Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, kamu kaynakları ile yapılan yol, köprü, okul, üniversite, baraj ve kamu binalarına yaşayan siyasilerin ismini vermenin “prestij yolsuzluğu” olduğunu ifade etti.
"Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde en küçük belediyeden cumhurbaşkanlığı makamına kadar her düzeye sirayet etmiş böylesi kibirli, egoist ve ben-merkezci bir yaklaşım söz konusu değildir. Devlet adamlarının kendilerinin ya da yakınlarının bağışları ile kurulan bazı akademik kürsüler ya da bazı havaalanlarına münhasır ve münferit istisnai uygulamalar hariç hiçbir demokratik ülkede yaşayan siyasileri bırakın vefat etmiş olanların dahi isimleri verilmez" diye konuşan ve bu kavramı ilk kez kullandığını ifade eden Davutoğlu, “Siyasi ahlak ile ilgili herkesi bu kavram etrafında tartışmaya davet ediyorum” dedi.
Davutoğlu, partisinin Adana İl Kongresi’nde bir konuşma yaptı.
Konuşmasında gündemdeki konuları değerlendiren Davutoğlu, Sağlık Bakanlığı ve Bakan Koca tarafından açıklanan yeni tip Koronavirüs rakamlarının gerçeği yansıtmadığını ifade etti.
“İktidarın koronavirüs'le mücadele konusundaki lakaytlığını, ciddiyetsizliğini görüyorsunuz. Uzunca bir süredir, her akşam düzmece bazı rakamlar açıklamaktan başka Koronavirüs'le ilgili hiçbir gündemleri yok” diyen Davutoğlu şöyle devam etti:
"İllere yönelik, sektörlere yönelik, yaşa yönelik hiçbir ayrıt edici politikaları yok. Hiçbir önlem almadıkları gibi milletimizin kendi önlemini almasını sağlayacak gerçek rakamları vermekten de kaçıyorlar. Sağlık Bakanı her akşam Koronavirüs nedeniyle hastalanan ve hayatını kaybeden vatandaşlarımıza ilişkin rakamlar açıklıyor.Öncelikle vefat eden tüm vatandaşlarımıza rahmet, hastalarımıza şifa, ailelerine sabır ve metanet diliyorum. Hükümet bu konuda çok yanlış bir politika izliyor. Gerçek rakamların verilmemesi dolayısıyla ülkemizin durumunun ne olduğunu hiçbirimiz bilmiyoruz. Aranızda Sağlık Bakanlığının açıkladığı rakamların doğru olduğunu, gerçek durumumuzu yansıttığını düşünen var mı?"
Gerçek virüs sayılarının hükûmetin açıkladığı sayıların üzerinde olduğunu belirten Davutoğlu, “Açıklama yapan bakanlık da inandırıcı olmadığının farkında. Daha iki gün önce Sağlıkla ilgili birçok sivil toplum kuruluşu ortak bir bildiri yayınlayarak kelimenin tam anlamı ile alarm verdiler. Artık tükeniyoruz, yorulduk, bizi duyun dediler. Tek dertleri hangi rakamı açıklarsak zaten çamura saplanmış ekonomi daha da batağa sürüklenmez. Tek dertleri, ne yaparsak artık çuvala sığmayan mızrağı biraz daha saklamayı başarırız. Sağlık Bakanlığı’nı biran önce gerçek rakamları paylaşmaya, vaka ve ölüm sayıları üzerinde sır perdesini aralamaya, hükûmeti de il, bölge ve yaş eksenli ayrıntılı bir strateji geliştirmeye davet ediyorum. Sağlık bakanlığı sağlık çalışanlarının hukuklarını korumaktan bile aciz” dedi.
Davutoğlu, kamu kaynakları ile yapılan yol, köprü, okul, üniversite, baraj ve kamu binalarına yaşayan siyasilerin ismini vermenin “prestij yolsuzluğu” olduğunu ifade ederek, “Siyasi ahlak ile ilgili herkesi bu kavram etrafında tartışmaya davet ediyorum” dedi.
Davutoğlu şöyle devam etti:
"Kast ettiği şeyin açıktır; kamunun ortak mülkiyeti olan kamu kaynakları kişilerin isimlerinin, şanlarının ve şöhretlerinin yaşatılması için kullanılamaz. Eğer başbakanlık dönemimde engellenmemiş olsaydım bu hükmü siyasi etik yasasına koyacaktım. Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde en küçük belediyeden cumhurbaşkanlığı makamına kadar her düzeye sirayet etmiş böylesi kibirli, egoist ve ben-merkezci bir yaklaşım söz konusu değildir. Devlet adamlarının kendilerinin ya da yakınlarının bağışları ile kurulan bazı akademik kürsüler ya da bazı havaalanlarına münhasır ve münferit istisnai uygulamalar hariç hiçbir demokratik ülkede yaşayan siyasileri bırakın vefat etmiş olanların dahi isimleri verilmez."
Gelecek Partisi resmen kurulalı dokuz ay olduğunu belirten Davutoğlu, partisine karşı uygulandığını ifade ettiği medya ambargosuna bir kez daha tepki gösterdi. "Çabanız boşunadır, pandemi şartları imkân verdiği ölçüde adım adım vatan sathını dolaşarak milletimiz ile buluşacak ve bu ambargoları kırarak milletimize sesimizi ulaştıracağız" diyen Davutoğlu, sözlerinin devamında şunları kaydetti:Siyasette esas olan medyada görünmek değil, milletin kalbine girebilmektir. Öncelikle bu noktaya gelmemizde katkısı olan sizlere, bütün kardeşlerimize teşekkür ediyorum.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın Koronavirüs sürecindeki stratejisini de eleştiren Davutoğlu, "Bize göre; okulların açılmasına ilişkin temel strateji şu olmalıdır" diyerek şunları sıraladı:
"Vaka sayısı veya yoğunluğuna göre somut bir kriter ortaya konmalı ve o kritere göre okulların açılıp açılmayacağına karar verilmelidir. Salgının kontrol altında olduğu her yerde en azından belirli sınıf ve yaş düzeylerinde okullar açılmalıdır. Salgının kontrol altında olduğu yerlerde veyahut hiçbir vaka olmayan bir yöremizde eğitim-öğretime ara vermenin makul bir gerekçesi yoktur. Çalışan anne ve babaların ihtiyaçları göz önüne alınarak esnek politikalar benimsenmelidir.Yeni okula başlayacak çocuklara ilişkin özel politikalar geliştirilmelidir.
Okula başlayacak ve yeni bir öğretmenle tanışacak olan birinci sınıf çocuklarının psikolojileri dikkate alınarak uygun çözümler üretilmelidir. Bu kapsamda okulların temizlik ve hijyen malzemesi ihtiyaçları sağlanmalı ve temizlik personeli artırılmalıdır. Özellikle dezavantajlı çocukların pandemi dolayısıyla oluşan kayıplarının telafi edilmesi ve okul ihtiyacının karşılanması için ek tedbirler alınmalıdır. Yoksul aile çocuklarının uzaktan eğitimlerinin aksamaması için ücretsiz tablet veya bilgisayar verilmelidir. "