Başbakan Ahmet Davutoğlu, Gülen cemaatine yakınlığı ile bilinen medya organlarını da kapsayan 14 Aralık operasyonuna ilişkin, "Herkes yaptıklarının hesabını vermek durumundadır. Türkiye’de milli iradeye karşı yapılmış her kumpasın hesabı sorulacaktır. Bu gaspın hesabı sorulur. Bu kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz" dedi.
Başbakan Davutoğlu, AKP'nin 5. Olağan Rize Kongresi'nde konuştu.
Konuşmasında CHP'yi eleştirirken, özellikle 14 Aralık operasyonu hakkındaki sözleri dikkat çekti.
Davutoğlu'nun konuşmasının satırbaşları şöyle:
"10 Ağustos’tan sonra da bazıları beklediler ki, düşündüler ki, AKP için acaba huzursuzluk çıkar mı? AKP için sarsıntı olur mu? 3 ayı aşkın zaman geçti. Tek bir gönül kırıcı söz sarf edilmedi. Bizim sayın cumhurbaşkanı ile ilişkimiz siyasetle başlamadı, siyasetle bitmez, ölümle de bitmez. Bu dünya ahiret kardeşlik davasıdır.
Şimdi Kılıçdaroğlu bir kez daha düşünsün. Bugün burada olduğu gibi kongreler yapan AKP var, bir de şişli belediyesinde olduğu gibi CHP zihniyeti var. Gitsinler kendi evlerini düzene koysunlar. Bu millet Allah muhafaza Kılıçdaroğlu’na bu ülkeyi 4 yıl değil, 4 dakika bile emanet etmez. 4 dakika bile ülke yönetiminde bulunsalar, birbirlerinin koltuklarına göz dikerler. Siz daha şişliyi bile idare edemiyorsunuz, nasıl milletten oy isteyebilirsiniz?
CHP son dönemde kendi içinde yaşadıklarıyla bir siyaset dersi oluşturuyor. Farklı düşüncelere sahip olduğu için milletvekilini ihraç ettiler. Son bir buçuk yıldır milli iradeden ümidi kesmiş olan siyasi partiler kirli koalisyonlar kurdular. CHP-HDP ve diğer çevrelerde koalisyon oluşturabilir miyiz derdinler. Şimdi hepsi bir araya gelse, arkalarındaki paralel çete bir araya gelse AKP ederler mi?
Şimdiye kadar hep aldatmacayla kamuoyunu yanıltmaya çalıştılar. 14 Aralık’ta yargının işlettiği sürece itiraz ederken de “gazeteciler tutuklandı” diye itiraz ediyorlar. Avrupa birliği Pazar günü Türkiye’yi kınayan açıklamalar yaptı. Çünkü içeri de ve dışarıda yürütülen kampanya açık. Eğer hukuk devleti varsa bu yargı süreci işlesin. Kimse gazetecilik dolayısıyla soruşturma altında değildir. Eğer bir çete basın üzerinden örgütlenerek başka bir topluluk üzerinde kumpas kurmuşsa, onları bir terör örgütü gibi gösterip, o masum insanları 17 ay mahkûm etmişlerse bu konuda gereğini yapmak yargının görevidir. İnsan hakları adına mağdur edilmiş vatandaşların sesine kulak verilmesidir. Türkiye’yi dışarıda mahkûm etmek isteyenler bilsinler ki Türkiye demokratik bir ülkedir. Bu özgürlükler AKP iktidarı tarafında sağlanmış ve kontrol altına alınmıştır. Herkes yaptıklarının hesabını vermek durumundadır. Türkiye’de milli iradeye karşı yapılmış her kumpasın hesabı sorulacaktır. Bu gaspın hesabı sorulur. Bu kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz."