Cumhuriyet davasında yine tahliye yok!

Cumhuriyet davasında yine tahliye yok!

"Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına ve anayasal düzene karşı suç işlemek" iddiasıyla dördü tutuklu yargılanan Cumhuriyet yönetici, yazar, muhabir ve avukatları hakkındaki davanın beşinci duruşması sona erdi. Mahkeme heyeti, ara kararında Cumhuriyet Vakfı İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, muhabir Ahmet Şık ve muhasebe çalışanı Emre İper'in tutukluluk hâlinin devamına hükmetti. Ara kararda ayrıca, her sanık için 3 avukat sınırlaması getirildi.

Tutukluluğa devam kararının oy çokluğuyla alındığı davanın bir sonraki duruşması 9 Mart 2018'de, Silivri Adliyesi'nde görülecek. 

'Reddi hâkim' talebini bir üst mahkeme değerlendirecek

"Sanık" avukatları Fikret İlkiz ve Bahri Belen, mahkeme heyetinin tarafsızlığını yitirdiği iddiasıyla reddi hâkim talebinde bulundu. Ara kararda söz konusu talebin, bir üst mahkeme tarafından değerlendirileceği bildirildi. 

Ahmet Şık, duruşma salonundan çıkarıldı

İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Ahmet Şık, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit'in "Türkiye'de nüfusa oranladığımızda yüzde 8 civarında kişi şüphelidir" dediğini hatırlatarak iktidara yönelik olarak birtakım eleştirilerde bulundu. 

"Ülkenin yüzde 15’ini şüpheli, terörist olarak gören bir iktidar, terörist iddiasını akıl almaz suçlamalara dönüştüren bir yargı var" diyen Şık'a Mahkeme Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ'ın yanıtı "Böyle devam edersen keserim. Bu savunma değil. AKP iktidarını gidin milletvekili olup eleştirin" oldu. Dağ, daha sonra sözlerine "Bu siyasi bir davadır" diye devam eden Şık'ı salondan çıkardı.

Ahmet Şık, salondan çıkarken "Gün gelecek siz yargılanacaksınız, burada siz olacaksınız, unutmayın bunu" ifadesini kullandı.

Mahkeme Başkanı: Bizimki kırık dökük bir aşk hikâyesi

İkinci celsede Mahkeme Başkanı Dağ, Ahmet Şık'ın duruşmanın devamına katılmaması kararını verdi. Söz konusu kararın ardından duruşma salonunda gergin anlar yaşandı. Dağ, "sanık" avukatlarının itirazları sonrası "Anlaşılıyor ki, Kayahan’ın şarkısı gibi bizimki kırık dökük bir aşk hikâyesi" dedi. 

Atalay ve Sabuncu da savunma yapmadı

Akın Atalay ve Murat Sabuncu, Ahmet Şık'ın duruşma salonundan çıkarılmasına tepki gösterdi. Her iki isim de, savunma yapmayacaklarını vurgulayarak Şık'ın yanına gitmek istediklerini belirtti. 

Çizim: Tarık Tolunay

'Tanık' Satmış: Gazetecilerin tutuklu yargılanması doğru değil

Gazetenin eski yazarlarından Doğan Satmış, dönemin Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve MİT TIR'ları haberine ilişkin verdiği söyleşi nedeniyle "tanık" sıfatıyla kürsüye çıktı. Satmış, sözlerinin çarpıtıldığını belirterek "Gazetecilerin tutuklu yargılanması doğru değil" dedi. 

TIKLAYIN - Cumhuriyet, arşivle yanıt verdi; Doğan Satmış'a kendi yazılarını hatırlattı

Mahkeme Başkanı "İddianame sorunlu" demişti

Mahkeme Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ'ın  “İddianame sorunlu, kabul ediyorum”, “Bilirkişi konusundaki serzenişler bizce de haklı” dediği dava kapsamında  Murat Sabuncu ve Akın Atalay 418,  Ahmet Şık 357, Emre İper 260 gündür tutuklu bulunuyor.

İşte dakika dakika yaşananlar

17:32 - Mahkeme heyeti ara kararında Akın Atalay, Murat Sabuncu, Ahmet Şık ve Emre İper'in tutukluluğunun devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 9 Mart 2018'de, Silivri Adliyesi'nde görülecek. 

16:50 - Ara kararın açıklanması öncesi gazetecilerin duruşma salonuna girişlerine izin verilmedi. 

16:17 - Mahkeme, tahliye talepleriyle ilgili ara karar vermek üzere duruşmaya yarım saat ara verdi.

16:16 - Akın Atalay mahkemeye Yahya Kemal’e atıfla seslendi: Tutuklu olmak değildir hayatın en müşkül işi / müşkül olmak odur ki hürriyetini ve onurunu kaybeder kişi.

16:16 - Akın Atalay: Heyetiniz 5 gün üst üste Reina katliamının yargılamasını yaptınız. Reina failinin asıl hedefinin Cumhuriyet gazetesi olduğunu, eyleme saatler kala bundan vazgeçtiğini siz iddianameden okudunuz. Bunu duyan bir avukat arkadaşım bana şunu demişti: "Desene sizi ziyarete cezaevine değil mezarlığa gelebilirmişiz. neredeyse tutukluluğuna sevineceğiz”. Bizi hedef alan katil zanlılarıyla bir koridorda yatmamıza sebep veren kararlar veriyorsunuz.

16:15 - Akın Atalay: Ben de gelişen yargı sürecine ve tanıklık beyanına ilişkin görüşlerimi erteliyorum. Bir an önce aşağıda yalnız bekleyen arkadaşımın yanına gitmek istiyorum. Ama siz tutukluluk konusunda karar vereceksiniz bir şey söylemek istiyorum.

16:11 - Twitter'da “Jeansbiri” hesabının sahibi olduğu öne sürülen Ahmet Kemal Aydoğdu'nun avukatı, müvekkilinin “bu hesabın sahibi olmadığını, ByLock kullanmadığını, suçlandığı paraların kendisine ait olmadığının ortaya çıktığını” belirterek tahliye talep etti.

16:06 - İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı, Murat Sabuncu’yu alkışlayan izleyicilere “Bu tavrı doğru bulmuyorum. Bu protest tavır bu yargılamaya katkı sağlamıyor” dedi

16:04 - Murat Sabuncu, “sanık yakınları salona alındı” diyen Mahkeme Başkanı'na “Benim oğlumun bugün günü; 21 yaşına girdi. Ve bu mahkeme salonuna alınmadı. Yurt dışında okuyor, siz biliyor musunuz bu 15 ayda oğlumu ne kadar gördüğümü. Sizden merhamet beklemiyorum, bu bir tespittir” karşılığını verdi.

16:02 - Murat Sabuncu: Ahmet Şık bu ülkenin en mert, en namuslu gazetecilerinden biridir, savunmasını yapabilseydi yine doğruları söyleyecekti. Sizden talebim beni de Ahmet Şık’ın yanına gönderin.

16:00 - Murat Sabuncu: Dün tutukluluktaki 15'inci ayıma girdim. Savunma hazırlamıştım, ama arkadaşım Ahmet Şık savunmasını yapamadığı için ben de yapmayacağım.

15:57 - Avukat Fikret İlkiz ve Bahri Belen, dört tutuklu sanığın d tahliyesini talep etti. 

15:55 - Avukat Duygun Yarsuvat:  Mahkemeniz çok kızdı, Ahmet Şık’ı dışarı attı, ama bu dava si-ya-si bir davadır. Öyle tarihe geçecek, bakalım beş sene sonra neler söylenecek. Tutuksuz yargılama yapın, siz tahliye kararı vermezseniz AİHM verecek. Siz verin ki yüzümüzün akıyla buradan çıkalım. 

15:50 - Avukat Duygun Yarsuvat: "Deniyor ki 'örgüt üyesi olmamakla birlikte' bunu kalkıp herkese yapıştırabilirsiniz. Ahmet Şık neden yargılanıyor? Örgüt üyesi olmamakla birlikte FETÖ'cü örgüte yardım. Ahmet Şık FETÖ kumpasından içerideydi. Davanın ne kadar tutarsız olduğu ortada. Cumhuriyet sert muhalefet yaptığı, yazarları iktidarın yanında olmadığı için cezalandırılmak istenmektedir. 

