Cumhuriyet yazarı Erdal Sağlam, "Küresel gelişmeler ve artacak enflasyona rağmen faiz indirme baskısının sürmesi, ABD ve AB yaptırımlarının devreye girme, Halkbank davasından tazminat çıkma ihtimali gibi riskler de önümüzde duruyor. Bu riskler gerçekleşirse ekonomideki ateşin yangına dönme ihtimali çok yüksek" dedi.
Sağlam, bugünkü yazısında şunları kaydetti:
"Yeni Cumhurbaşkanlığı sistemiyle yönetimdeki bozulmanın en ağır yaşandığı alanlardan biri, ekonomi. Son yıllarda ekonomideki bölüşümün çok dar kadroya kıyak sağlanarak bozulduğu, halkın ve gelecek kuşakların ileriye dönük yüklerinin çok ağır biçimde artırıldığı, her alanda borçların büyüdüğü, enflasyonun yükseldiği, gelir dağılımının iyice bozulduğu, ekonomiyi ilgilendiren krizlerin çok kötü yönetildiği bir dönemi yaşadık. Dış politikadaki vahim hatalar ekonomik tabloyu iyice ağırlaştırdı.
Bilime aykırı ekonomi yönetimi anlayışına geçen kasımda ara verilince yeniden umutlanıldı ama ancak 4 ay sürdü. Rasyonel yönetim için göreve gelen iki kişiden biri görevden alındı, diğeri ise işlevsiz biçimde bakanlık yapmaya devam ediyor. Sonuçta ekonomi yönetimi ve TL’ye güvenin iyice kaybolduğu bir süreç içindeyiz.
Bu güvensizliğe rağmen temmuzdaki bayram tatilinden itibaren piyasalar bir yaz rehavetine girdi. FED’in varlık alımlarını sürdüreceğini açıklaması, ABD yönetiminin yeni altyapı yatırım hamlesini Cumhuriyetçilere kabul ettirmesi, tüm gelişmekte olan ülkeler gibi Türkiye’deki piyasaları da sevindirdi. TL’nin son günlerdeki değer kazancı dün de devam etti ama temmuz ayında en çok değer kaybeden ikinci paranın TL olduğunu da unutmayalım.
Bugün temmuz enflasyon rakamları açıklanacak ve yıllık enflasyon yüzde 18’in üzerini görecek. Piyasalar yüzde 18’lik seyrin yılsonuna kadar sürmesini beklerken Merkez Bankası Cumhurbaşkanı’nın istediği faiz indirimini yapmak için hâlâ fırsat kolluyor.
Hem de büyük ihtimalle FED’in varlık alım programını azaltmaya başlaması, en azından programını açıklamasının beklendiği, yani gelişmekte olan ülkelere fon akışının duracağı bir dönemde böyle bir yönetim işbaşında olacak.
Küresel gelişmeler ve artacak enflasyona rağmen faiz indirme baskısının sürmesi, ABD ve AB yaptırımlarının devreye girme, Halkbank davasından tazminat çıkma ihtimali gibi riskler de önümüzde duruyor.
Bu riskler gerçekleşirse ekonomideki ateşin yangına dönme ihtimali çok yüksek. Mevcut iktidar kapasitesinin ekonomide çıkabilecek yangını yönetme kabiliyeti göstermediğini rahatlıkla söyleyebiliriz. İşte bu nedenle, en ufak bir kıvılcım bu yönetimle, beklenenden daha önce bir yangına da dönüşebilir. "