Sofraların vazgeçilmezi ekmek, 1 Temmuz'dan itibaren daha az tuzlu daha bol kepekli olarak, hijyenik koşullarda satılacak.
Türkiye Fırıncılar Federasyonu Genel Başkanı Halil İbrahim Balcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1 Ocak 2012'de yürürlüğe giren Türk Gıda Kodeksi Ekmek Tebliği'nde, halkı sağlık ve hijyen konusunda yakından ilgilendiren düzenlemeler yapıldığını hatırlattı.
Bu kapsamda, ekmeğin 55 randımanlı un yerine 65 randımanlı undan üretileceğini, kepek oranının daha fazla olacağını, ekmekteki tuz oranının yüzde 1,75'den yüzde 1,50'ye düşürüleceğini belirten Balcı, tüm satış noktalarında tam buğday ekmeğinin bulundurulmasının da mecburi hale getirileceğini söyledi.
Ekmekte B1, B3, B6 gibi insan sağlığı için önemli vitaminler bulunduğuna ve halkın tükettiği enerjinin büyük kısmını ekmekten karşıladığına işaret eden Balcı, şöyle devam etti:
''Bu vitaminler, beyin hücrelerini besleyici ve sinir sistemini düzenleyici rol üstleniyor. Bu vitaminleri almadığımızda beriberi, alzheimer gibi birçok hastalığa yakalanma riski de artıyor. Kepek oranı yüksek ekmeği tüketmemiz durumunda, lifli olduğu için sindirim sistemi daha iyi çalışıyor. Kana geç karıştığı için tokluk hissine daha uzun süre veriyor, diyabet hastaları için önem arzediyor.
Ancak kamuoyunda, 'beyaz ekmek çok kötü tüketilmemesi gerekir en iyisi en güzeli kepekli ekmek' yönünde bir algı oluşmamalı. Mutlaka daha fazla artısı, daha fazla faydası olan kepekli ekmeği, tam buğday ekmeğini tüketmek iyi ama beyaz tabir ettiğimiz ekmekte de çok önemli vitaminler olduğu göz ardı edilmemeli.''
Yeni uygulamayla fırıncıların sabahları market, bakkal önüne ekmek bırakamayacağına işaret eden Balcı, cezai yaptırımları çok fazla olan bu uygulamalara özellikle esnafın dikkat etmesi gerektiğini söyledi.
Bakkal ve marketlerin dışında kasapta, manavda, açıkta, pazar yerinde, arabada ekmek satışının yasaklandığını vurgulayan Balcı, şunları kaydetti:
''1 Temmuz'dan itibaren bakkallar ekmek dolaplarını, vatandaşımızın kolaylıkla elleyemeyeceği yere koymalı. Kaldırımdaki ekmek dolaplarının kesinlikle kalkması gerekiyor. Çünkü ekmeği yalnızca fırınlarda hijyen ve sağlıklı ortamda üretmek yeterli olmuyor. Halkımızın sofrasına ulaştırıncaya kadar bu ortamı muhafaza etmek gerekiyor.''
Halkın sağlığı açısından önemli olan bu düzenlemelere, esnafın hassasiyetle uymasını temenni eden Balcı, ''Esnafımız bugüne kadar halkımızın lehine ne varsa o konuda taşın altına elini koymuştur. Bugün de bundan sonra da böyle olacak, üzerine düşen görevi yapacaktır'' dedi.
Geçiş döneminde fırıncıların bu düzenlemelere riayet etmesinde denetim elemanlarına görev düştüğünü vurgulayan Balcı, yeni düzenlemelere dikkatle uyulması yönünde odalara 3 kez genelge gönderdiklerini kaydetti.
Balcı, ''6 aylık uyum süresi, esnafın kendisini hazırlaması için yeterliydi.Bakkalların ekmek dolaplarını içeri alması, fırıncıların bakkalın önüne ekmek bırakmaması, 65 randımanlı undan ekmek yapılması ve tuzun kısılması için bir süre gerekmiyor. Bu yeterli bir süredir. Bu geçiş döneminde ilk denetimlerde biraz hoşgörülü olduktan sonra cezai işleme fazla gerek kalmadan uygulandığını göreceğiz'' şeklinde konuştu.
Halil İbrahim Balcı, ekmek hamuru hazırlayanlar, satış yapanlar ve ekmeği dağıtanlara, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Fırıncılar Federasyonu'nca verilen hijyen eğitimlerin sürdüğünü bildirdi.
Kurslarda başarılı olanlara sertifika almaya hak kazandığını anlatan Balcı, 4 bin 600 kişinin eğitimden geçirildiğini belirtti.