Cumhuriyet gazetesi yazarı Mine Söğüt, WhatsApp'ın yeni gizlilik sözleşmesiyle başlayan verileri koruma tartışmasına ilişkin olarak, "Bugün o sizden daha akıllı olan telefonlarla korumaya çalıştığınız mahremiyetinizi bir gözden geçirin. Kendi evinizde, nelerin açığa çıkmasını istemiyorsunuz ve neleri gerçekten gizliyorsunuz?" düşüncesini dile getirdi.
Söğüt yazısında, "Rekabetçi ekonomiyi destekleyen devlet politikalarının sorgulanmadığı bir dünyada...Ürettiğinden çok tüketen ve artı değer yaratmayı marifet zanneden bir insanlığın kulu olarak, aklınıza mahremiyet ve mülkiyet kavramlarını sorgulamak doğal olarak gelmiyor. Bu kavramları sorgulamadan da mevcut düzen asla değişmiyor." yorumunu yaptı.
Söğüt, "İnsan için mahremiyet, ilk kez kendisine bir barınak yaptığında...Çatısı ve duvarları olan bir alan yarattığında... Kendi ailesiyle birlikte 'içeri' girip diğerlerini dışarıda bıraktığında başlar.Mülk edindiğinde başlar ve bu başlangıçla birlikte artık sadece canını değil, malını da kaybetmekten korkar. Ve o koca korkudan bu korkunç dünyayı kurar. Bugün o sizden daha akıllı olan telefonlarla korumaya çalıştığınız mahremiyetinizi bir gözden geçirin.Kendi evinizde, nelerin açığa çıkmasını istemiyorsunuz ve neleri gerçekten gizliyorsunuz? Çoğunluğun sahip olduğu her şeye sahip olmak için pusulasını kapitalizmin eline teslim eden ahlakınıza ters gelen şey nedir?" değerlendirmesini yaptı.
Söğüt, "Sakladığınız şeyleri neden sakladığınızı düşünün.Şu kısacık ölümlü hayatta neden kendiniz olarak yaşayamadığınızı... Kendiniz olmaktan neden korktuğunuzu düşünün. Ve yasaklarla biçimlendirilen korkularınızın mahremiyet bahanesiyle nasıl rasyonelleştirildiğini düşünün. Düşeceğiniz tuzaklardan, uygulamayan uygulamaya geçerek kurtulamazsınız. Ancak o bilgilerin içeriğindekilere değer vermeyerek kurtulursunuz. 'Al' denileni almazsanız kurtulursunuz. 'Gerçek' ihtiyaçlarınızı kendiniz belirlerseniz kurtulursunuz. Anca etinizi yenmeyecek kadar sert kılarsanız kurtulursunuz. Gerçekten isterseniz... Her şeyden kurtulursunuz." ifadesini kullandı.