LEFKOŞA, (DHA) – ÇOCUKLUK çağında sık görülen geniz eti hastalığı hakkında konuşan Dr. Öğr. Üyesi Eda Tuna Yalçınozan, geniz eti hastalığının çocukların ev ortamından çıkıp kreş ve okul gibi sosyal ortamlara girmesiyle görülmeye başladığını ifade etti. Cerrahi gerektiren durumlarda gerçekleştirilen geniz eti ameliyatından hemen sonra çocukların normal yaşantılarına devam edebildiğini belirtti.Tıp dilinde adenoid hipertrofisi olarak adlandırılan geniz eti hastalığının çocukluk çağı rahatsızlıklarından biri olduğunu ifade eden Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Hastanesi Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Anabilim Dalı Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Eda Tuna Yalçınozan, “Geniz eti dokusu, genzin arka-üst duvarında yerleşmiş bir lenfoid doku kitlesidir ve bu dokunun bağışıklık sistemi hafızasının gelişmesinde önemli bir rolü bulunur. Doğumda geniz eti her çocukta bulunur, ancak daha önce hiçbir patojen ile karşılaşmadığı için küçüktür ve sorun yaratmaz. Antijenik uyarım sonucu 3 - 6 yaş arası maksimum büyüklüğüne ulaşır ve daha sonra gerilemeye başlar, 15 -16 yaşlarına kadar da gerilemesini tamamlar” dedi.Geniz eti probleminin genellikle çocukların ev ortamından çıkıp kreş gibi sosyal ortamlara girdiği dönemlerde belirti vermeye başladığını dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Yalçınozan, “Üst solunum yolları nefes alma esnasında sürekli olarak mikroorganizmalarla temas halindedir ve yuvaya giden çocukların bu durumu birbirlerine bulaştırmaları sonucu geniz eti büyümeye başlar. Dolayısıyla bu durumun sıklığı kreş döneminde artar” şeklinde konuştu.“GENİZ ETİ ÇOCUKLARIN BÜYÜME VE GELİŞMESİNİ ETKİLER”“Mikroorganizmaların tekrarlayan temaslarına maruz kalma, alerji ve anne babanın sigara içmesi gibi nedenlerden dolayı bu lenfoid oluşumlar büyüyüp hipertrofik hale gelebilmektedir. Adenoid çocukların büyüme ve gelişmesinde etkisi olan bir sağlık sorunudur” diyen Dr. Öğr. Üyesi Yalçınozan, şöyle konuştu:“Geniz eti nedeniyle yaşanan bu sorunlar çocuklarda burun tıkanıklığı ve buna bağlı ağız solunumu, üst solunum yolu direnç sendromu, horlama, tıkayıcı uyku apnesi, dikkat dağınıklığı ve buna bağlı ders başarısında azalma, huzursuzluk ve asabiyet, gece uyurken çiş kaçırma, yutma ve konuşma bozuklukları, tat ve koku almada azalma, sinüzit, orta kulakta sıvı toplanması, orta kulak iltihabı, işitmede azalma, ağız kokusu, bademcik iltihabı, farenjit, ses teli iltihabı, akciğer iltihabı, anormal yüz ve diş gelişimi, büyüme ve gelişme geriliği, pulmoner hipertansiyon, kor pulmonale, gibi birçok sağlık sorununa yol açabilmektedir. Hatta bu nedenlerden dolayı özellikle sık enfeksiyon geçiren, sürekli bir burun tıkanıklığı, horlama ve ağzı açık uyuma gibi sorunları olan çocuklarda aileler tetikte olmalıdır. Geniz eti sorununun çocuklarında da olabileceği ihtimalini göz önünde bulundurup bir kulak burun boğaz hastalıkları hekimine başvurmalıdırlar.”“ENFEKSİYON NEDENİYLE GENİZ ETİ DOKUSU BÜYÜYEBİLİR”Günümüzde endoskopik muayene yöntemlerinin daha kolay uygulandığını kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Yalçınozan, “Bu muayene yöntemleri sayesinde tanı doğru bir şekilde konulabiliyor. Bununla beraber semptom ve bulguların uygunluk göstermediği durumlarda ise radyolojik incelemeler de gerekiyor. Bazen geniz eti dokusu enfeksiyon nedeniyle büyüyebilir ve haftalar boyunca bu enfeksiyon hali devam edebilir. Bu duruma geniz eti iltihabı adı verilmektedir. Sürekli olan burun tıkanıklığı veya akıntısı, geniz akıntısı, boğaz ağrısı, baş ağrısı, kulak ağrısı ve kulak enfeksiyonları ayrıca öksürük gibi şikayetlere neden olabilir” dedi.“GENİZ ETİ AMELİYATI HER YAŞTA YAPILABİLMEKTEDİR”Geniz eti enfeksiyonlarında tedavinin ilk basamağının antibiyoterapi ve diğer yardımcı ilaçlar olduğunu dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Yalçınozan, “Fakat çocuk sinüzit veya otit gibi enfeksiyonları çok sık yaşamaya başladıysa, medikal tedavi artık işe yaramayacaktır ve beraberinde solunum problemleri de devam edecektir. Bu gibi durumlarda adenoid dokusunun alınması gerekmektedir. Bu işleme de adenoidektomi (geniz eti alınması) ameliyatı denmektedir” şeklinde konuştu.Adenoidektomi ameliyatının endikasyonlara uyan doğru tanı ile beraber her yaşta yapılabildiğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Yalçınozan, “Ameliyat, kulak burun boğaz hastalıkları uzman hekimi tarafından, hastane veya cerrahi merkezlerde genel anestezi altında uygulanan bir işlemdir. Hatta ameliyat sonrası herhangi beklenmeyen bir durum gelişmediği sürece, hastalar gün içinde taburcu edilebilmektedir. Yaklaşık 4-6 saatlik bir ameliyat sonrası dönemin ardından, hastalar katı ve sıcak olmamak koşulu ile birçok şeyi yemeye başlayabilmekte, ameliyatın ertesi günü ise normal yaşantılarına devam edebilmektedir” dedi.(FOTOĞRAF)