AA Editör Masası'nın konuk olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, ABD ile Türkiye arasındaki ilişkileri değerlendirdi. Oktay, "ABD ile ilişkilerdeki sorunumuz aslında bir Brunson sorunu değildi. Böyle bir sorunumuz yoktu. Biz bunun sorun olduğunu da hala düşünmüyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, "Bu coğrafyada yaşamanın bir bedeli var, o bedel güçlü olmayı gerektiriyor" dedi.
Dövizin, doların ve iç politikaların ekonomide silah olarak kullanıldığı bir dönemin yaşandığını belirten Oktay, "Ekonomik, askeri, siyasi ve sosyal anlamda güçlü olmak zorundasınız, yani istikrar sahibi olmak zorundasınız" ifadelerini kullandı.
Oktay, "Bir ülkenin çıkarları doğrultusunda oluşturduğu yaptırım kararlarına tüm ülkelerin uymasını beklemek, her şeyden önce anlamlı ve adil değil. Yaptırımlardaki tutumumuz ne olacak bunu açıkça ifade ettik. Bugün zaten açıklama olacak, sonuçlarını göreceğiz." şeklinde konuştu.
Oktay, "ABD ile ilişkilerdeki sorunumuz aslında bir Brunson sorunu değildi. Böyle bir sorunumuz yoktu. Biz bunun sorun olduğunu da hala düşünmüyoruz." diye konuştu.
ABD'nin İran'a yaptırım kararına değinen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, Türkiye tavrını koyduğunu, Türkiye'nin yaptığının bir inatlaşma olayı olmadığını dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, "Kaşıkçı cinayeti, uluslararası boyutta her tarafı dökülen, hiçbir tarafından tutamayacağınız bir olay." değerlendirmesinde bulunurken, Türkiye'nin bütün şeffaflığı ile devlet ciddiyetiyle konuya yaklaştığını sözlerini ekledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, şunları kaydetti:
"Türkiye sınırları içerisinde hiç kimsenin hiçbir şekilde böyle bir cinayete veya buna benzer herhangi bir şeye kalkışamayacağı, kalkıştığı zaman da bunun bir bedeli olacağı, bu bedeli ödeyeceği, kim olursa olsun... Türkiye, bu mesajı vermiştir. Türkiye, sınırları içinde hiç kimsenin hiçbir şekilde operasyon çekemeyeceği mesajını vermiştir. Topraklarımızda işlenen cinayetin emrini kim vermiştir? Bunun cevabını arıyoruz."
ABD ile ilişkilere değinen Oktay, "Normalleşme sürecinin getirdiği yapı buna da hizmet edecektir yani yapay sorunları değil gerçek sorunları konuşmaya başlayacağız. Tabii ki onlarda da iyileşme olması lazım. Çünkü müttefiklik ilişkisi bunu gerektiriyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay Münbiç'te ortak devriye görevi konusunu ele alarak şöyle konuştu:
"Türkiye'nin bu konudaki yaklaşımı çok net oldu her zaman. İlk etapta güney sınırımızda olan bu oluşumdan, sınır hattında oluşturulan koridordan ne kadar rahatsız olduğumuz ve PKK'nın, adını ne olarak koyarsanız koyun, YPG, PYD deyin, nihayetinde PKK'nın uzantısıdır, böyle bir oluşuma izin vermeyeceğimizi başından beri ifade ettik ama ne yazık ki muhataplarımızın bu iletişimi almaktaki güçlüğü bizi başka tedbirler almaya itti."
Sınırda Türkiye'yi tehdit eden hiçbir unsurun barınamayacağı noktaya gelinen ana kadar mücadelenin süreceğini vurgulayan Oktay, "Münbiç olayında ilk başta ABD, PKK'nın veya YPG'nin varlığına müsaade edilmeyeceği sözünü vermişti. Çözüm hep bir sonraki aya, yıla ertelenmiştir. Türkiye'nin artık bu sorunları erteleme sabrı da tahammülü de kalmamıştır. Türkiye kendisine karşı hiçbir tehdide, hiçbir yerde, hiçbir oluşuma müsaade etmeyecektir. Bu kararlılığı sergilemiş bunun gereğini yapmıştır" diye konuştu.