Darülaceze'de Ramazan burukluğu İSTANBUL (A.A)

-Darülaceze'de Ramazan burukluğu İSTANBUL (A.A) - 25.08.2011 - Darülaceze sakinleri, Ramazan Bayramı'nda en çok aileleriyle birlikte olmayı istiyor. Darülaceze sakinlerinden 66 yaşındaki Leman Bulut, yalnız yaşadığı evin kirasını veremediği için ev sahibi tarafından eşyasıyla birlikte dışarı atıldığını ve 11 ay önce de komşularının yardımıyla Darülaceze'ye getirildiğini söyledi. Adana'da şoförlük yapan oğlunu ve torunlarını çok özlediğini ifade eden Bulut, ''İzin veriyorlar ama maddi durumum müsait olmadığı için gidip göremiyorum. Onları çok seviyorum'' diye konuştu. Darülaceze'de kalanlarla birlikte vakit geçirdiklerini, buradan çok memnun olduğunu ifade eden Bulut, ''Yemeğimiz, yatacak yerimiz var. Allah'a dua ediyorum, Kur'an okuyorum, namaz kılıyorum. Ramazan Bayramı'nda en çok evi arzu ediyorum. Bir hayırsever çıksa da beni anne olarak kabul etse diye dua ediyorum. 'Bir kahvenin 40 yıl hatırı var' derler. Kahve içsem yeter bana'' diye konuştu.  Bulut, hiçbir gelirinin olmadığını, bazen canının dondurma ya da başka bir şey istediğini ifade ederek, ''Nefis bu. Halbuki dışarda hiçbir şeye imrenmedim, canım hiçbir şey istemiyordu. Demek ki istenebiliyormuş. Bana iyi kötü bir aylık bağlasınlar. Büyüklerden rica ediyorum'' dedi.  -''Ziyaretler bizi mutlu ediyor''- Darülaceze sakinlerinden görme engelli Necla Pektaş da ramazan ayının iyi geçtiğini, sahura kalktıklarını ve çok memnun olduklarını söyledi. Ailesiyle birlikte olduğu günleri de hatırladığını ifade eden Pektaş, ''Hiçbir sorunumuz yok. Buradan memnunuz'' diye konuştu. Sakinlerden Meliha Çeper ise kendi isteğiyle Darülaceze'ye geldiğini ve burada da çok mutlu olduğunu söyledi.  Buraya yapılan ziyaretlerin kendilerini mutlu ettiğini belirten Çeper, 80 yaşına girdiğini ve bugüne kadar hiç orucunu yememesine karşın bu sene yüksek tansiyon nedeniyle oruç tutamadığını ifade etti.  Çeper, ''Ramazanda en çok insan evini özlüyor ama artık bunlar mazi. Seneler geçti, nereden bulacağız? Burada iş yerimiz var. Orada 3 saat örgü örüyorum. Saatler geçiyor. Bir şikayetimiz yok'' diye konuştu. Bayram Sütay da Darülaceze'de en çok dostlarını özlediğini söyledi. Osman Denizeri de ramazanın keyfini burada kalan dostlarıyla beraber yaşadığını ifade ederek, ''Bazen tatlı, bazen acı hayatımızı sürdürüyoruz. Ancak Ramazan Bayramı'nda insanın kendi ailesiyle olması daha başka. Çoluk çocukla oturup yemek daha iyi'' dedi.