Danıştay saldırısı davasında müebbet hapis cezasına çarptırılan Osman Yıldırım, "Tarihi Danıştay suikastını aydınlattım ve mensubu olduğum Ergenekon terör örgütünü çökertmiş bulunuyorum" dedi. Osman Yıldırım, Ankara 12.Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Ahmet Zeki Durmuş'a sunduğu "itiraf" niteliğindeki mektupta ilginç iddialarda bulundu. İşte Yıldırım'ın itirafları: Cumhuriyet Gazetesi temsilcilerine saygı duyuyorum Mensubu olduğum Ergenekon örgütü, bilgime başvurmadan fikir ve zikrimi sormadan rızamı almadan, kendi daimi avukatına Danıştay olayını yaptırdıktan sonra, rejim karşıtı radikal kökten dinci azmettirici rolü oynamamı istemiş ve böylesi bir karar almış, bu kararını da uygulatmıştır. Bu kararın kişiliğimle ve fikir ve düşüncelerimle bağdaşmadığı için kabul etmedim. Ancak, Cumhuriyet Gazetesi'ne ve temsilcilerine saygı duymuyorum. Ergenekon görevlendirdi Ergenekon, Cumhuriyet Gazetesi'ne eylem yapma işini bana verdi. Danıştay suikastı işini Alparslan Arslan, Ayhan Parlak, Aykut Mete Şükre'ye verdi. Başbakan'a suikast işini de Atabeyler'e verdi. Alparslan Arslan'dan dolayı Muzaffer Tekin deşifre edilince, yakalanıp serbest bırakıldıktan sonra, aynı satrancın piyonu olan Atabeyler, ihbar edilmek suretiyle AKP Hükümeti'ne sadece gözdağı mesajı verilerek, Atabeyler hedefine ulaşmadan görevinden alı konulmuştur. Neticede Atabeyler beraat ettirilmiştir. Savcı ile cezaevinde görüştüm 2006 Temmuz ayının başı, Ergenekon sanığı ve halen içeride olan Emin Gürses, medyada alenen 80 yaşında Şeyh Salih Kunter ismini telafuz ederek, ‘Alparslan Arslan'ı azmettiren kişi budur' diyerek Alparslan Arslan'a talimat vermiş ve hemen akabinde Arslan savcılığa çıkıp aldığı talimatı yerine getirerek Şeyh Salih Kunter ismini vermiştir. Emin Gürses'in talimatı gereği bu kişi kullanılarak iddianame dini örgüt varmış çerçevesinde hazırlanmış ve Danıştay suikastına fiilen katılmış, Ayhan Parlak ile Aykut Mete Şükre'nin ise hayali din örgütüne yardım etmekten yargılanacaklarını basından öğrenince ve hakkımdaki iddiaları da görünce, büyük bir komplo ile karşı karşıya olduğumu anladığım için soruşturmayı yürüten Savcı Şemsettin Özcan ile cezaevinde görüştüm. 'Yıldırımı susturun’ telefonu Alparslan Arslan ile birlikte Danıştay suikastında aktif rol alan Aykut Mete Şükre, cezaevinde annesini telefonla arıyor ve ‘Acele Muzaffer Tekin'i ara, Osman Yıldırım konuşacak önlem alsınlar' diyor. Aykut Mete Şükre'nin annesi de Muzaffer Tekin'i arıyor, durumu izah ediyor. Muzaffer Tekin de Emin Gürses'i telefonla arıyor, ‘Hocam, şimdi Aykut Mete Şükre'nin annesi beni aradı Osman Yıldırım konuşacakmış' diyor. Emin Gürses de ‘Ankara'ya gidelim, Osman Yıldırım konuşmadan Danıştay dosyasını kapatalım' diyor. İstanbul Emniyet Müdürlüğü de bu ikilinin konuşmalarını dinliyor ve bu ikilinin telefon konuşmaları maddi delil olarak Ergenekon iddianamesinde yer almıştır. Akabinde Alparslan Arslan, cezaevinde babası İdris Arslan'la, Emin Gürses'e mesaj gönderiyor, ‘Osman Yıldırım konuşacak, susturun. Yani infaz edin' diyor. Çocuklarımı havaya uçurmakla tehdit ediyor Ergenekon örgütünü deşifre ettiği için örgüt tarafından cezaevinde olmasına rağmen ölümle tehdit edildiğini belirten OzmanYıldırım, el yazısıyla yazdığı mektubunda şunları söyledi: Ailem tehdit ediliyor "Şehit edilen Sayın Mustafa Yücel Özbilgin ile kamu görevlerini yerine getirdiklerinden dolayı yaralanan saygıdeğer hakimlerimizin kanları yerde kalmasın diyerek ve eğitimlerini idame eden çocuklarıma da vatan haini sıfatını miras bırakmamak için, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiğim bilgilerle tarihi Danıştay suikastını aydınlattım ve mensubu olduğum Ergenekon terör örgütünü çökertmiş bulunuyorum. Ayrıca başka faili meçhul kalmış suikast ve bazı olayları da aydınlatmış bulunuyorum ve bu nedenle Ergenekon terör örgütü ailemi, bu da yetmedi çocuklarımı havaya uçurulmakla tehdit ediyor." Atabeyler kimdir? Aralarında TSK Özel Kuvvetler Komutanlığı’nda görevli 2 yüzbaşı, 2 astsubay ile 2 Emniyet Müdürü’nün de bulunduğu 10 kişi, Ankara Eryaman’daki bir villaya Terörle Mücadele ekipleri tarafından yapılan baskın sonrasında gözaltına alınmıştı. C-4 tipi patlayıcılar ve Glock marka tabanca ile birlikte Başbakan Erdoğaníın evinin krokisinin de ele geçirildiği baskında yakalanan ve kendilerini "Atabeyler" olarak tanımlayan çete üyeleri hakkında, organize suç örgütü kurmak suçundan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava halen sürüyor. Çete, Ergenekon örgütünün alt gruplarından birisi olarak tanımlanıyor.