Damadın ailesi Ermeni oldukları duyulmasın diye nikâha karşı çıktı

T24 - Fatih’te kuyumculuk yapan 10 günlük eşi Zekeriya (29) ile birlikte bir otomobilin içinde ağabeyi tarafından başlarından vurularak öldürülen Eczacı Kalfası Soney Vural (26) cinayetinden trajedi çıktı. 1915 olaylarında Müslüman olan damadın ailesi Ermeni oldukları ortaya çıkmasın diye kilise nikâhına karşı çıkmış. Taraf gazetesinden Tuncer Köseoğlu'nun haberine göre, İstanbul kuyumcu kentte dükkânı olan Zekeriya Vural, Soney’in çalıştığı eczaneye ilaç almaya gitti. Aşkın ölüme götürecek kıvılcımı iki gencin içine düştüğünde aylardan ağustostu. Batmanlı Zekeriya Vural Müslüman, Mardinli Soney ise Hıristiyandı. Sıcak bir ağustos gününde iki genç arasında başlayan aşk giderek alevlendi. Gençler bir süre sonra aşklarını ailelerine açtılar. Sonay’ın ailesi din farklılığını öne sürerek bu evliliğe şiddetle karşı çıktı. Ermeni aile, kızlarının bir Müslüman Kürt genciyle evlenmesini istemiyordu. Gençler uzunca bir süre aileleri ikna etmeye çabaladı. Bu çabalar boş çıkınca Zekariya ile Soney birkaç yakın arkadaşına haber vererek Fatih Evlendirme Dairesi’nde gizlice evlendi. Ellerinde aile cüzdanları vardı ama mutlu değillerdi. Nikâhtan kısa bir süre sonra Soney ailesinin baskısına dayanamayarak babasının evine döndü. Zekeriya ise hastalığa yakalanmış, ruh sağlığı bozulmuştu. Yedikule Ermeni Hastanesi’ne kaldırıldı genç adam. Burada birkaç gün kalıp tedavi olduktan sonra müjdeli haber geldi genç adama. Aşık olup evlendiği Sonay’ın ailesi evliliğe rıza göstermişti. O gece ölüme giden yolda Soney ile buluştu ilk önce Zekeriya. Soney’in ağabeyi Gönay ile buluşacaklardı. Fatih’te bir kafede buluştu genç çiftle Soney’in ağabeyi Gönay... Yanında 9 mm çapında bir silahın olduğundan genç çiftin haberi yoktu. Düğünü kilisede yapalım cinayeti Cinayet anında yaşananları yakalanarak getirildiği Asayiş Şube’de şöyle anlattı ağabey: “Zekeriya’yı daha önce tanımadığım için evde yatağımın altında sakladığım ruhsatsız 9 mm çaplı Baretta marka tabancamı yanıma aldım. Yemek yerken düğün konusunu konuştuk. Zekeriya’ya ailemizin kendisinin Müslüman olmasından dolayı bu işe karşı çıktığını, töremizde böyle bir şeyin olmadığını söyledim. Kendisinin Hıristiyan olmak istediğini hatırlatarak, düğünü kilisede yapıp yapmayacağını sordum. Bana kaçamak bir şekilde ‘Hıristiyan olsam mı olmasam mı?’ dedi. Devamında ‘Düğünü kendi aramızda yaparız. Bizim de onurumuz şerefimiz var. Kendi tarafımdan kimseye ‘kilisede düğün yapıyorum’ diyemem’ diyerek, bizi küçültücü kelimeler kullandı. Buna içerledim. Daha sonra restoran kalabalıklaşınca rahat konuşamadığımız için ben de ‘dışarı çıkalım’ dedim. Zekeriya’nın kapı önündeki otomobiline bindik. Çift olarak önde oturmasını uygun gördüm. Zekeriya’ya tekrar bu konu hakkında çözüm üretmesini ve düğünü nasıl yapacaklarını sorduğumda yine aynı cevabı verdi. Ben de ‘Bizim de bir onur şerefimiz var, bizim törelerimizde de düğün kilisede olur. Olacaksa böyle olacak’ dedim. Zekeriya bana sert çıkarak, ‘Sabahtan beri tutturdun bir töreydi, onurdu, şerefti’ diyerek küfür etti. ‘Ben de sinirlendim ve arabayı sağa çektirdim. Bu sırada silahımı çektim ve önce Zekeriya’nın başına sıktım. Soney geriye dönerek donuk donuk baktı. O’nun başına da bir el sıktım.” Biri camide diğeri kilisede Aşkları uğruna hayatlarını kaybeden iki gençten Zekeriya’nın cenazesi Fatih Sümbülefendi Camii’nde kılındıktan sonra toprağa verildi. Samatya’da bulunan Surp Kevork Ermeni Kilisesi’ne getirilen Soney’in cenazesi ise bugün toprağa verilecek. Zekeriya’nın cenazesinde gözyaşı ve törelere isyan vardı. Anne genç yaşında kaybettiği oğlunun tabutuna kapaklanırken baba cinayetin Ermeni ailenin kararı olduğunu iddia etti. Gözyaşının sel olduğu cenaze töreninde cami hınca hınç dolarken yapılan ayrımcılığa lanet okundu. Anne Emine Vural oğlunun tabutuna sarılarak ağıt yaktı. Acılı anne “Sen ölmedin. Kalbimde yaşıyorsun. Tüm hakkım helal olsun. Beni hiç üzmedin. Gözyaşımı dökmedin. En son kapıdan gördüm. Yanaklarımdan öptün. Daha seni göremedim. Boynuma sarılıp sadece bana ağlardı” diye ağladı. Bu arada tabutun üzerine Zekeriya Vural’ın damatlık gömleği de annesinin isteği üzerine tabutun üzerine kondu. Cenazeye Soney Vural’ın akrabası Atronik Yontan da katıldı. Yontan cinayet nedeninin cehalet olduğunu söyleyerek “İki çocuğumuz da birbirini sevmişler, evlenmişler. Dinlerinin farklı olması sorun olmamalıydı. Bize göre de değildi. Ancak Günay, kendi bizden habersiz cinayeti işlemiş, şok olduk” dedi. Sevginin her şeyden üstün olduğunu ve ailelerin bu sevgiye saygı göstermesi gerektiğini söyleyen Yontan “Sevgi her şeyden üstündür. İki kişi birbirini sevdi mi birleşmelidir. Töre diye bir şey söz konusu değildir. İster Türk’le ister Afrikalı ile ister kuzey kutbundan biri ile evlenir. İki kişinin birbirini sevmesinden daha doğal bir şey var mı? İki kişi birbirini sevdi mi aileler anlayış göstermeli. Bu olay patlamadan önce benim haberim yoktu. Hepimiz çok üzgünüz” dedi. ‘Kuzendiler’ iddiası Gazetemize gelen bir iddiaya göre öldürülen iki genç Zekeriya ile Soney kuzendi. Zekeriya’nın ailesi eskiden Ermeniydi. Anadolu’da yaşanan 1915 olaylarından sonra Ermeni tehciri sırasında Zekeriya’nın ailesi Müslüman oldu. Zekeriya aşık olduğu Soney için kilise de nikâh kıymayı önce kabul etti. Fakat Zekeriya’nın ailesi kilisede nikâha Ermeni olduklarının bilinmemesi için şiddetle karşı çıktı.