Bazılarına “boynuna ilmek geçirilmiş” gibi gelen kravat iş yaşamında yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Aralarında Eczacıbaşı’nın da bulunduğu bazı holdingler kravat zorunluluğunu kaldırdı.
Şirketler büyüyüp holdingleştikçe kurumsallaşmanın bir yansıması olarak çalışanların giyimi de ön plana çıkmaya başladı. Birçok holding kıyafet yönetmelikleri yayımladı ve bu yönetmelikler her zaman takım elbise ve kravatla başladı. Bu öyle yaygınlaştı ki siyah takım elbise ve kravatla bir plaza kültürü oluştu. Kadın erkek fark etmez, beyaz gömlek, siyah takım gördünüz mü bilirsiniz ki bir holding çalışanıdır. Ancak plaza insanının siyah-gri kaderi bir değişim içinde. Bu görüntüleri artık geçmişte bırakmaya hazırlanıyoruz. Plazalar yavaş yavaş rahatlıyor. İlk adım ise kravat zorunluluğunun kaldırılmasıyla başlıyor. Kravatsız plaza insanları eminiz daha verimli olacaklar.
Şebnem Turhan’ın Hürriyet’teki haberine göre, Kravat, takım elbise zorunluluğu her holding için farklı. Bir kısmı kravattan kurtulma aşamasında. Bazı holdingler çalışanlarına şöyle kıyafet yönetmeliği uyguluyor:
* Eczacıbaşı Holding: ‘Kravatsız plaza’nın öncülerinden. Kravat takma zorunluluğunu kaldırdı.
* Koç Holding: İş toplantıları dışında çalışanlar kravat takmak zorunda değil.
* Sabancı Holding: Holding’te kravat zorunlu. Özel uygulamalar bulunmuyor.
* Doğuş Holding: Cumaları özgür gün. Holding 2013 yılından beri “Free Friday-Serbest Cuma” uygulamasını gerçekleştiriyor.
* Doğan Holding: Holding’te yaz bir başka geçiyor. Holding çalışanlarına mayıs - eylül arası 5 aylık yaz döneminde her gün ‘serbest cuma.’ Kravat yok, rahat iş kıyafetleri tercih ediliyor. Kış döneminde ise cuma günleri bu özgürlükleri var.
* Anadolu Holding: Tüm yıl boyunca rahat iş kıyafeti / (business casual)* giyilebiliyor. Erkek çalışanlar için kravat zorunluluğu bulunmuyor. Anadolu Grubu’nda cuma günleri, serbest cuma (Free Friday) uygulanıyor. Bu günlerde çalışanlar, diğer çalışma günlerinden farklı olarak, daha rahat kıyafetler tercih edebiliyorlar.
Plazada çalışmak zorluklarla dolu. Kesin hatlarla belirlenmiş hiyerarşik yapı, genellikle açık ofisler ve bilgisayarların doldurduğu masalar. Mekanın yapısının bunalıma sürüklediği plaza çalışanlarının bir de siyah ağırlıklı kıyafetlerle bezenmeleri yaşamlarını daha zor hale getiriyordu. Belki diğer çalışan kesimi için kravatın olmaması pek bir fark yaratmayabilir ama her gün ‘boyun bağı’nı takmak zorunluluğunun kalkması gerçekten holdingler için ‘devrim’ sayılabilecek bir uygulama.
Dünyada ofislerin yapısı da kıyafet tarzı da değişiyor. Özellikle yaratıcılığı teşvik eden işyerlerinde kural yok. Bu hemen akla Google, Facebook gibi dev şirketleri getiriyor. Bambaşka çalışma alanı ve özgür kıyafetler. Bunun çalışanı daha motive ettiği, verimliliğin arttığı ve çok daha katma değerli işler üretildiği bu şirketlerin başarısıyla da ortada.
Plazalarda erkek çalışanların gömlek, üzerine ceket giyilebilecek bir kumaş pantolon; kadın çalışanların ise profesyonel görünüme uygun bir tarzda giyinmeleri.
Kamu çalışanlarında da yönetmelik değişiklikleri oldu. Ancak erkek çalışanlar mutlaka takım elbise ve kravat giymek zorunda. Ama kadınlar pantolonla işe gelebiliyor. Ayrıca başörtüsü de kullanabiliyorlar.