Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, asgari ücrette 2022 Ocak ayına göre kıyaslandığında yüzde 100 artış yaptıklarını dile getirerek, “Emeklilikte yaşa takılanlar ile ilgili sorunu da söz verdiğimiz gibi yıl bitmeden 1-2 hafta içerisinde çözüme kavuşturacağız” dedi.Fuat Oktay, bir dizi ziyarette bulunmak üzere Ankara’nın Çubuk ilçesine geldi. Oktay burada yaptığı konuşmada, 20 yıldır söyledikleri sözlerin arkasında durduklarını belirterek, “Her gün bir başka şehirde, sayısız yatırımı milletimize kazandırıyor muyuz? Kazandırıyoruz. Bir gün turizmde bir gün ihracatta cumhuriyet tarihinin rekorlarını kırıyoruz. Mega projelerle Ankara'mız dahil tüm şehirlerimizin üretimini dünyaya açtık. Asgari ücrete 6 ay önce yaptığımız artıştan sonra dün yüzde 55 gibi rekor bir artış daha yaptık. Artış oranı 2022 yılı ocak ayına göre kıyasladığımızda yüzde 100 artış yapmış olduk. Emeklilikte yaşa takılanlar ile ilgili sorunu da söz verdiğimiz gibi yıl bitmeden 1-2 hafta içerisinde çözüme kavuşturacağız.” dedi.
“Millete hizmet adına çakılmış tek çivileri olmadığı halde içi boş reklam ajansı projeleriyle parlatılarak, pohpohlanarak, şişirilerek başkentliye sunulan balonları en iyi siz biliyorsunuz” diyen Oktay, “Bunlar geçmiş sicili de bugünkü duruşu da belirsiz, parti içi hiziplerin dehlizlerinde kaybolmuş muhalefetin vasıfsız yansımalarıdır. Kendi ülkesini gidip yabancılara şikayet edenlerden, Türkiye’nin aleyhindeki kampanyalara malzeme verenlerden Ankara’ya da Türkiye’ye de bir hayır gelmez. Bunu Çubuklu da Ankaralı da çok iyi bilmekte. Her fırsatta teröre arka çıkanlardan, teröristlerin diliyle bize saldıranlardan eser, hizmet beklenmez” diye konuştu.
HDP’nin Libya’da Libya ile imzalanan deniz yetki anlaşmasına ilişkin açıklamada bulunduğunu hatırlatarak, “Bizi Akdeniz’e dahi çıkarmak istemeyenler, ayağımızı dahi denize sokmamıza müsaade etmeyecek kadar ve olta atmamıza dahi bize oyun oynama peşinde olanların planlarını yırtıp atıp, kendilerine iade ettiğimiz bir anlaşmadır Libya ile yaptığımız anlaşma. Bu anlaşmanın yanlış olduğunu ifade ediyorlar, ona isyan ediyorlar. Şaşırmadık. Onlara -PKK’nın yandaşlarına- şaşırmayız zaten de ama onları masanın altında ve üstünde gizleyerek saklayarak sanki milletin huzurunda da onlarla iş birliği yapmıyormuş gibi gözüküp, aslında gece gündüz beraber olan Altılı Masa’ya yazıklar olsun. Bunlar mı ülkenin çıkarını düşünecek? Bunlar mı Türkiye’yi geleceğe, ikinci yüzyıla taşıyacak. Bunlar daha burnunun ucunu göremiyorlar” ifadelerini kullandı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un geçtiğimiz gün yaptığı bir röportajda kullandığı ifadeleri hedef alan Oktay, “Rusya-Ukrayna savaşını sonlandırmak barışı sağlamak üzere sadece Türkiye’nin masada olmasını hazmedemiyoruz, diyor. Bunu tersten okuyalım mı? Söylediği şu: Rusya ve Ukrayna arasında bir savaş var. Bu savaş gerek bölge barışına gerek dünya barışına zarar veriyor. Enerji fiyatlarının bu kadar artması, emtia fiyatlarının bu kadar artmasında asıl sebeplerinden birincisi pandemiydi ikincisi Rusya-Ukrayna savaşı. Bunun sonlandırılması ile ilgili masada sadece Türkiye’nin olduğunu söylüyor aslında. Bunu bizimkiler -içeridekiler- bile görmüyor. Aslında Fransa Cumhurbaşkanı şikayet ederken Türkiye’nin hakkını vermeye çalışıyor. Yine yazıklar olsun içeridekilere. Bu kadarını bile göremiyorlar. Macron kadar bile olamıyorlar” dedi.
Oktay, konuşmasına şöyle devam etti: “Kim ne derse desin, biz Fransa bizim yaptıklarımızdan memnun olsun diye masada değiliz. Biz Fransa ya da AB ülkelerinden herhangi biri, Batı ya da başkası bize göz kırpsın veya bize aferin desin diye herhangi bir yerde değiliz. Buna ihtiyacımız yoktur. Türk milletinin, hiç kimsenin ‘aferin’ demesine veya herhangi bir şeyden dolayı kimseden icazet almasına gerek yoktur. Onu icazet alması gerekenler düşünsün. Washington’da, Paris’te, Londra’da dolaşıp da hamburger yiyip döneneler düşünsün. Biz değil. Ama sonrasında da Almanya’ya gidip kendi içlerindeki hizipleşmeden dolayı da apar topar geri Türkiye’ye döndü. Sanki orada çok büyük bir iş yapacaktı. Zaten bir şey yapmayacaktı da büyük ihtimal sevindi ‘bahane oldu’ diye. Başka bir şey yapmak istediler: Kendi içlerindeki hizipçi tavırlarını bize bulaştırmak istediler. Bir belediye başkanının hakaretten dolayı aldığı cezayı, sanki Cumhur İttifakı ya da Cumhurbaşkanımızla ilgiliymişçesine bir oyun sergilemek istediler. Ama balonları anında söndü. Milletimiz, bu oyunu da gördü. Ne Cumhurbaşkanımız ne de Cumhur İttifakı, bu tür ucuz oyunların önünde arkasında, sağında solunda olmaz. Ne yargı vesayetiyle ne de başka şeylerle herhangi bir işi olmaz. Cumhurbaşkanımız yetkiyi milletten alır. Gücü milletinden alır. Yetkiyi alacağı yeri de yargı veya başka yerler olarak değerlendirmez. Sonucu sandıktan alır. Hodri meydan dedik. Erkekseniz buyurun çıkın gösterin cumhurbaşkanı adayınız kimse. Aylardır, yıllardır, temcit pilavı gibi milletin önünde pişirip duruyorlar. Artık yenmez hale geldi, ekşidi, koktu. Kendi aralarında pilavı yemeye çalıştılar, onu da beceremediler. Şimdi evlat muhabbetine girişmeye başladılar. Her neyse kendi içinizde halledin, bizi bulaştırmayın.”