T24 Ankara
Danıştay 8. Daire, zeytinlik alanlarda maden faaliyeti yürütülebilmesine olanak sağlayan Maden Yönetmeliği hükmünün yürütmesini durdurdu. Yazım aşamasında olan karar, düzenlemenin Zeytincilik Kanunu olarak bilinen, 3573 sayılı kanuna aykırı hükümler içerdiği gerekçesiyle alındı.
Resmi Gazete’de 1 Mart 2022’de yayımlanan düzenleme ile Maden Yönetmeliği’nde kritik bir değişiklik yapıldı. Madencilik faaliyetlerinin tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda zeytin sahası üzerinde maden tesisi açılmasına olanak tanıyan yönetmelik hükmü büyük tepki çekti. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, yönetmeliğin, sonrasında rehabilite edilip eski haline getirilmesi şartını da içerdiğine dikkat çekti ancak tepkiler dinmedi. Düzenlemenin iptali ve yürütmesinin durdurulması için Danıştay’da çok sayıda dava açıldı.
T24’ün aldığı bilgiye göre Danıştay 8. Daire, yönetmelik değişikliği ile ilgili incelemesini tamamladı ve davayı esastan karara bağlayana kadar düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi.
Yazım aşamasında olan kararın, düzenlemenin 3573 sayılı Zeytincilik Kanunu’na aykırı hükümler içerdiği ve kamu yararına aykırı olduğu gerekçesiyle verildiği öğrenildi. Buna göre dava esastan karara bağlanana kadar yönetmelik uygulanamayacak ve zeytin alanlarında madencilik faaliyeti yapılmasına izin verilemeyecek.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın hazırladığı 'Maden Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik' Resmi Gazete'de yayımlandı. Karara göre, "Sonrasında rehabilite edilip eski haline getirilmek" şartıyla zeytinlik alanlar maden faaliyetlerinde kullanılabilecek.
İyi Parti, yönetmeliğinin yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle Danıştay’a başvuru yaptı. Türkiye Barolar Birliği (TBB) de söz konusu düzenlemeye karşı hukuki adım atacaklarını duyurdu.
İyi Parti Yerel Yönetimler Başkanı ve Muğla Milletvekili Metin Ergün, elektrik üretimi için zeytinlik alanlarda madencilik faaliyeti yürütülmesinin önünü açan düzenlemenin iptali için Danıştay'a yaptığı başvuruda, “İptale konu yönetmelik ile zeytincilik faaliyeti yürütülen alanların münhasıran amacı dışında ve özel hukuk tüzel kişilerine kar sağlayacak şekilde tahrip edilmesinin yolu açılmıştır. Bu hususun hem ulusal hem de uluslararası mevzuatta zeytinlik alanların korunmasına yönelik öngörülen gerekleri ihlal ettiği ortadadır” ifadelerine yer verdi.
Türkiye Barolar Birliği de Resmi Gazete’de yayımlanan yönetmeliğin iptali için dava hazırlığının sürdüğünü belirterek” dedi ve şunları söyledi:
“Üzerinde muhtemel tarım faaliyeti de gerçekleştirilen zeytin sahalarının “kamu yararı” gerekçesi ile ömrü doğal olarak sınırlı madencilik faaliyetlerine tercih edilmesi, dünyada yaşanan iklim krizi ve kıtlık tehlikesi de dikkate alındığında akla ve mantığa aykırıdır. Sınırlı kaynak olan kömür için ömürlük zeytinliklerin feda edilmesi, Anayasal güvence altında olan tarım arazileri ile tarım işçilerine zarar verilmesi, 'mülkiyet hakkı'nın, madencilik faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi adı altında müdahaleye açılması, sürdürebilir dünya idealine aykırıdır. Uluslararası yükümlülükler, anayasal güvenceler ve zeytin koruma yasası olarak bilinen kanun hükümleri kapsamında “kamu yararı” ölçütü hiç kuşkusuz zeytin ve zeytincilik faaliyetleri lehine getirilmelidir.”