Davutoğlu'ndan direnişlerinin 13. günündeki Kemerköy sakinlerine ziyaret: Bu ülkeyi imar rantına teslim etmeyeceğiz

Davutoğlu'ndan direnişlerinin 13. günündeki Kemerköy sakinlerine ziyaret: Bu ülkeyi imar rantına teslim etmeyeceğiz

İstanbul’da, Demirören Grubu’nun kredi borçlarına karşılık Ziraat Bankası’na geçen Göktürk Mahallesi’ndeki Kemerköy Sitesi’nin yeşil alanına Emlak Konut GYO’nun inşa edeceği projeye karşı bölge halkının protesto eylemleri 13'üncü gününde de devam etti. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, eşi Sare Davutoğlu ile birlikte bölgeye giderek mahalleliye destek verdi. Davutoğlu, "Bu ülkeyi imar rantına teslim etmeyeceğiz. Onların küçük çıkarları için ülkemizin, yeşilini, doğasını yok edilmesine izin vermeyeceğiz. Sonuna kadar yanınızdayız. Ne gerekiyorsa yapacağız yeşilimizi ve ülkemizi imar rantlarına asla bırakmayacağız" dedi.    

Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ’nin, Demirören Grubu’nun borçlarına karşılık Ziraat Bankası’na devredilen Göktürk Mahallesi’ndeki 224 bin metrekarelik arazideki inşaat çalışması sürüyor. Araziye konut inşa edilmesine karşı direniş başlatan mahalleli, itirazlarını bugün de sürdürdü. Site önünde bir araya gelen mahalleliye Eski Başbakan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve eşi Dr. Sare Davutoğlu da destek verdi. Davutoğlu çifti, Kemerköy sakinlerinin direniş çadırını ziyaret etti.

"10 milyon insan bir hafta kaderine terk edilecek eğer burası yıkılırsa"

Bölge sakinlerinden, Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Pınar Beard, Ahmet Davutoğlu ve eşi Dr. Sare Davutoğlu'na bilgi verdi. "İstanbul’un tek sıçrama noktası burası tek. 10 milyon insan bir hafta kaderine terk edilecek eğer burası yıkılırsa" diyen Beard şunları söyledi:

"Buralar, 200 bin metrekare İstanbul’un Avrupa Yakası'nın tek sıçrama noktası var. Bakın biz depremle profesyoneliz en düşük beklenen deprem 7 ila 7.2, yıkılmasını beklediğimiz bina sayısı 70 ile 90 bin arası. Biz AKUT olarak 'İyi ki burası var' diyorduk. Bütün sara hastaneleri, kurtarmalar, üçüncü köprü ve yeni havalimanı. Burası her yerin sıçrama alanı. Alibeyköy gibi deprem açısından kabus bir yer var. Deniz kıyıları hepsi gidecek başkanım. Birinci ve ikinci köprüler kullanılamayacak. İstanbul’un Avrupa yakası 10 milyon. Ekmeği, suyu, sara hastaneleri ilk kurulacağı yeri burası ve canlı çıkardığımız halkı burada tedavi edeceğiz. Biz bunu Gölcükte, İzmit’te hepsini yaşadık biliyoruz. Rakamlar bu. Biliyoruz, bilim konuşuyor efendim. Önümüzde üç-beş sene var. Yani buranın yeşili mühim, doğası mühim, İstanbul için mühim. İstanbul’un tek sıçrama noktası burası tek. 10 milyon insan bir hafta kaderine terk edilecek eğer burası yıkılırsa. Burası açık kalırsa burası kurtaracak 10 milyon insanı. Sara hastaneleri buraya kurulacak, gıdalar buraya gelecek size bunu bildirmek istedim."  

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da "Bu ülkeyi imar rantına teslim etmeyeceğiz. Onların küçük çıkarları için ülkemizin, yeşilini, doğasını yok edilmesine izin vermeyeceğiz" diyerek, şunları söyledi:

"Onların küçük çıkarları için ülkemizin, yeşilini, doğasını yok edilmesine izin vermeyeceğiz"

Hakkımızın, hukukumuzun takipçileri hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Sizlere teşekkür borcumuz var, o teşekkür borcu için bugün buradayız. Komşunuz olarak da teşekkür ediyorum. Her şeyden önce Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı yürütmüş, devlet görevlerini ifa etmiş bir kardeşiniz, dostunuz olarak ülkemizde yeşil alanın koruması yönünde verdiğiniz mücadele için teşekkür ediyorum. Bu mücadele, Göktürk ve İstanbul’la sınırlı değil bütün Türkiye'de verilmesi gereken bir mücadele. Hatırlayacaksınız; Başbakanlığımın son günlerinde Türkiye genelinde imar rantının karşısında ve yeşili koruyacak bir çaba içerisindeydim. O zaman bundan rahatsız olan imar rantiyesi, faiz rantiyesi hep beraber bunu engellemeye çalıştılar. İşte son yıllarda Türkiye’nin hemen her yerinde betonlaşma, imar rantı, bu rantlar üzerinden bir an önce zenginleşenleri görünce bir kez daha söylüyorum bu betonlaşma ve imar rantına karşı mücadele eden kim olursa olsun ister İstanbul’da, Göktürk’te ister Hakkâri’de ister Artvin’de ister Muğla’da hep beraber omuz omuza bu mücadeleyi vermemiz lazım. Bu ülkeyi imar rantına teslim etmeyeceğiz. Onların küçük çıkarları için ülkemizin, yeşilini, doğasını yok edilmesine izin vermeyeceğiz.

"Ne gerekiyorsa yapacağız yeşilimizi ve ülkemizi imar rantlarına asla bırakmayacağız"

Göktürk, yeşilin göründüğü bölgelerden birisi. Gülseren Onanç hanımla her sürecinde konuştuk görüştük. Burada hem Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı hem İstanbullu hem bir komşunuz olarak yanınızdayız. Bizim sesimiz olduğunuz için hepinize teşekkür ediyorum. Bütün bu yeşili yok etmenin arkasındaki hukuksuzluğu, rant kavgasını hepimiz biliyoruz. 31 Ekim sabahı aslında sizlerle olmak istiyordum ama bir televizyon programına yetişmem gerekiyordu, zaten o televizyon programında da bahsettim. O günden bugüne İstanbul’a yeni geldim. Sare hanıma da söyledim, 'İlk fırsatta gidip, komşularımızın yanında olmamız gerekiyor' dedim. Sonuna kadar yanınızdayız. Ne gerekiyorsa yapacağız yeşilimizi ve ülkemizi imar rantlarına asla bırakmayacağız."