Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Kadıköy’deki Atatürk Fen Lisesi’nde yapımı tamamlanan okulların ortak açılışı ve 2019-2020 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Töreni’nde konuştu. Erdoğan, "Artık hep birlikte eğitimde kalite artışı gibi daha fazla emek, zaman isteyen meselelere yoğunlaşmamız gerekiyor; 'Alışkanlıkları değiştirmek atomu parçalamaktan daha zordur' diye malum bir söz var. Eğitimde bize özgü bir gelenek oluşturamadık" dedi.
Erdoğan'ın söylediklerinden satır başların şu şekilde:
"Lisemiz Türkiye'nin her yerinden parlak öğrencilerin tercih ettikleri müstesna bir okuldur. Göğsümüzü kabartan fen lisemizi kutluyor, emek veren eğitimcilerimize teşekkür ediyorum.
Bölücü örgütün kalleşçe katlettiği Necmettin Yılmaz ve Aybüke Yılmaz gibi görev başında şehadete uğrayan eğitimcilerimizi de rahmetle yad ediyorum.
Tüm öğretmenlerimize hizmetleri ve engin sabırları için teşekkürlerimi sunuyor, görevlerinde başarılar diliyorum.
Bugün 716 okulumuzun da resmi açılışlarını gerçekleştiriyoruz. Toplamda 12 bin 640 dersliği ülkemize kazandırıyoruz.
Türkiye'nin son 17 yılı reform ve kalkınma odaklı bir anlayışla ülkemizin çehresinin değiştiği bir dönemdir.
Böyle gelmiş ama artık böyle gitmeyecek dedik ve her alanda kararlı adımlar attık. Eğitim öğretim konusunda tarihimizin en kapsamlı dönüşüm hamlesine imza atarak eğitimin altyapısını adeta yeni baştan inşa ettik. Milli Eğitim Bakanlığımızın bütçesi 114 milyar liraya yükseldi.Kalabalık sınıfları ortadan kaldırdık. Ben 75 kişilik sınıfta okudum. Az önce bir kız evladımıza sordum, "sınıfınızda kaç öğrenci var?" diye "30" dedi.
Şimdi 20 kişilik sınıflarımızın olduğu okullarımız da var. Başarıya ulaşmaya mecburuz. Önceki dönemlerin baskıcı zihniyetlerinin etkisini silmek içinde çok çaba harcadık. 8 yıllık kesintisiz eğitim yerine 4+4+4 olmak üzere zorunlu eğitimi 12 yıla çıkardık. Ne öğrencilerimiz ne de velilerimiz ders kitabı peşinde koşmuyor artık. Bizler ders kitabı bulmak için kırtasiyeci dükkanına giderdik, bir hafta sonraya gün verirdi. Şimdi okullarımız açılırken sıraların üzerinde tüm kitapların görüldüğü bir dönemi yaşıyoruz. İlkokula başlama yaşını 69 aya düşürdük. Ders müfredatını özgürlükçü, şeffaf bir anlayışla yeni baştan hazırladık.
Ortaokullarda seçmeli dersler havuzu oluşturduk.
Okullarımızın teknolojik altyapısını baştan aşağı yeniledik. Toplam 1.5 milyon tablet bilgisayarı liselerdeki öğrencilerimize dağıttık.
Son 17 yılda 632 bin yeni öğretmenin atamasını gerçekleştirdik.
2002'de ilköğretimde dersler başlarken her derslikte derslik başına 56 öğrenci düşüyordu.
Kız çocuklarımızın okullaşma oranlarında önemli ilerlemeler kaydettik.
Asıl önemli işimiz bundan sonra başlıyor. Eğitimde kalite artışı gibi daha fazla zaman ve emek isteyen konulara ağırlık vermeliyiz. Eğitimde cumhuriyet tarihimiz boyunca bize özgü bir gelenek oluşturamadık, hukukta, idari düzende olduğu gibi eğitimde de batıyı kopyalamayı tercih ettik. Sonuçta kendi değerlerine bigane kalan, aslını inkar eden kayıp nesiller yetiştirdik. Eğitim sistemimiz daha çok ezbere dayalı, sınav odaklı dar bir bakış açısı.
Düşünmeye, soru sormaya, sorgulamaya, sanat, spor, bilim, edebiyat gibi farklı alanlardaki yeteneklerini keşfetmeye önem verilmedi. Eğitimde yaptığımız reformların gayelerinden biri de bu sakat anlayışı ortadan kaldırmaktır.
Vizyon belgemizin hayata geçmesi, aynı ideal uğrunda güç birliği yapmasına bağlıdır.
Unutmayın merak ilmin anahtarıdır. Merakınız ne kadar büyükse bilginiz o kadar derin olacaktır. Soru sormaktan asla çekinmeyin. Vicdan eleğinizden geçmeyen hiçbir şeye itibar etmeyin. Öğretmenlerinize saygıyı hiçbir zaman elden bırakmayın. Yaptığınız işi en güzel şekilde yapmaya çalışın. Her zorlukla beraber muhakkak bir kolaylık vardır. İnterneti en etkin şekilde kullanın ama bu teknolojinin sizi hayattan koparmasına müsaade etmeyin.
İyi bir doktor, mühendis olmanın yanı sıra iyi bir insan olmayı hedefleyin. Sizler 15 Temmuz gecesindeki direnişi ile cesur bir milletin mensuplarısınız.
Sizlere rabbimden başarılar diliyorum"