Yeni Şafak Gazetesi Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi, "Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun muhalefet partilerine Anayasa ve Meclis İç Tüzüğü'nü değiştirmek üzere ortak komisyon kurulması teklifiyle gideceğini" söyledi. Selvi, "Davutoğlu'nun Meclis'in daha az sayıda milletvekilinin katılımı ile yasa çıkarabilmesinin önünü açacak bir teklifi muhalefet partilerine önereceğini" ifade etti.
"AKP'nin yeni anayasa önerisinde başkanlık sisteminin de yer alacağını belirten Selvi, "Böylece hem başkanlık sistemi istiyor mu tartışmaları geride kalacak hem de AK Parti'nin nasıl bir Başkanlık Sistemi istediği ortaya çıkacak. Elbette ki bu, 'Demokratik Başkanlık sistemi' olacak. Denge ve fren sistemi ile güçlerin dağılımı net bir şekilde ortaya konulacak" dedi.
Selvi'nin Yeni Şafak'ta "Başbakan’ın muhalefet açılımı" başlığıyla yayımlanan (17 Kasım 2015) yazısı şöyle:
Başbakan dün milletvekilleriyle bir araya geldi. Burada yeni dönemin ipuçları sayılabilecek önemli mesajlar verdi. Milletvekilleri bugün yemin ederek görevlerine başlayacaklar. Böylece Anayasa gereği kurulmuş olan seçim hükümetinin görev süresi sona erecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan'ı yeni hükümetin kuruluşuyla ilgili görevlendirecek. En geç 48 saat içerisinde yeni hükümetin kurulması bekleniyor. Hükümet güvenoyu aldıktan sonra Başbakan Davutoğlu, muhalefet liderlerinden randevu alarak görüşecek. Davutoğlu, böylece “Muhalefet açılımı” diyebileceğimiz önemli bir adımı atmış olacak. 7 Haziran'dan kalma alışkanlıkla, “Mister no Bahçeli” Başbakan'ın görüşme talebine hayır der mi orası bilinmez ama Davutoğlu'nun bu yaklaşımı aynı zamanda yeni dönemin siyaset tarzı açısından önemli ipuçlarını taşıyor. Türkiye, 2013 yılı Mayıs ayından bu yana Gezi olaylarıyla girdiği çalkantılı süreçten bir türlü çıkamamıştı. Başbakan, Gezi parantezinin kapanması ve Türkiye'nin kısa vadede 4 yılının orta vadede ise 2023'e kadar olan 8 yıllık zamanın iyi yönetilmesi çabasında. AK Parti'nin milletvekili sayısı anayasa değişikliği hariç, yasa çıkarmaya yetiyor. Ama Davutoğlu bu sürecin muhalefetle işbirliği yaparak şekillendirmekten yana. Bunun için muhalefet partileriyle diyaloğa çok büyük önem veriyor. Başbakan 1 Kasım gecesi AK Parti balkonundan yaptığı konuşmada yeni dönemin ipuçlarını vermişti. AK Parti 1 Kasım seçimleri ile daha önce Türk siyasetinde olmayan bir şeyi başardı. DP'den AP'ye ANAP'tan AK Parti'ye uzanan çizgide tek başına iktidar olan kitle partileri, seçim kaybetmeye başladığı zaman partileri eriyor ve bir daha eski gücüne kavuşup, tek başına iktidar olamıyorlar. 7 Haziran'da kaybeden AK Parti, 5 ay sonra yapılan seçimde tekrar eski gücüne kavuştu. Ama yeni dönem AK Parti'ye çok önemli yükümlülükler yükledi. Başbakan bunun farkında. Yeni döneme yeni siyaset dili gerekiyor. Yeni dönemin siyaset dili, uzlaşma ve diyaloğa dayalı olacak. Milletimiz gerginlik ve kutuplaşmayı istemiyor. Hatta kutuplaşma iç barışımızı tehlikeye attığı için, Irak'ta ve Suriye'de yaşanan iç savaş örneklerinden etkilenerek, korkuya, kaygıya ve endişeye kapılıyor. 7 Haziran ile 1 Kasım arasında geçen süre AK Parti açısından da bir laboratuvar oldu. AK Parti, Türkiye fotoğrafındaki tüm renkleri ve fay hatlarını gördü. Bunlar harekete geçtiğinde nelere mal olduğunu fark etti. Onun için yeni dönemde Başbakan'ın önceliği, ”Ekonomik ve siyasi olarak yeni Türkiye projesi” olacak. Başbakan, muhalefet liderleriyle görüşmesinde 4 başlıkta destek talep edecek. 