Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü'nce, darbe girişimine ilişkin TÜRKSAT davasının sivil sanıklarından Aydın Yavuz'un "kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği" gerekçesiyle yaptığı bireysel başvuru, niteliği itibarıyla Genel Kurul tarafından karara bağlanması gerekli görüldüğünden Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu'na sevk edildi.
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesince görülen TÜRKSAT baskını davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle tutuklu yargılanan mühendis Aydın Yavuz, darbe girişimiyle bağlantılı olarak yürütülen soruşturmada uygulanan tutuklama tedbirinin hukuki olmaması, tutukluluğun makul süreyi aşması, soruşturma dosyasına erişimin kısıtlanması ve tutukluluk incelemelerinin duruşmasız olarak yapılması nedenleriyle kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği"ni öne sürerek, Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu.
Başvuruyu, Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü, kabul edilebilirlik ve esas yönünden inceledi.
İkinci Bölümün yaptığı toplantıda, "başvurunun niteliği itibarıyla Genel Kurul tarafından karara bağlanması gerekli görüldüğünden, Anayasa Mahkemesi İç Tüzüğü'nün 28. maddesinin (3) numaralı fıkrası uyarınca Genel Kurula sevki"ne karar verildi.
Anayasa Mahkemesi İç Tüzüğü'nün 28. maddesinin üçüncü fıkrası, "Bölümlerden birinin görülmekte olan bir başvuruya ilişkin olarak vereceği karar, Bölümlerin önceden vermiş olduğu bir kararla çelişecekse ya da konunun niteliği itibarıyla Genel Kurul tarafından karara bağlanması gerekli görülürse ilgili Bölüm dosyadan el çekebilir. Bölüm Başkanı başvuruyu Genel Kurul önüne götürmek üzere Başkana iletir" hükmünü içeriyor.
Bu karar gereğince Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu, bireysel başvuruyu daha sonra ele alacak.
Darbe girişimi sırasında Gölbaşı'ndaki TÜRKSAT yerleşkesine giderek yayınları kesmeye çalıştığı iddia edilen 5'i sivil 16 sanığın yargılanmasına, Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesinde devam ediliyor.
Davanın sivil sanıklarından eski TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Kurumsal Gelişim Başkan Yardımcısı Aydın Yavuz, Keskin F Tipi Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunuyor.
Darbe girişimi gecesi Ankara'ya gelerek, buluştuğu diğer mühendislerle TÜRKSAT yayınlarını kesmek üzere Gölbaşı'na giden ancak yolda yakalanan Yavuz'un, 'FETÖ'nün haberleşme uygulaması olduğu ileri sürülen ByLock'u kullandığı da iddia edilmişti.
Sanık Aydın Yavuz, mahkemedeki savunmasında ise "Akıllı ev yazılımı için Ankara'ya gittik. Darbe girişiminin ardından bir konvoyla Konya yoluna çıktık, karanlık olunca da geri döndük. TÜRKSAT Kavşağında gözaltına alındık" diyerek hakkındaki suçlamaları reddetmişti.