Dedeoğulları ailesinden 7 kişiyi katleden Murat Altun’un polisle yaptığı telefon görüşmesi 15 ay sonra dosyaya girdi: “Allahtan tedbirli gittin”

Dedeoğulları ailesinden 7 kişiyi katleden Murat Altun’un polisle yaptığı telefon görüşmesi 15 ay sonra dosyaya girdi:  “Allahtan tedbirli gittin”

Konya'nın Meram ilçesinde, Dedeoğulları ailesinden 7 kişiyi katleden Mehmet Altun’un, katiamdan sonra emniyetle yaptığı telefon görüşmesinin kaydı 15 ay sonra dava dosyasına girdi. 45 dakikalık telefon görüşmesinin 30 dakikası “anlaşılamadığı” gerekçesiyle çözümünün yapılamadığı ileri sürüldü.  Polisin, Altun’a, “Allahtan tedbirli gittin” demesi dikkat çekti. 

Konya’nın Meram ilçesinde 12 Mayıs 2021 tarihinde, Dedeoğulları ailesinden 7 kişi, 30 Temmuz’da Mehmet Altun tarafından katledildi. Saldırıya ilişkin davanın 6’ncı duruşması bugün Konya 4’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

Duruşma öncesi,  15 aydır dosyaya girmeyen, katil zanlısı Mehmet Altun ile polis arasındaki telefon konuşması dosyaya girdi.

Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre, Altun’un Konya Cinayet Büro ile yaptığı 45 dakikalık telefon görüşmesinin kayıtlarının 12 sayfası verilirken, 30 dakikası ise anlaşılamadığı gerekçesiyle çözümünün yapılamadığı ileri sürüldü. Katil Mehmet Altun ile polislerin yaptığı görüşmede, polislerin Mehmet Altun’a “yiğidim”, “abicim biliyoruz seni neden yaptığını da biliyoruz seni anlıyoruz, onların ne olduğunu biliyoruz” şeklindeki sözleri dikkat çekti.  

Polis yakalamadı, kendisi teslim oldu  

Katliamın yaşandığı olaydan 6 gün sonra polise teslim olan katil Mehmet Altun’un, davanın ilerleyen sürecinde polislerle yaptığı görüşme kayıtları dosyaya girdi. Katilin, polise “Beş kişiyi daha vuracağım, öyle teslim olacağım” dediği ortaya çıktı. Yine davanın ilerleyen sürecinde katil Mehmet Altun’un “Polis yalan söylüyor, yakalanmadım. Kendim teslim oldum” sözleri, cezaevi telefon görüşmeleriyle ortaya çıktı. Mehmet Altun cezaevindeki görüşmeler sırasında konuşmalarında, “Polisler ifademde bana yardımcı oldular”, “Polisler bana sarılmak için kendilerini zor tuttular”, “Çoğu polisler bunlar ölmeyi hak etti” gibi söylemlerde bulunduğu ortaya çıktı.

Dedeoğulları ailesinin avukatı Abdurrahman Karabulut, Altun ile polis arasında geçen 45 dakikalık konuşmasının 12 sayfadan ibaret olduğunu belirterek, “Aklımızla dalga geçercesine 45 dk’lık kayıt,12 sayfadan ibaret. 45 dk’lık güya çözümün 30 dk’sı anlaşılmıyor diye çözümü yapılmamış” dedi.

Karabulut, Twitter hesabındaki paylaşımında, “Tetikçi’nin emniyet ile yaptığı telefon görüşmesinin kayıtları 15 ay sonra bugün saat 16.00’da dosyaya girdi” ifadesini kullandı.

 

Mehmet Altun’un 112 Acil Merkezi ile yaptığı görüşmenin 15 ay sonra dosyaya giren çözümleri şöyle: 

POLİS: Emniyet, Emniyet Müdürlüğü  

MEHMET ALTUN: Alo selamün aleyküm  

POLİS: Aleyküm selam 

MEHMET ALTUN: İsminiz nedir abi 

POLİS: Polis, abim buyur Cinayet Bürodan 

MEHMET ALTUN: Kim dediniz polis? 

