(Stephen Dowling / BBC Future)
Uçakları inşa etmek ve korumak oldukça pahalı bir iş; ama ömürlerini tamamladığında bile birçok parçasını yeniden kullanmak mümkün oluyor; bu yüzden eskiyip kullanılamaz hale gelen uçaklar uçak mezarlıklarında saklanıyor.
Havacılık yazarı Nick Veronico, “Uçaklar uçtuğu sürece, onları havada tutmak için askeri ve ticari uçak mezarlıklarına her zaman ihtiyaç olacaktır,” diyor.
BBC Türkçe'de yer alan yazıda, dünyanın en büyük uçak mezarlığının ABD'nin Arizona eyaletindeki olduğu belirtiliyor. Bu mezarlıkla ilgili ilgi çekici bilgilere yer verilen yazı şöyle:
Uçaklar eskiyip kullanılamaz hale gelince ne olur? Bu sorunun yanıtını ABD’nin güney batısındaki bir ‘uçak mezarlığı’nda arıyoruz.
ABD’nin Arizona eyaletindeki Tucson kentine doğru araba yolculuğu yapıyorsanız bir süre sonra evlerin giderek azalıp devasa bir alanda, çöl güneşinin altında sıra sıra dizili askeri uçaklar görürsünüz. Uçsuz bucaksız kargo uçaklarını, bombardıman uçaklarını, Herkül’leri, F-14 ve Tomcat savaş uçaklarını…
Burası Davis-Monthan hava üssü. 10 km karelik alan 4400 uçağı barındırıyor. Bazıları sanki birkaç saat önce buraya getirilmiş, bazıları ise kumun ve tozun aşındırıcı etkisinden korunmak için örtülü tutuluyor. Kapalı hangarlarda ise yığın halinde uçak parçaları Amerika’nın ya da dünyanın başka bir bölgesine gönderilerek başka bir uçağa takılmak üzere bekletiliyor. Burada çalışanlar Vahşi Batı folklorundan esinlenmiş gibi bu üsse kısaca ‘Mezarlık’ diyor.
Bu üs dünyanın tek değil ama en büyük uçak mezarlığı. Arizona’nın nem oranı düşük, sıcak, kuru havası uçakların daha uzun süre paslanmadan ve aşınmadan korunmasını sağlıyor.
Ayrıca 15 cm’lik toprağın altı sert kil ile kaplı; böylece pahalı iniş pistleri ya da park rampalarına gerek kalmadan uçakların park etmesi mümkün oluyor.
Uçakları inşa etmek ve korumak oldukça pahalı bir iş; ama ömürlerini tamamladığında bile birçok parçasını yeniden kullanmak mümkün oluyor. Tabi onları aşındırıcı hava koşullarından koruyacak büyük hangarlar için harcayacak paranız varsa. Ama Tucson bölgesinin doğal kuru iklimi bu işin maliyetini çok daha ucuza getiriyor. Bu nedenle dünyanın en büyük uçak mezarları ABD’nin güney batısındaki bu çöl bölgesinde bulunuyor.
Ama artık kullanılamaz hale gelmiş uçakları bu üsse getirmekle iş bitmiyor. Bazıları biraz bakımla yeniden uçuşa hazır hale getirilmek üzere bekletilirken bazıları da parçalanarak kullanılabilecek kısımları yedek parça olarak saklanıyor.
Mezarlığa getirilen uçaklar epey işlemden geçiriliyor. Uçak gemilerinde kullanılmış uçaklar önce deniz tuzu kalıntılarının aşındırıcı etkisini gidermek için iyice yıkanıyor; yakıt tankları boşaltılarak ince makine yağıyla motoru yağlanıyor. Sonra patlayabilecek ya da yangın çıkarabilecek şarj ve parçaları sökülüp küçük delikler alüminyum bantla kapatılıyor. Daha sonra ise uçağın her tarafı kolay sökülebilir özel bir siyah boyayla iki kat ve en üstü de yakıcı güneş ışınlarını soğurması için bir kat beyaz boyayla boyanıyor.
Mezarlıkta nükleer silah taşıma kapasiteli bazı B-52 bombardıman uçaklarına da rastlanıyor. Sovyetler Birliği ile nükleer silahların sınırlandırılması amaçlı yapılan stratejik anlaşmalar gereği, B-52’lerin kanatları sökülmüş halde, Sovyet uydularının istediğinde bunu teyit etmesini sağlayacak şekilde tutuluyordu.
Birçok uçağın ise parçaları sökülmüş olarak ve ihtiyaç olduğunda kullanılıncaya kadar uçağın içinde saklanıyor. Mezarlıkta bir de dökümevi var. Fazla malzemeler geri dönüştürülmek üzere parçalanıp eritiliyor.
Yeniden kullanılabilecek durumda olan parçaları barındıran mezarlıkta 400 bin yedek parça bulunuyor. Sadece ABD’de değil dünyanın birçok ülkesinde bu makine ve aletleri kullanan uçaklar var.
Davis-Monthan üssünün yanı sıra diğer uçak mezarlıklarını da gezen havacılık yazarı Nick Veronico, “Uçaklar uçtuğu sürece, onları havada tutmak için askeri ve ticari uçak mezarlıklarına her zaman ihtiyaç olacaktır,” diyor.
Rusya’da da eski Sovyet askeri uçaklarının tutulduğu uçak mezarlıkları var; ama buradakilerin yeniden uçma ihtimali hiç yok denebilir. Doğudaki Vladivostok bölgesi yakınlarındaki Vozdvizhenka’da Sovyet döneminde süpersonik bombardıman uçaklarının tutulduğu bir üs vardı. Soğuk Savaş dönemi sona erince bu uçaklara ihtiyaç kalmadı; eskiden gizli olan üslerinde kendi kaderlerine terk edilmiş bir halde duruyor, fotoğrafçılara malzeme işlevi görüyorlar.
Sovyetler sonrası döneme ait bir başka uçak mezarlığı da bugün Ukrayna’daki Çernobil’de. 1986’daki nükleer felaketin ardından boşaltılan bölgede kullanılan araçlar radyasyon yüklü olduğu için öylece çürümeye bırakılmışlar. Yıllar geçtikçe tehlike durumu da unutulmaya ve özellikle Rassokha mezarlığındaki helikopter, askeri ve sivil araçların parçaları sökülmeye başlanmış. Geriye bu araçların iskeletleri kalmış.
İngiltere Kraliyet Havacılık Derneği’nden Keith Hayward, uçakları parçalamanın gemi ve diğer ağır taşıt araçlarından daha kolay olduğunu söylüyor. Fakat uçak yapımında giderek daha az geri dönüşümü mümkün malzeme kullanıldığı için gelecekteki çöl mezarlıklarının bu kadar büyük olmasına gerek kalmayabilir.
Hayward şöyle diyor: “Gelecekte uçakları nihai olarak elden çıkarma işi zorlaşabilir; ama bu sorunu çözmek amacıyla sektörde uyulması gereken protokollere dikkat ediliyor. Yine de uçak talebinin iniş çıkışlı dönemlerinde mezarlıklar önemli işlev görüyor. Buradaki uçak sayısına bakarak ekonomik gelişme döneminden mi yoksa resesyon döneminden mi geçtiğinizi söyleyebilirsiniz.”
Yazının İngilizce aslına buradan ulaşabilirsiniz.