Çorlu Tren Katliamında hayatını kaybeden 7’si çocuk 25 kişi, katliamın 4. yılında, facianın yaşandığı Sarılar Köyü’ndeki 8 Temmuz Anıtı’nda anıldı. Kızını, kardeşlerini ve altı aylık yeğenini katliamda kaybeden Zeliha Bilgin, “Sen bu ülkenin Ulaştırma Bakanı olarak bugün bir taziye mesajı yayınlayamaz mıydın? Nedir sizi tedirgin eden? Bu devletin yollarında 25 can boşu boşuna öldü. Nerede bu devletin Ulaştırma Bakanı? Bugün 25 can için tek bir kelam edemiyor” dedi. Faciada hayatını kaybeden Ferhat Şahin’in babası Hüseyin Şahin ise “Yarın hepsinin çocukları, ellerini öpecekler. Bizim elimizi kim öpecek? O sorumlular hiçbir zaman karşımıza gelmedi. Devlet saklıyor” diye konuştu.
Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi Sarılar köyü yakınlarında, 8 Temmuz 2018’de meydana gelen, 7’si çocuk 25 kişinin hayatını kaybettiği, 300’den fazla kişinin de yaralandığı Çorlu tren katliamının üzerinden dört yıl geçti. Hayatını kaybedenler bugün, Çorlu’da anıldı.
Faciada yakınlarını kaybedenler, konuşmaları sırasında gözyaşlarını tutamadı. Kızını, kardeşlerini ve altı aylık yeğenini katliamda kaybeden Zeliha Bilgin, burada yaptığı konuşmada, şunları söyledi:
“Söylemek istediğim o kadar çok şey var ki ama ağzımdan çıkacak kelime yok. Hesap sormamanın, adaletsizliğin kitabının yazıldığı günlerde; yine görüyorum ki bize bizden başka dost yok. Biz bir oldukça; yapılanların, adaletsizliğin, katledilenlerin hesabını hep birlikte soracağım. Bizim için bayramlar, özel günler bitti. Ama sebep olanlar, hesap sorulmadığı için bayramlarını o kadar güzel kutluyorlar ki…
Çünkü hesap soran yok onlara. Çünkü ölen evlatlar bizimdi, onların değildi. Çünkü Devlet Demiryolları’ndaki ihmaller yüzünden, 25 melek uğurlandı buradan, şuradan gökyüzüne. Hayaller gitti, umutlar gitti. Doktorumuz gitti, öğretmenimiz gitti. Tozpembe hayalleri olan evlatlarımız gitti, bir hiç uğruna. Kim hesap sordu? Yok muydu, bu ülkenin; hesap soracak bir hakimi? Böyle bayram gecesinde, en azından içimize umut serpemezler miydi?
Ben buradan, bu ülkenin Ulaştırma ve Altyapı Bakanı’na sesleniyorum, Adil Karaismailoğlu’na sesleniyorum: Bugün sabahtan beri Devlet Demiryolları’nın ve onun hesaplarını kontrol ediyorum, Twitter’da. İyi bayramlar diliyorlar. Bize iyi bayram yok. Sen bu ülkenin Ulaştırma Bakanı olarak bugün bir taziye mesajı yayınlayamaz mıydın? Nedir sizi tedirgin eden? Bu devletin yollarında 25 can boşu boşuna öldü. İhmalleriniz yüzünden öldü. Nerede bu devletin Ulaştırma Bakanı? Bugün 25 can için tek bir kelam edemiyor. Çünkü suçlu. O oturduğu koltuğa da hiç yakışmıyor. Onun gibiler de yakışmıyor."
Avukat Elif Sıla Aşık, Gezi Parkı Davası kapsamında Silivri Cezaevinde tutuklu bulunan Avukat Can Atalay’ın mesajını okudu. Atalay, şu mesajı gönderdi:
“Avukat Can Atalay’ın mesajı: Bundan tam 4 yıl önce Çorlu’da demiryolu altyapısının aşama aşama piyasa koşullarına teslimi ve gerekçeyle güvencesizleştirilmesi sonucu 25 insanımız göz göre göre ölüme gönderildi. Ölümlerin nedeni sistemiktir. Sorumlular, başta Ulaştırma Bakanı olmak üzere üst düzey bürokratlardır. Türkiye’de adalet, Çorlu’da katledilen, sosyal cinayetlerde yitirilen insanlarımıza artık sessiz kalamaz. Biz, insanlarımızın acılarına acı katan, bu sosyal cinayetlerin cezasız kalması için sürdürülen faaliyeti tanıyoruz. Adalet istiyoruz. Çorlu için adalet. Bu sosyal cinayet düzenini hep birlikte aşacağız.”