm dünyada panda, bugün modern Çin kimliğinin önemli bir parçası haline gelmiş durumda. Bunun başlangıcı tamamen tesadüfen 1949’da Komünist Parti’nin iktidara gelmesine denk düşüyor. 1950’lerde iktidar pandayı Çin’in milli hazinesi haline getiriyor ve o günden bugüne Çin’deki kültürel önemi gittikçe artıyor. Çin halkı pandalara hayran. Pandalara bakmaktan çok hoşlanıyorlar. Hayvanların güzel, ender ve değerli olması da onları özel kılıyor. Bunu da bugün Çin’in pandalarıyla ünlü şehri Çengdu’da görmek mümkün. Çünkü geçtiğimiz hafta ziyaret ettiğim bu şehirde 70’ye yakın pandanın yer aldığı devasa bir Panda Yetiştirme Merkezi bulunmasına rağmen turist bir bölge olmadığı için bu müthiş merkezin tek ziyaretçileri şu an için sadece Çinliler. Ama Şangay ve Pekin gibi şehirlerin aksine tanınmayan ve turistik olmayan bu şehirin bir kaç yıl içinde sadece pandalarıyla bir turizm patlaması yapacağı da ortada.
1980’li yıllara kadar Çin, pandaları ulusal hediye olarak ülkelere verir, bu sayede misafirperverliklerini ve diplomatik kültürlerini gösterirlermiş. Dünyada bir panda diplomasisi yaratmışlar. Yani Çin dış dünyaya dostluk mesajını pandaları hediye ederek gösterirmiş. Bu diplomasi 618-705 tarihleri arasında Çin imparatoru tarafından Japonya’ya hediye edilen pandalarla başlamış. Kamuoyunda en çok bilinen panda diplomasi ise 1972 yılında dönemin Çin Başbakanı Zhou Enlai tarafından ABD Başkanı Nixon’un eşine hediye edilen 2 panda olmuş.
Ancak 1980’li yılların ortalarında Çin sayıları azaldığı için bu diplomasiyi bitirerek pandaları sadece istenilen standartlara sahip ülkelere ve hayvanat bahçelerine leasing yoluyla kiramaya başlamış. Kira bedeli 10 yıllığına 1 milyon dolar olarak belirlenmiş. Ayrıca gelirden pay alma şartı da getirilmiş. Açıkçası bir çok ülkede bu yatırımdan kârlı çıkmış. Ama bu kiralamada en büyük şart Çin dışında doğan tüm pandaların hemen Çin’e verilmesini de gerektiriyor. Bugün Çin’de koruma altında 300’e yakın panda olduğu, doğal hayatta ise bu sayının 1600’e ulaştığı kaydediliyor. Çin dışında ise 12 ülkede 44 panda bulunuyor. Bu hayvanları sahiplenen Çin, milli hazinelerinden vazgeçmeye hiç niyetli değil. Şimdiden pandaların soyunun devam ettirilmesini son derece ciddiye aldıklarına dair işaretler var. Ayrıca, yeşil alanları ve buralarda yaşayan diğer hayvanları korumaya da önem veriyorlar.
Çin’de koruma altındaki panda sayısı: 300
Doğal hayatta bulunan panda sayısı: 1600
Çin dışında 12 ülkede yer alan panda sayısı: 44
Korunan alanlardaki pandaların oranı: %71
Korunmayan ve geleceği belli olmayan pandaların oranı: %29
Pandaların korunan yaşam alanlarının oranı: %57
Yetişkin pandaların ağırlıkları: 99-104 kg
Vahşi yaşamda pandaların ömrü: 2-14 yıl
Korunan alandaki pandaların ömrü: 20-30 yıl
Bambu yiyen pandaların oranı: %99
Diğer bitki veya et yiyen pandaların oranı: %1
Pandaların yediği bambu miktarı: 12-37 kg