Darbe girişiminin gerçekleştirildiği 15 Temmuz'da Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal başta olmak üzere birçok generalin gözaltına alındığı düğünde yaşananların detayları ortaya çıkmaya devam ediyor. Muharip Hava Kuvveti Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının Moda'daki düğününde bir odanın darbecilerden gelen emirlerin yerine yeni emirlerin verilmesi ve teyit edilmesi için kullanıldığı ve baskının da bu sırada gerçekleştirildiği öğrenildi. Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk, "Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal gibi Muharip Hava Kuvveti Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver de, darbe girişimini düğün sırasında öğrenmişti. Düğün devam ederken, komutanlar bir kenarda çalışıyor oradan emirler veriyorlardı. 4 komutan ise karayoluyla Eskişehir'e gönderiliyordu" dedi. Öztürk, köşesinde "İşte tam böyle bir ortamda, komutanların telefonla talimatlar yağdırdığı, gelişmeleri saniye saniye izlediği odaya ellerinde uzun namlulu silahlarıyla kamuflajlı askerler girdi. Bahçede düğün devam ederken, odada olanlardan davetlilerin haberi bile yoktu. Askerler çok sertti. Kullandıkları lazerli silahın ışığı komutanların alınlarında görünüyordu" bilgisine yer verdi.
Saygı Öztürk'ün Sözcü'nün bugünkü (31 Temmuz 2016) nüshasında yayımlanan yazısı şöyle:
Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) emekliye ayrılacak, bir üst rütbeye yükseltilecek, görev süresi uzatılacak komutanlar belirlendi. Şûra öncesi 149 generalin tutuklanması, bunlarla ilgili yürütülen soruşturmalar, ortaya çıkacak yeni bilgiler, ifadelerde geçecek isimlerle gözaltına alınacak komutan sayısı da artabilir. Kuşkusuz bu sırada tutuklananların da hepsinin “suçlu” olduğu, darbenin içinde yer aldığı söylenemez. Bunlar da soruşturma-kovuşturma aşamasında ortaya çıkacaktır. Komutanların yeni görevlendirmelerinde sürprizler de yaşandı. Bunlardan birisi Korgeneral Mehmet Şanver'in orgeneral rütbesine yükseltilmesine kesin gözüyle bakılmasına rağmen önünün kapatılması oldu. Darbe gecesi, Şanver'in kızının Moda Kulüp'te düğünü vardı. Hava Kuvvetleri Komutanı Abidin Ünal, Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver'in yanı sıra 10 civarında havacı general darbeciler tarafından götürüldü.
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal gibi Muharip Hava Kuvveti Komutanı Korgeneral Mehmet Şanver de, darbe girişimini düğün sırasında öğrenmişti. Düğün devam ederken, komutanlar bir kenarda çalışıyor oradan emirler veriyorlardı. 4 komutan ise karayoluyla Eskişehir'e gönderiliyordu. Artık durum anlaşılmıştı. Komutanlara bir oda gösterildi, darbenin bastırılması emirleri o odadan veriliyor, komutanlar bir yandan üslerden bilgi alıyordu.
Darbecilerin gönderdiği anlaşılan emirler iptal ettiriliyor, yeni emirler telefonla yazdırılıyor, görülüyor, sonra bilinen formata göre gönderiliyor, bunların ulaşıp ulaşmadığı da teyit ettiriliyordu. Oda tam anlamıyla “darbe bastırma karargahı”na dönüşmüştü.
İşte tam böyle bir ortamda, komutanların telefonla talimatlar yağdırdığı, gelişmeleri saniye saniye izlediği odaya ellerinde uzun namlulu silahlarıyla kamuflajlı askerler girdi. Bahçede düğün devam ederken, odada olanlardan davetlilerin haberi bile yoktu. Askerler çok sertti. Kullandıkları lazerli silahın ışığı komutanların alınlarında görünüyordu.
Darbe girişimi olduğunu düğünde bulunanlar da biliyordu bilmesine ama bulundukları Moda Kulüp'ün bir odasında yaşananlardan habersizlerdi. Komutanlar helikoptere bindirilip götürüldüğünde, düğünde bulunanlardan ise sadece gelin, damat ve gelinin annesinin araca binip ayrılmasına izin verdiler. Herkes ellerindeki cep telefonlarının internet sayfasına girip darbe girişimiyle ilgili haberleri okuyor, fotoğraflara bakıyordu.
Kendilerine karşı darbe yapılan komutanlar, kaçırılıncaya kadar yapacaklarını yapmış, Hava Kuvvetleri'nin büyük bir bölümüne hakim olmuşlardı. Tüm emirler yerine ulaştırılmıştı. Akıncı Hava Üssü'ne ise bir türlü hakim olunamıyordu. Uçakların kalkış-inişlerini durdurmak için başvurulan yöntemlerden birisi pistlerin bombalanmasıydı. Eskişehir'den gelen uçaklar pisti bombalayınca Akıncıların akınları önlenmiş, darbecilere darbe indirilmişti. Komutanlar helikoptere bindirilip kaçırılıyordu ama onlar verdikleri emirlerin yerine getirileceğinden emin olmanın huzuru içindeydi.
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda Donanma Komutanı gibi Hava Kuvvetleri'nde de Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanı geleceğin kuvvet komutanı demektir. Teamüller böyledir. Muharip Hava Kuvvet Komutanlığı yapanların da orgeneral olmasına kesin gözüyle bakılır. Hele hele Mehmet Şanver gibi 2004 yılında tuğgeneralliğe, 2008 yılında tümgeneralliğe, 2012'de korgeneralliğe hep birinci sıradan seçilen birisinin getirilmesi de asla sürpriz sayılmazdı. Yalnız bu olay için demiyorum terfilerde de siyasetin etkisi oluyor.
Hava Kuvvetleri'nde orgeneralliğe getirilen Hasan Küçükakyüz ise 2008 yılında 5. olan son sıradan tümgeneralliğe, 2012 yılında da Şanver'in ardından ikinci sırada korgeneralliğe yükseltilmişti. Şanver, kurmay başkanlığı, harekat başkanlığı, üs komutanlığı görevlerinde bulunmasına rağmen yeni komutanın daha çok eğitim ve denetleme dairelerinde görev yaptığı, üs komutanlığı yerine Kütahya Er Eğitim Tugay Komutanlığı görevinde bulunduğunu öğreniyoruz.
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne “Balyoz”la, “Ergenekon”la büyük darbeler indirilmişti. Cezaevindeki arkadaşlarını ziyaretten çekindikleri dönemde, Mehmet Şanver'in Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanlığı döneminde askerleri ziyaret ettiğini anlattılar. Açıkçası, onun orgeneral yapılmasına da kesin gözüyle baktılar. Ancak Şanver, Harp Akademileri Komutanı oldu. Onu yakından tanıyanlar, “Bizim bildiğimiz Mehmet Şanver bu durumu onur meselesi yapar ve emekliliğini isteyebilir. Şu günlerde yeni istifalar olması da sürpriz sayılmaz” diyor.