İtalya'da cinsel ilişki görüntülerini internet ortamından kaldırtmak için aylardır mücadele veren bir kadın intihar etti. Olayın ardından dört erkek hakkında ‘karalama’ suçundan soruşturma başlatıldı.
İtalya'da, Tiziana Cantone'nin isimli kadın salı günü intihar etmiş, intiharının haber olmasının ardından sosyal medyada hakaret ve tacizlere maruz kalmıştı.
BBC Türkçe’de yer alan haber göre, "Tiziana" olarak bilinen 31 yaşındaki kadın cinsel ilişki sırasında çekilen görüntülerini eski erkek arkadaşı üç diğer erkeğe yolladı. Söz konusu erkekler görüntüleri internette paylaştı. Bir milyondan fazla kişi görüntüleri izlerken, kadın şaka ve tacizlere maruz kaldı.
Il Fatto Quotidiano gazetesinin internet sitesindeki bir yazıda, Cantone'nin görüntülerinin "müstakbel bir porno yıldızının reklam çalışması" olabileceği iddia edilmişti.
Gazete, Cantone'nin intiharının ardından bu yazıyı sitesinden kaldırdı ve bir özür yazısı yayımladı.
Videonun yayılmasının ardından, Tiziana işini bıraktı, Toskana bölgesine taşındı ve adını değiştirme başvurusu yaptı. Ancak görüntülerden kurtulamadı. Görüntülerde söylediği "Görüntüye mi çekiyorsun? Bravo" sözleri internetteki şakalarda yayılırken, T-shirtlere, cep telefonu kaplarına ve diğer eşyaların üzerine yazıldı.
Tiziana bütün çabasında rağmen başarılı olamayınca Napoli yakınlarındaki Mugnano'da halasının evinde intihar etti. Görüntülerin Facebook, WhatsApp ve diğer sosyal medya platformlarında yayılmasından bir buçuk yıl sonra savcılar, Tiziana'nın ölümüyle ilgili soruşturma başlattı. Dört erkek, karalama suçlamasıyla soruşturma altına alındı.
Tam adıyla birlikte yayınlanan görüntülerden ve hakaret mesajlarından kurtulmak için kimlik ve şehir değiştirmeyi deneyen kadının ise birkaç kez intihar girişiminde de bulunduğu ortaya çıktı.
Tiziana mahkemede gidip "unutulma hakkı" elde etmiş, Facebook ve arama görüntüleri kaldırma emri verilmişti.
Ancak aynı zamanda 20 bin euroluk mahkeme masraflarını ödemeye mahkum edilmiş ve İtalyan medyası bu cezayı "son hakaret" diye tanımlamıştı.
Tiziana Cantone'nin yaşadıkları ve sonunda ölümü seçmesi, İtalya'da siber-zorbalık eylemlerini ve cinsiyetçi kafa yapısını tartışmaya açtı.
Unita gazetesi, "Tiziana'yı bir cehenneme iterek onu kimliğini değiştirmeye ve yaşadığı yerden kaçmaya zorlayan şey, internette maruz kaldığı linçti; cinsiyetçi ve vahşi yorumlardı" diye yazdı ve bu yorumların "İtalyan toplumundaki ataerkil ve arkaik bir kültür mirasının göstergesi" olduğunu vurguladı.
İtalyan basınına konuşan Gelişim Psikoloğu Federico Bianchi ise özellikle genç yaştaki sosyal medya kullanıcılarının "saygısız" davranışlar sergilemesine sıklıkla rastlandığını belirterek "Sosyal medya, sohbet programları ve genel olarak internet büyük bir sosyal fayda sağlasa da zayıf durumdaki kişilere zarar verecek şekilde kullanılabiliyor" dedi.
Campania Bölgesi Psikologlar Derneği Başkanı Antonella Bozzaotra da esas sorunun sosyal medya değil, cinsiyet ayrımcılığı ve maço kültürü olduğunu, internetin yalnızca bu kültürün araçlarından biri olarak kullanılabildiğini söyledi.
Bozzaotra, "Cinsiyetçi zihniyetin sürekli olarak tacize açık hale getirdiği kadınlar bu toplumun kurbanları haline geliyor. Bu zihniyet halen ülkemizde ve genel olarak Batı dünyasında derin köklere sahip" dedi.
Öte yandan İtalyan yasalarının Cantone vakası gibi durumlarda kurbanları yeterince korumadığı eleştirileri de geliyor. Polis Sendikası Genel Sekreteri Daniele Tissone, zorbalık ve siber-zorbalık hakkındaki yasa tasarısının bir yıldır mecliste olduğunu vurgulayarak "Bu kadar zaman kaybedilmeseydi belki bu gibi trajedileri önleyebilirdik" dedi.
Siyaset dünyasından da, internet üzerinden işlenen nefret ve şiddet suçlarını önlemek için hükümete, internet sağlayıcılarına ve eğitim kurumlarına görevler düştüğü uyarıları geldi.
Forza (Haydi) İtalya Partisi'nin milletvekillerinden Elena Centemero, Cantone'nin intiharını, "sosyal medyada verimli bir alan bulan ve interneti araç olarak kullanan şiddet ve nefret ifadeleriyle" ilişkilendirdi.
Elena Centemero, "Şiddetin ve nefretin hedefi yine bir kadın oldu" dedi.
Centemero ayrıca okullarda sosyal medyanın sorumlu kullanımı ve saygı konusunda eğitim verilmesi gerektiğini, internet sağlayıcıları ile sosyal medya yöneticilerinin de bu tür nefret eylemlerine karşı politikalar geliştirmesi gerektiğini söyledi.
Demokratik Parti'den (PD) Donata Lenzi de bu gibi suçları düzenleyen yasaların bir an önce yürürlüğe girmesi çağrısı yaptı.
Lenzi, "Çocukça şakalar deyip geçemeyeceğimiz yasa dışı eylemlerle karşı karşıyayız" diye konuştu.