Mısır'ın COP27 iklim konferansına ev sahipliği yapması tüm gözleri 7 aydır açlık grevinde olan Mısırlı siyasi aktivist Alaa Abdel Fattah'ın durumuna çevirdi. COP27'nin başladığı Pazar günü su içmeyi bırakan Abdel Fattah'ın ailesi Mısırlı yetkililerden insan hakları savunucusunun hala hayatta olduğunun kanıtını sunmalarını istiyor.
Diğer taraftan Abdel Fattah'ın hapishanede zorla beslendiği iddia ediliyor.
Mısır'ın insan hakları savunucusunu serbest bırakması yönündeki uluslararası baskı, kız kardeşi Sana Seif'in COP27'de Abdel Fattah'ın serbest bırakılması için yaptığı çağrıların ardından daha da yoğunlaştı.
Bugüne kadar Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Vokler Türk gibi isimler bu çağrıya katıldığını dile getirdi.
Peki son dönemde Mısır'ın en ünlü mahkumu haline gelen Abdel Fattah kimdir?
Alaa Abdel Fattah, 2005 sonrası dönemin en önde gelen Mısırlı blog yazarlarından ve aktivistlerinden biri olarak kabul ediliyor.
Bilgisayar programlama alanında bir uzman olarak, kamu yaşamında ifade özgürlüğü ve açıklığı talep eden ve blog yazarlarına ücretsiz depolama - yanı sıra tavsiye - sağlayan birçok dijital platformun geliştirilmesine ve yönetilmesine katkıda bulundu.
Alaa Abdel Fattah, Kasım 1981'de avukat bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.
Babası Ahmed Seyfülislam Abdülfettah Hamad, eski Mısır Cumhurbaşkanları Enver Sedat ve Hüsnü Mübarek döneminde birden fazla kez tutuklanan önde gelen sol görüşlü avukat ve aktivist. Sivil toplum alanında bir siyasi aktivist olan annesi Laila Souif ise Kahire Üniversitesi'nde matematik profesörü olarak görev yapıyor.
Alaa Abdel-Fattah'ın Mona ve Sana Seif adında iki kız kardeşi var ve her ikisi de önde gelen insan hakları savunucuları olarak erkek kardeşlerinin en büyük destekçileri arasında.
Kız kardeşler uluslararası toplumu Abdel Fattah'ın durumu hakkında bilgilendirmek için çabalıyorlar.
Kardeşlerden Sana iki kez hapse mahkum edildi: Bunlarda ilki 2014'te oldu ve cumhurbaşkanlığı affının bir parçası olarak serbest bırakıldı. İkinci kez 2020'de tutuklandı ve "dezenformasyon" suçlamasıyla bir buçuk yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Alaa Abdel Fattah ilk kez 2006 yılında yargı bağımsızlığı çağrısı yapan protestolarda gözaltına alındı. 45 gün sonra serbest bırakıldı.
Serbest bırakılması için çağrıda bulunan bir web sitesi o dönemde açıldı ve ardından Twitter'da #FreeAlaa hashtag'i kullanılmaya başlandı.
Abdel Fattah aktivizm faaliyetlerine devam etti.
2011 yılında, Mısır vatandaşlarının yeni anayasanın hazırlanmasına katılımını kolaylaştıran çevrimiçi platformlar geliştirdi ve demokratik hareketin en ünlü yüzlerinden biri oldu.
Tweetleri din ve siyasi reform gibi konularda farklı tartışmalara kapı araladı.
BBC Ortadoğu Muhabiri Yolande Knell: Alaa'ya zulmedildi
Bugün 40 yaşında olan Alaa'yı 2011'de Kahire'nin simgesel Tahrir Meydanı'nın ortasındaki bir döner kavşakta diğer blogger'lar ve teknoloji uzmanlarının yanında genç, kıvırcık saçlı bir protestocu olarak hatırlıyorum.
Aktivist bir ailede yetişen Alaa, halihazırda Mübarek'in uzun süren başkanlık döneminde demokratik reformlar talep ettiği için parmaklıklar ardında kalmıştı.
Mübarek'in devrilmesinden sonra hükümete gelen geçici askeri yöneticiler, ardından Mübarek'in seçilmiş halefi Müslüman Kardeşler lideri Muhammed Mursi'nin hükümeti ve bundan sonra gelen Sisi'nin hükümeti tarafından hedef alındı.
Son 10 yılın sekizini hapiste geçirdi.
Alaa, son olarak sosyal medya paylaşımlarında "dezenformasyon yaymak" suçlamasıyla 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Kız kardeşi Mona Seif, ailesinin hapishanede öleceğinden "endişe ettiğini" söyledi.
Roman yazarı ve siyasi yorumcu olan teyzesi Ahdaf Souief, BBC'ye verdiği demeçte gözyaşları içinde şunları söylüyor:
"Zulme uğrayan ve tüm sabrını tüketen biri. Ve hiçbirimiz Mısır'daki rejimin onu serbest bırakacağına inanmıyoruz."
Alaa geçen sene İngiliz vatandaşı oldu. İngiltere konsolosluğundan yetkililerin ona acilen ulaşmaya çalıştıkları bildirildi.
İngiltere Dışişleri'nden bir sözcü bana: "Başbakan COP27 için Mısır'ı ziyaret ettiğinde bu konuda ilerleme sağlanması için baskı uygulayacak." dedi.
Abdel Fettah 25 Ocak devriminde önemli bir rol oynadı. Gösteriler sırasında Mısır'da olmamasına rağmen, eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in devrilmesiyle sonuçlanan müteakip protestolara katıldı.
Daha sonra, Silahlı Kuvvetler Askeri Konseyi'nin yönetimi sırasında muhalefet tarafından gösterilerin düzenlenmesine yardım etti ve Ekim 2011'in sonlarında Maspero olayları olarak bilinen Hristiyan göstericiler ile güvenlik güçleri arasındaki çatışmaları yayımladığı için hapsedildi.
Askeri savcı, onu halkı orduya karşı kışkırtmak ve kamu huzur ve güvenliğini bozmakla suçladı.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri serbest bırakılmasını talep etti ve aynı yılın Aralık ayında serbest bırakıldı.