15:45 - Savcının mütalaası: Firari sanıklar Can Dündar ve İlhan Tanır'ın yakalamasının infazının beklenmesi, adli kontrol talebi olanların adli kontrollerin devamı ile tutuklu sanıkların bir önceki ara karardaki koşullar ortadan kalkmadığı için tutukluluk haline devam edilmesi...

15:40 - Mahkeme Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ: CMK’nın 24, 25 ve 26. maddeleri dikkate alınarak vekilin mahkeme heyetinin reddi yolundaki talebi süresindedir, SEGBİS’e geçti, yazılı metin hale getirebilecek pozisyondadır. CMK 28 uyarınca değerlendirme yapmak ya da red talebinin geri çevrilmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Bu nedenle yalnızca gecikmesinde sakınca olan işlemlerin yapılabileceği açıktır. Bunların arasında delillerin toplanması dolayısıyla tanık dinlenmesi yoktur. Bu nedenle dinlenmesi planlanan Mehmet Faraç, Leyla Tavşanoğlu ve diğer tanığın dinlenmesi mümkün değildir. Bu nedenle gecikme açısından önemli olan tutukluluk konusunda bir değerlendirme yapması ve red sebebi yazma aşamasına geçme görevi kalmaktadır. İddia makamından red konusunu değerlendirilmesini, tutuklu sanıklar yönünden tutukluluk durumları hakkındaki mütalaasını, adli kontrolü olanlar açısından onlar hakkındaki mütalaasını bekliyoruz.

15:39 - Mahkeme Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ: Anlaşılıyor ki, Kayahan’ın şarkısı gibi bizimki kırık dökük bir aşk hikâyesi.

15:38 - Duruşma, ikinci aranın ardından yeniden başladı. 

15:25 - Duruşmaya 10 dakika ara verildi. 

15:23 -  Cumhuriyet davasında reddi hâkim talebi;  Avukat Bahri Belen: Ahmet Şık ve arkadaşlarının savunma yaparken kısıtlanma ve başka pek çok tehdit altında olduğunu düşünüyoruz. Duruşmalarda gösterdiğiniz nezaket ve zerafetin farkındayız ama bunun dışında adil bir yargılamanın ve muhakeme hukukunun kurallarının uygulanmasını da istiyorum. Faruk Hoca "Dünyanın hiçbir yerinde CMK ve CMK'nın uygulama biçimi kadar önemli bir hukuk uygulama biçimi yoktur" der. Muhakeme hukukunun kurallara uymadan yürüdüğü yerlerde bu bu kişi güvenliğini ve hukuk güvenliğini ortadan kaldırır. Sanıklar tarafından önemli olan bir kararınız var ki bu nedenle mahkemenizin tarafsızlığını yitirdiği endişenizi taşımaktayız. Özellikle bu ne denle üç üyenizin mahkemeden çekilmenizi, aksi durumda reddi hakim talebimizde bulunuyorum.

15:22 - Avukat Bahri Belen, Maria Antoinette’in avukatının “Ben iki şey önünüze koyacağım. Bir hakikati, iki kellemi” sözlerine gönderme yaptı:

"Hakikati dinledikten sonra kellemi alabilirsiniz. Sayın mahkeme Ahmet Şık'ı da sonuna kadar dinlemeli, birileri de Şık'ın kellesini istemeli. Mahkemenin tavrı bağımsız yargı konusunda tarihe geçecektir."

15:17 - Avukat Bahri Belen: Ahmet Şık'ın bu tehlikelerin olduğu ortamda adil yargılama isteme hakkı yok mu? Böyle bir davada maddi gerçeğin ortaya çıkması için anayasal güvenceler korunmalı. Ben ve müvekkilim, söylediğimiz sözlerden dolayı suç duyurusu yapılırsa, sanıklar “şunu söylersem başıma ne gelir derse, böyle savunma olmaz. Savunma korkmamalı, ben ve arkadaşlarım korkmuyoruz da. Savunma kısıtlamaları bizi hiçbir şekilde durduramaz. 

15:14 - Avukat Bahri Belen: Dokunulmazlık benim cübbeme verilmiş bir imtiyaz değil. Temsil ettiğim kişinin hakkıyla ilgili bir dokunulmazlık. Sizin dokunulmazlığınız da cübbelerinize verilmiş bir imtiyaz değil, halkın adalet ihtiyacına verilmiş bir imtiyaz.

