DAVUTOĞLU: TALEP SÖZ KONUSU DEĞİL İSTANBUL (A.A)

-DAVUTOĞLU: TALEP SÖZ KONUSU DEĞİL İSTANBUL (A.A) - 02.03.2011 - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya'da yaşanan gerginliğe ilişkin, ''Biz bu tür gelişmeler karşısında hemen bir dış müdahale yapılmasını doğru bulmuyoruz. Bu konuda Libya içindeki taraflardan da gelmiş bir talep söz konusu değil. Dolayısıyla bu tür yöntemlerden önce barışçıl yollarla, doğrudan Libya halkının taleplerinin gerçekleşmesi için güçlü bir irade sergilemek lazım'' dedi. Davutoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı Saraçhane'deki Belediye Sarayında ziyaret etti. Basına kapalı ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Davutoğlu, ''Libya'ya ile ilgili  Uluslararası Ceza Mahkemeleri savcıları bugün soruşturma başlattı. Bu noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? '' şeklindeki soru üzerine, dost ve kardeş Libya'da iç sükunetin sağlanmasının, Libya halkının talepleri doğrultusunda gerekli adımların atılmasının şu anda büyük önem taşıdığını kaydetti. Davutoğlu, ''Bu çerçevede yapılacak her türlü çalışmaya Türkiye katkı vermiştir, vermeye devam edecektir. Tabii, BM'nin 1970 sayılı kararı çerçevesinde atılan adımlar, o karar çerçevesinde zaten doğal süreç içinde atılan adımlardır. Bu gelişmeleri yakından takip ediyoruz. 2 gün önce Cenevre'de ABD Dışişleri Bakanı sayın Clinton'la, İngiltere, Almanya dışişleri bakanlarıyla, AB Yüksek Temsilcisiyle de bütün bu konuları ele aldık. Libya içindeki insani yardım faaliyetimizi artırmak istiyoruz. Uluslararası toplumla birlikte de Libya'daki bu geçiş sürecinin sağlıklı bir sonuca ulaşması için elimizden gelen bütün faaliyeti göstereceğiz'' diye konuştu. ''Libya'ya karşı bir dış müdahale de söz konusu son günlerde. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?'' sorusuna da Davutoğlu, şu yanıtı verdi: ''Biz bu tür gelişmeler karşısında hemen bir dış müdahale yapılmasını doğru bulmuyoruz. Bu konuda Libya içindeki taraflardan da gelmiş bir talep söz konusu değil. Dolayısıyla bu tür yöntemlerden önce barışçıl yollarla, doğrudan Libya halkının taleplerinin gerçekleşmesi için güçlü bir irade sergilemek lazım. İnşallah bu gerilimler çok daha zor şartlara yol açmaz.  Biz şu andaki faaliyetimizi herhangi bir dış müdahaleden daha çok, Libya içindeki tarafların görüş ayrılıklarını gidererek, mümkün olduğunca barışçıl bir çözümün önünü açmaya sarf etmiş bulunuyoruz. Bu konudaki çabalarımız da sürecek.'' -FERİBOTLARI ''SHUTTLE'' ŞEKLİNDE ÇALIŞTIRACAĞIZ''- Bir gazetecinin, Libya'daki tüm Türklerin tahliye edildiği şeklinde bir açıklama geldiğini, ancak Libya'da hala Türkler bulunduğu yönünde de haberler olduğunu belirtmesi üzerine Davutoğlu, ''Bunun yanlış anlaşılmaması lazım. Bugün itibariyle 22 bin 800 kişi civarında tahliye işlemi gerçekleştirdik. Bunun 3 bin 700 civarı yabancı, geri kalan Türk vatandaşı'' yanıtını verdi.  Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Benim daha önce yaptığım açıklamada zikrettiğim husus şu; Trablus Havaalanı'nda ya da Bingazi Limanı'nda tahliye bekleyen vatandaşımız yok. Tabii ki Libya'da hala vatandaşlarımız mevcut ama tahliye talebi gelmedikçe de bizim onları zorunlu bir tahliyeye tabi tutmak gibi bir düşüncemiz yok. Çünkü biz Libya'yı terk ediyor değiliz. Libya'daki bundan sonraki mevcudiyetimiz de kalıcı olacak. Tek tek talepler geldikçe de onların taleplerini gerçekleştiriyoruz. Şu ana kadar 52 ülkeden vatandaşları da tahliye ettik. Dün gelen feribotta 933 yabancı, 117 kadar da Türk vatandaşı vardı.  Vatandaşlarımızın bu konudaki talepleri azaldı. Son dönemde kriz masamıza gelen şikayet telefonları da kalmadı. Bazı feribotları da Mısır ile Libya arasında mekik, 'shuttle' şeklinde çalıştıracağız. Bütün bu ülkelerin vatandaşlarına da yardımcı olacağız.'' Ahmet Davutoğlu, ''KKTC ekonomik eylem protestosunda AK Parti karşıtı pankart açılması üzerine bir daha izin verilmeyeceği söylendi, ama yine pankartlar açıldı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?'' sorusuna karşılık da ''Meşru çerçevede belli taleplerin dile getirilmesi normaldir, ancak bunun, bu tür toplantıların Türkiye'nin haksız yere eleştirildiği ve Türkiye ile KKTC arasındaki kardeşlik bağlarının zayıflatılmaya çalışıldığı platformlar haline dönüştürülmemesi lazım. Bu konudaki hassasiyetimizi daha önce sayın Başbakanımız... Bütün Türkiye'de her düzeyde ifade edildi. KKTC'li kardeşlerimiz de bundan haberdardırlar. Dediğim gibi toplumsal talepler dile getirilebilir, görüşler aksettirilebilir, ama bunun bu tarz, bir üslup içinde gerçekleştirilmesi gerekir'' şeklinde konuştu. -İSTANBUL- İstanbul'u, bölgesel diplomasinin merkezi haline getirmek istediklerini dile getiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:  ''Biz İstanbul'u, bu kadim medeniyetin merkezi olan güzel İstanbulumuzu küresel ve bölgesel diplomasinin merkezi haline getirmek istiyoruz. Bu konuda aynı vizyonu paylaşıyoruz, değerli Büyükşehir Belediye Başkanımızla. Zaten son yıllarda birçok uluslararası toplantıya merkezlik ediyor İstanbul. Önümüzdeki dönemde bunu bir de kurumsallaşmış şekle dönüştürmek istiyoruz.  İstanbul'u bir BM şehri haline getirebilmek için burada altyapı çalışmalarını yapıp, BM ile de bunu görüşmeyi planlıyoruz. Daha önce zaten Sayın Ban Ki-mun ile bunu ele almıştık. Artan bu diplomasi trafiğini karşılayacak şekilde İstanbulumuzun altyapısında da yapılabilecek çalışmaları ele aldık.'' Dışişleri Bakanlığının İstanbul'da bir temsilciliği bulunduğunu belirten Davutoğlu, ziyarette temsilciliğin bundan sonra Büyükşehir Belediye Başkanlığına danışmanlık hizmeti sunması konusunda da prensip kararı aldıklarını kaydetti.