'Cübbeli Ahmet Hoca' olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Koronavirüs nedeniyle durdurulan cuma namazının aslında bir hafta önceden durdurulmasını savunurken, 'fitne çıkarttı' denmesinden korktuğu için böyle bir açıklamaya yanaşmadığını söyledi.
Ahmet Mahmut Ünlü, yeni tip Koronavirüs (Covid-19) nedeniyle camilerin kapatılmasına ilişkin Cüneyt Özdemir'in Youtube kanalında değerlendirmede bulundu.
Independent Türkçe'nin haberine göre; Cuma namazının aslında bir hafta önceden durdurulmasını savunduğunu ama 'fitne çıkarttı' denmesinden korktuğu için böyle bir açıklamaya yanaşmadığını söyleyen Ünlü, camilerin bir cuma namazı önce kapatılması gerektiğini çünkü o cumada bütün umrecilerin camide olduğunu iddia etti.
Özdemir’in sorularına Ünlü’nün verdiği yanıtlar şöyle:
Bu sürece baktığınız zaman umreden gelenlerin ilk kısmının devlet karantinasına alınmayıp “Kendiniz karantinayı alın kendinizi” denmesi ve sonrasında bu kararın değişip umrecilerin karantinaya alınması… Bu kararı nasıl değerlendirdiniz siz, doğru bir karar mıydı? Hepsi önceden alınmalı mıydı?
"Alınmalıydı tabii. Ben Cuma namazlarının şimdi tatil edilenden bir hafta evvel tatil edilmesi için ricacı olacaktım ama cuma işi Diyanet’e bağlı bir şey o bakımdan kendim de Diyanet’in yerine kendimi koyamam muvazzaf değilim, memur değilim; bir açıklama yapamadım. Bizim fıkıh heyetiyle de görüştüm. Hoca efendilerle… “Diyanet’in önüne geçmeyelim” dediler."
İkisi birbirine karıştı Ahmet Bey. Siz camiler bir hafta önce kapatılması gerektiğini mi düşünüyorsunuz?
"Tabii dedim onu, bir Cuma evvel kapatılmalıydı çünkü o cumada bütün umreciler camideydi. Yani, bir hafta evvel karantinaya alınması bir haftalık süreç içinde gelen, hatta iki hafta… Bu camilerin, cumanın tatil edilmesinden 2 hafta evvelden beri gelen umrecilerde bu tehlike vardı."
"Bu tehlike olduğundan bütün umreye giden kadın değilse, erkeklerin hepsi de cumaya gelir... Zaten mesela şimdi duyuyoruz; Of’ta bir cenaze olmuş Fransa’dan cenazeye gelmiş şimdi Of’ta kimi duyuyorsak; “cenazede kimle tokalaştıysa bütün çoluk çocuk herkes korona oldu şimdi. O cenaze bulunup da toplu musafaa yapanlar diyelim. Burada da umrecilerin hepsinin cenazede nasıl birileri toplanıyor, cuma da toplanma yeri. E umrecilerin hepsi Cuma’ya geldiğine göre, 2 haftadan beri Mekke Medine’de de bu tehlike baş gösterdiğine göre, tamam o da gecikti ama oradan da belliydi adam Kabe’yi kapatıyor. Bu durumda gecikme oldu. Ben niye bunu yanlış söyleyeyim.
Şimdi hükümetin de açıkladığı üzere falan Avrupa’dan gelen yüzde 17’ye tekabül ediyor umreden gelen. Öbürleri yüzde 70-80. Ama umreden gelen de şu fark var. Avrupa’dan gelen gidip Cuma gibi, zemzem, hurma, mevlüt yapmıyor ki. Sayı olarak o taraf fazlaysa da buranın toplumsal-sosyal alanı çok fazla.Taşradan, Anadolu’dan gidip gelenin çok itibarı var. Herkes ziyaret eder. Usul budur. Duasını alır. Hatta hacerül esvede el sürdüyse, yüzüne sürer böyle bu sünnettir. Bir de elini yüzüne sürdüyse, maşallah. Hastalık çoşar yani. Bunlar toplumun gerçekleri. Bunları ben mi düşüneceğim, ben memuruyum bu işin? Ama ben birkaç haftadır konuşuyordum. Resmi durumda cuma tatili bana ait bir görev değil. İlan etsek ‘fitne çıkarıyorsun’ diyebilirler. Şeyden de korktum. “Ne panik yapıyorsun ortalığı bilmem ne, ne uyduruyorsun” falan…"