15:12 - Avukat Bahri Belen: Her seferinde dosyaya bir gün önceden, herhangi bir yetkisi kalmamış bir savcı tarafından yeni belge kondu. Maalesef mahkemeniz buna itibar etti

15:11 - Avukat Bahri Belen: Tutuklama kararı vermeyen, tahliye kararı veren sulh ceza hâkimleri, iddianame yazmayan savcılar görevden alındılar. Bu durumda Ahmet Şık’ın ve bizlerin, yargının bu durumuna işaret edip adil bir yargılama isteme hakkınız yok mu?

15:09 - Avukat Bahri Belen: Hem Ahmet Şık, hem diğer sanıklar ve biz o medyanın dediklerini, kimliklerini tartışacağız. O medya savcıyı ve mahkemeyi etkileyecek yayınlar yapıyor. Müvekkillerimiz tutuklu olmasa cevaplarını verirdi.

15:07 - Avukat Bahri Belen: Türkiye’nin en köklü gazetesine açılmış bir dava bu. Yandaş medyadan birilerinin ifadesi alınıp bu dosyaya kondu. Bu medyanın yayınları bu iddianameye dayanak olduysa biz bir şey demeyecek miyiz?

15:04 - Avukat Bahri Belen: Ahmet Şık, duruşmadan çıkarılmadan önce bağırmadı çağırmadı, heyete hakaret etmedi. “Yargı" dedi, "Medya" dedi, "İktidar” dedi. 

15:00 - Savcı, “beyanlarında savunma hakkını kötüye kullandığı” iddiasıyla Ahmet Şık’ın duruşma salonuna alınması talebinin reddini istedi. Mahkeme Başkanı Dağ, "Yargılamanın insicamını bozduğu anlaşıldığından Ahmet Şık bugünkü celsede olmayacaktır" dedi. 

14:54 -  Avukat Fikret İlkiz: Ahmet Şık ne zaman yargıyı eleştirdiğinde, ne zaman "Medya" dediğinde, ne zaman AKP iktidarını eleştirdiğinde hep “Durun” dediniz. Ahmet Şık’ı CMK 204 uyarınca duruşma güvenliği için salondan çıkarıp kararı kişiselleştirirseniz mahkemenin bağımsızlığından ve tarafsızlığından şüpheye düşeriz. Savunma hakkı için Ahmet Şık’ın tekrar salona çağrılmasını ve savunmasını yapmasını istiyoruz. Mahkeme Başkanı: "Ahmet Şık bu celsede olmayacak" dedim

14:53 - Avukat Fikret İlkiz: Biz savunmanlar ve müvekkillerimiz bu davanın siyasi bir dava olduğunu hep söyledik. Biz savunma olarak görüşlerimizi söyleriz.

14:40 - Avukat Fikret İlkiz: Ahmet Şık 12:01’de başladı, 12:07’de kestiniz. Davanın siyasi olduğunu söyleyip AKP iktidarını eleştirince susturdunuz.

14:47 - Mahkeme Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ: CMK 203, 204 maddeleri uyarınca Ahmet Şık mahkemenin düzenini bozmuştur, bundan sonra da bozacağı açık. Ahmet Şık yargılamanın bundan sonraki aşamasına alınmayacak.

14:45 - Mahkeme Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ: Önceki celsede olanlar aslında mahkemenin arzu etmediği ama mecbur bırakıldığı olaylardır. Ahmet Şık’ın protest bir adam olduğunu biz de biliyoruz, herkes biliyor. Slogan atarak mahkemeyi forumdaşlarıyla forum alanı haline getirmesi doğru değil. Ahmet Şık’ın protest bir adam olduğunu biz de biliyoruz, herkes biliyor. Slogan atarak mahkemeyi forumdaşlarıyla forum alanı haline getirmesi doğru değil. 

14:43 - Duruşma başladı.

Cumhuriyet davasında yargılanan Cumhuriyet Vakfı Başkanı Orhan Erinç (sağda) ve yazar Aydın Engin mahkeme koridorunda...

14:39 - 14:00'te başlayacağı açıklanan duruşma için salon  açıldı.

13:51 - Duruşma salonuna yalnızca sarı basın kartı olan gazeteciler alınacak. Milletvekillerinin de girişine izin verilmediği duruşmaya izleyici olarak yalnızca "sanık"ların aileleri katılabilecek.