1-Bütçe için destek talep edecek Meclis'te başta Plan ve Bütçe Komisyonu olmak üzere esas komisyonların bir an önce kurularak, 2016 yılı bütçesinin çıkarılması gerekiyor. Maliye Bakanlığı 2016 bütçesini 16 Ekim tarihinde Meclise sunmuştu. Ancak Meclis seçim tatilinde olduğu için bütçeyi görüşemedi. İktidar ve muhalefet uzlaştığı takdirde Meclis iki kez çalıştırılmaz, bütçe revize edilir ve böylece 2016 bütçesi yeni yıla yetiştirilebilir. 2-Meclis İç Tüzüğü'nde değişiklik AK Parti, Meclis İç Tüzüğü'nü değiştirmek istiyor. Hemen muhalefetin söz hakkı kısıtlanacak diye bakmayın. Muhalefetin söz hakkı azaltılmasın, arttırılsın ama aynı zaman da Meclis hızlı çalışsın. AK Parti buna neden ihtiyaç hissediyor? Yeni dönemde hızlı bir reform sürecine girmek istiyor. Bunun için Meclis'in hızlı çalışmasına ihtiyaç var. Peki bu nasıl başarılacak? Başbakan muhalefet partilerine Meclis İç Tüzüğü'nü değiştirmek üzere ortak komisyon kurulması teklifiyle gidecek. Başbakan nasıl bir öneriyle gidecek? 1-Toplantı yeter sayısı değiştirilsin Meclis, daha az sayıda milletvekilinin katılımı ile toplanıp, çalışmalarını sürdürebilsin. Anayasa ve Meclis İç Tüzüğü'ne göre 184 milletvekili olmadan Meclis toplanamıyor, salt çoğunluk olmadan karar alınamıyor. Sık sık yoklama istendiği için, sabahlara kadar süren oturumlara rağmen yasalar güçlükle çıkarılıyor. 2-Meclis TV 24 saat çalışsın Muhalefetin konuşması kısıtlanmasın. Gerekirse Pazartesi, Salı ve Çarşamba günü denetim gün olsun. Muhalefet konuşsun. Perşembe ve Cuma günü ise kanun çıkarılsın. Muhalefet konuşsun, iktidar yasa çıkarsın. Yani, kazan kazan durumu. 3-Seçim vaatleri AK Parti de dahil olmak üzere partiler 1 Kasım'da seçmene vaatlerde bulundu. AK Parti ilk 3 aylık zaman diliminde bu vaatlerin yerine getirilmesini hedefliyor. Başbakan muhalefet liderlerine, seçim vaatlerinde hangilerinin öncelikle yerine getirilmesini istediklerini soracak, mümkünse uzlaşma içerisinde çıkarılmasını önerecek. Muhalefete seçim vaatleri için ortak komisyon kurulmasını teklif edecek. 4-Anayasa Başbakan, muhalefet liderlerine, TBMM İç Tüzüğü ve vaatler konusunda ortak komisyon kurulmasını teklif edecek. Bunlar olumlu karşılık bulursa iki komisyon çalışmalarını tamamladıktan sonra yeni anayasa için ortak komisyon kurulmasını teklif edecek. Muhalefet, ortak komisyon kurulmasını kabul etmezse, AK Parti tek başına yapabileceği işlerle ilgili yeni bir takvim belirleyip çalışmalara başlayacak. Bu arada AK Parti, yeni anayasanın hazırlanması için bir komisyon kuracak. AK Parti daha önce Ergun Özbudun başkanlığındaki bir heyete anayasa çalışması yaptırmıştı. Ayrıca TBMM'de oluşturulan uzlaşma komisyonu için de ayrı bir heyet çalışmıştı. AK Parti bu dönemde yeni bir Anayasa Komisyonu kuracak. Partideki hukukçularla birlikte anayasa hukukçusu olan akademisyenlerden de yararlanılacak. Böylece hem kamuoyunun yeni anayasa talebi karşılanmış olacak hem de AK Parti'nin yeni anayasa önerisi ortaya çıkacak. Başbakan Davutoğlu, 1 Kasım gecesi balkonda yaptığı konuşmada yeni anayasadan söz etmişti. AK Parti'nin yeni anayasa önerisinde başkanlık sistemi de yer alacak. Böylece hem başkanlık sistemi istiyor mu tartışmaları geride kalacak hem de AK Parti'nin nasıl bir Başkanlık Sistemi istediği ortaya çıkacak. Elbette ki bu, “Demokratik Başkanlık sistemi” olacak. Denge ve fren sistemi ile güçlerin dağılımı net bir şekilde ortaya konulacak. Söz bitti artık yeni Türkiye'yi inşa zamanı…