Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, AKP Grup Başkanvekili Numan Kurtulmuş'un işsizlik sorununa ilişkin 'gençler iş beğenmiyor' sözlerine tepki gösterdi. Davutoğlu, Kurtulmuş'un HAS Parti Genel Başkanı olduğu dönemi hatırlatarak, "Ekonomik kalkınmamızın en iyi olduğu yıllarda en ağır hakaretleri yapıp 'Harun gibi geldiler, Karun gibi gidiyorlar' diyen Numan bey, şimdi Karun'laşan bir sistemin savunucusu olarak, sokaktaki Harun durumundaki garibin karşısına geçip bu sözleri sarf edebiliyor" dedi.
Ahmet Davutoğlu, FOX TV'de yayımlanan 'İlker Karagöz ile Çalar Saat' programına katılarak ekonomi politikaları, asgari ücret ve işsizlik sorunu hakkında değerlendirmelerde bulundu.
AKP Grup Başkanvekili Kurtulmuş; Trabzon'da, Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde düzenlenen 'Gençlik Buluşması'nda TÜİK'in yüzde 11,2 olarak açıkladığı işsizlik oranlarına ilişkin yaptığı değerlendirmede "Bir işsizlik meselesi var. Biraz da iş beğenmemezlik meselesi var. Bizim hedefimiz insanlarımızın hele ki gençlerimizin makul bir süre içerisinde istihdama kavuştukları makul bir sürenin ortaya koyulmasıdır" ifadelerini kullanmıştı.
Döviz kurundaki yükselişe ilişkin Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Ekonomik kurtuluş savaşı veriyoruz' sözlerine değinen Davutoğlu, "Saray'da oturanlara, AK Parti'nin genel merkezinde oturanlara, 4-5 maaş alanlara hayat kolay. Peki sokakta olanlara? Sabah çocuğunu okula gönderirken 5-10 lira harçlık veremeyenlere? Simit çayın 5-6 lira olduğu Türkiye'de hayatın kolay olduğunu söylemek çok zor.
'Ekonomik kurtuluş savaşı veriyorsak kime karşı veriyoruz? Kim bunun sebebi? Evet bir ekonomik kurtuluş savaşına gerçekten ihtiyaç var ama bu önce cehalete karşı verilmeli. Bu ülkenin ekonomisini cahil iddialarla, cehaletle çökertenlere karşı verilmeli" ifadelerini kullandı.
Davutoğlu, ekonominin durumuna ilişkin iktidardan yapılan 'dış güçler' açıklamasına ilişkin ise "Kim bu dış mihrak? Dün '15 Temmuz'u yaptı' dediğiniz Birleşik Arap Emirlikleri ile şimdi birkaç milyar dolar için masaya oturuyorsunuz. O zaman şimdi açıklamak durumundasınız. Ya 'yanılmışız' diyeceksiniz, ya da 'onlarmış ama bizden özür dilediler' diyeceksiniz" dedi.
AKP'nin iktidara gelirken oy aldığı yoksul vatandaşlardan uzaklaştığının altını çizen Davutoğlu, "Türkiye'deki bugünkü ekonomik krizin sebebi bu iktidarın ehliyete liyakate önem vermeyen yönetim anlayışı, Cumhurbaşkanı'nın gerçeklerle yüzleşmekten kaçıp gerçekleri değiştirme çabasıdır. Krizi çözmenin ilk adımı krizi görmektir. Krizi yok sayarsanız, sebeplerini yok sayarsanız, kendi yaşadığınız hayat standardı herkeste var zannederseniz işte o zaman krizi çözemezsiniz. Bu iktidar garibin, gurebanın, gayreti, çabası, oyları ve duasıyla iktidara geldi. Şimdi ise aynı gariplerin ahı ile iktidardan gidecekler. Çünkü o garipleri unuttular" şeklinde konuştu.
Numan Kurtulmuş'un "Bir işsizlik meselesi var. Biraz da iş beğenmemezlik meselesi var" sözlerine tepki gösteren Davutoğlu, "Numan beyin açıklamasına gerçekten hayret ediyorum. Kendi ekonomik bilgisine ihanet edercesine bir algı yapmaya, slogan üretmeye çalışıyor.
Ekonomik kalkınmamızın en iyi olduğu yıllarda en ağır hakaretleri yapıp 'Harun gibi geldiler, Karun gibi gidiyorlar' diyen Numan Bey, şimdi Karun'laşan bir sistemin savunucusu olarak, sokaktaki Harun durumundaki garibin karşısına geçip bu sözleri sarf edebiliyor. İşte benim yüreğimi sızlatan bu. İnsanlar böylesine değişmemeli. Makamlar insanları değiştirmemeli" ifadelerini kullandı.
2022 yılı asgari ücretine ilişkin açlık ve yoksulluk sınırlarını hatırlatan Davutoğlu, partisinin bu konudaki tutumunu ise şu şekilde açıkladı:
"2016 Ocak'ında asgari ücret 1000 lira idi, biz onu 1300 lira yaptık. Çünkü ben şunu fark ettim, gelir dağılımı bozulmaya başlamıştı ve alt gelir gruplarını yukarıya çekmeden sosyal huzuru temin etmek mümkün değil. O zamanın güvenilir TÜİK'inin enflasyon rakamı yüzde 6 civarındaydı. Biz enflasyonun 5 misli zam yaptık asgari ücrete. Şimdi olsa, TÜİK'in enflasyon rakamına göre bile 5 misli zam yüzde 100 demek bu.
Biz Gelecek Partisi olarak diyoruz ki asgari ücretten vergi ve prim alınmayacak. Bunu dediğiniz zaman zaten işveren üstündeki yükün bir kısmı gitmiş oluyor, işçinin eline de daha net bir rakam gelmiş oluyor.
Yoksulluk sınırı gelmiş 8-9 bin liraya. Böyle bir durumda vereceğiniz her rakam az gelir.
Son 2-3 yıl içinde ücretlinin refahtan aldığı pay yüzde 45'ten 39'a düşmüş, rantiyenin aldığı pay yüzde 46'dan yüzde 54'e çıkmış. Bu sistem rantiyeye çalışıyor.
İşçiye, çiftçiye, esnafa karşı cimri olan iktidar, rantiyeye, faizciye karşı bonkör. Esas sistemin bozukluğu burada.
5 müteahhidin, yandaşların vergisinden vazgeçeceklerine, asgari ücret vergisinden vazgeçsinler. Asgari ücrete getirilecek vergi istisnası dengeleri bozar diye bir söylem varsa, dengeleri bozan sizin otoriter yolsuzluk düzeninizle MB rezervlerini tüketmenizdir.
Helaliyle para kazanan başımızın tacıdır ama siyasete yüzükle, simit hesabıyla başlayanların kendilerinin ve çevrelerinin milyar dolarlık hesapları söz konusu oluyorsa işte orada bir durun diyeceğiz onlara. Durun, bundan sonra bu fakir halkın çocukları doyacak!"