Türk Alman Jinekoloji Eğitim, Araştırma ve Hizmet Vakfı (TAJEV) Başkanı Prof. Dr. Cihat Ünlü, 30 yılda çoğul gebeliklerin yüzde 77 oranında arttığını söyledi. Prof. Dr. Ünlü, TAJEV'in Antalya'da düzenlediği 8. Türk Alman Jinekoloji Kongresi'nde yaptığı açıklamada, 1980'li yıllardan bu yana çoğul gebelik oranının yüzde 77 arttığını vurguladı. Çoğul gebeliklerin, anne ve fetusun sağlığı açısından birçok riski de beraberinde getirdiğini belirten Prof. Dr. Ünlü, 250 doğumdan birinde gerçekleşen tek yumurta ikizlerinin sayısının, kısırlık tedavileriyle kontrolsüz şekilde yükseldiğini kaydetti. Çoğul gebeliğin daha önceleri nadiren karşılaşılan bir durum olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ünlü, "Ne zaman ki tüp bebek ve mikroenjeksiyon tedavileri ortaya çıktı, çoğul gebelikler mantar gibi artmaya başladı. Türkiye bugün çok ciddi çoğul gebelik sorunu yaşıyor" dedi. Bu tedaviler sırasında çok sayıda embriyo oluşturulduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ünlü, şunları söyledi: "Biz çok sayıda embriyonun rahime transfer edilmesine karşıyız, çünkü karşımıza çoğul gebelik çıkıyor. Tüp bebek tedavisinde rahime yerleştirilen embriyo sayısının 1 ya da maksimum 2 ile kısıtlandırılmasını istiyoruz. Böylece çoğul gebelikleri önleyebileceğimizi düşünüyoruz. Bunun için de Sağlık Bakanlığının çok katı kurallar koyması, tüp bebek merkezlerini iyi şekilde denetlemesi gerekiyor. Türkiye'de çoğul gebelikler kontrolsüz şekilde artıyor. O zaman önlemini alalım. Madem buna tüp bebekte çok sayıdaki embriyo transferi yok açıyor o zaman onu katı şekilde kısıtlayalım. Önerimiz budur." Çoğul gebeliğin riskleri Çoğul gebeliklerde düşük oranı, bebeklerde anomali gözlenme olasılığı, düşük doğum ağırlığı ve erken doğum sıklığının daha çok olduğunu belirten Prof. Dr. Ünlü, tek yumurta ikizlerinde de bir bebeğin diğerine göre daha çok beslenmesi, yapışık ikiz gibi sorunlarla karşılaşılabildiğini kaydetti. Çoğul gebeliklerde annede hipertansiyon, gebeliğe özgü şeker hastalığı gibi sorun da daha fazla gözlendiğini vurgulayan Prof. Dr. Ünlü, "Erken doğum nedeniyle bebekler, yenidoğan bakım ünitelerinde daha sık kalabilmekte, akciğer problemleriyle hayatlarını kaybedebilmekte veya uzun yıllar beyinde kalabilecek işlev bozukluğu nedeniyle sorun yaşayabilmektedir" dedi.