İlahiyatçı Yaşar Nuri Öztürk, teoriyi ilk olarak bir Müslüman bilim adamının ortaya attığını söyledi, Süleyman Ateş ise “Evrim geçirdik ama maymundan gelmedik” dedi. TÜBİTAK’ın Bilim ve Teknik dergisinin ‘Darwin’ kapağını baskı aşamasında değiştirmesi, iki yüz yıldır tartışılan evrim teorisini yeniden gündeme taşıdı. İslamiyet’te evrimin yeri de tartışmaya açıldı. İşte iki ünlü ilahiyatçımızın Darwin ve evrim teorisiyle ilgili görüşleri... ‘Hurmadan geldik’ Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk: Sözüm ona sansürü Müslümanlık adına yapıyorlar. Halbuki Darwin, evrim tezini ünlü Müslüman filozof İbn Miskeveyh’ten çaldı. Evrim teorisi Batı’nın değil Müslümanlarındır. 940-1030 yılları arasında İran’da yaşayan İbn Miskeveyh, ’El-Fevzü’l-Asgar’ adlı ölümsüz eserinde evrimleşmeyi, Darwin’den tam 850 yıl önce incelemiş ve onun vardığı sonuçlara daha o zaman varmıştır. Miskeveyh’e göre, yüksek alemden inen nefs (ruh) çeşitli dünya varlıklarında kendini göstere göstere tekamül etmiş, nihayet insanlık mertebesine gelmiştir. Bu süreçte, hayat eserini ilk kabul eden varlık bitkidir. Aşağı düzeyinde bitki tohumsuz ürer. Otlar gibi... Nihayet evrim, üzüm ve hurma ağacına ulaşır. Bitkiler alemi, hurma ile tekamülünün son sınırına varmış olur. Hurmada artık hayvan özelliği belirmeye başlamıştır. Hurma, bitkinin son, hayvanın ilk mertebesidir. Hayvanlar aleminde ilk mertebe, kısmen hareket edebilen, sadece dokunma duyusu bulunan sedef ve salyangoz gibi hayvanlardır. Evrimleşme, köstebek ve benzeri 4 duyu sahibi hayvanlarla devam edip 5 duyu sahibi, terbiye edilebilir hayvanlara ulaşır. Bu mertebede at ve şahin tipiktir. Evrimleşmenin insanlık mertebesine bağlanma noktasında maymunlar ve benzeri gelişmiş hayvanlar görülür. ‘Kuran’da evrim var’ Prof. Dr. Süleyman Ateş: Darwin’e karşıyım ama bilimde sansür olmaz. Kuran’a göre insan bir evrim geçirmiştir. Ama Darwin’in dediğin gibi insan maymundan gelmiş değildir. Kuran’da insanın henüz halife olmazdan önce, yani yeryüzünde Allah’ın temsilcisi olmazdan önce barbar, kan dökücü bir canavar gibi olduğu söyleniyor. Ama akıl potansiyeliyle insan olgunlaşıyor ve yeryüzündeki varlıklara hakim olacak duruma geliyor. Bu Allah’ın bir lütfu sayesinde oluyor. Bakara suresinin ayetlerinde buna işaret edilmektedir. İnsan suresinde ise ” İnsan kendisinin hiç anılmadığı uzun zamandan geçmedi mi “ diye buyurulmaktadır. Yani insan daha insan değildi ama insan olma yönüne yönlendirilmişti.