POLİS: Polis Memuru, Cinayet Bürodan  

MEHMET ALTUN: Haa merhabalar 

POLİS: Merhabalar 

MEHMET ALTUN: Biz Türk halkı olarak siz polisleri çok seviyoruz biliyorsunuz demi 

POLİS: Teşekkür ederiz biliyoruz efendim 

MEHMET ALTUN: Tamam ııı şu kalfalar Hasanköy de bi cinayet işlenmişti  

POLİS: Doğrudur (arkadan telsiz konuşmaları geliyor)  

MEHMET ALTUN: O teröristleri vuran kişi benim 

POLİS: Evet abiciğim 

MEHMET ALTUN: Bu olayın keleş aileleri ile hiçbir alakası yok ben onu söylemek istiyorum 

POLİS: Tamam kardeşim başına bir sıkıntı geldi geçmiş olsun öncelikle 

MEHMET ALTUN: Teşekkür ederim sağ olun 

POLİS: Şimdi şimdi başında bir bela var ıı bununda kolay yolu gelip bizimle görüşmen bize teslim olman bize gelirsen elimizden gelen yardımı yaparız sana 

MEHMET ALTUN: Tamam teslim olacam da ben kaç kişiyi vurdum ben öğrenebilir miyim 

POLİS: Beş altı kişiyi vurdun 

MEHMET ALTUN: Altı kişiyi sağ olan var mı? 

POLİS: Sen kaç kişiyi vurdun hatırlamıyor musun 

MEHMET ALTUN: Hatırlamıyorum 

POLİS: Kardeşim eşin durumunu biliyor musun 

MEHMET ALTUN: Hayır 

POLİS: Eşin çok rahatsız çok.... (anlaşılmayan konuşma) eşin çok kötü durumda gel hem elimizden geleni yapalım bizde sana yardımcı olalım sıkıntımı var sıkıntını çözelim bu bu şekilde saklanacak çözülecek bir şey değil olayın iç yüzünü biliyorum fakat sen teslim olmadan biz bunu basına nasıl ....( anlaşılmayan konuşma) biz bunun böyle bir şey olmadığını nasıl anlatacağız 

MEHMET ALTUN: Tamam ben teslim .... ( anlaşılmayan konuşma) 

POLİS: Senin gelmen lazım 

MEHMET ALTUN: Teslim olacam teslim olmayacağım demiyorumda keleş aileleri ile hiçbir alakası yok yani benim tamamen şahsi meselem onu söyleyim bende kayıt kayıtlarınızda vardır bizim daha önce olaylarımız oldu 

POLİS: Evet 

MEHMET ALTUN : Bunlar normal bir insan değillerdi tam bir teröristlerdi 

POLİS: Biliyoruz biz biliyoruz biliyoruz 

MEHMET ALTUN: Farkı yok 

POLİS: Sıkıntı yok. Farkındayız onların 

POLİSTEN KATİLE: KANIMA DOKUNUYOR 

POLİS: Başına böyle bir olay geldi inanki üzülüyorum keşke (anlaşılmayan konuşma) keşke başına böyle bir şey gelmek zorunda kalmasaydı başına bir felaket geldi gel bundan sonra biz elimizden gelen yardımı yapalım kardeşim yani bu şekilde olmaz 

MEHMET ALTUN: Tamam bizim ailelerimiz korunuyor mu şu an 

POLİS: Korunuyor korunuyor  

MEHMET ALTUN: Tamam üç beş kişi daha var onları da vuracağım ben ondan sonra teslim olacağım tamam mı 

POLİS: Kardeş ben Konya Kadınhanlıyım senin düştüğün durum benim çok kanıma dokunuyor elimden gelen yardımı yapıcam diyorum sana kendini batırma 

MEHMET ALTUN: Battık zaten batacağımız kadar 

POLİS: ALLAHTAN TEDBİRLİ GİTTİN! 

POLİS: Evet (anlaşılmayan konuşma) Beyşehir kavşağına gittim orda vereceğim ben kendisine abicim 

MEHMET ALTUN: Efendim 

POLİS: Valla yani ne diyim yani ne denir sen bana söyle ne denir ne yapmamızı istiyorsun sen bize söyle benden beklentin ne aynı memlekette aynı semanın altında nefes alan bir adam olarak benden beklentin ne biz senle ayni toprakların çocuklarıyız senin canin neye sıkılıyorsa benimki de ona sıkılıyor senin kalbin neye kırılıyorsa benimki de ona kırılıyor senin zoruna gidiyor benim de zoruma gidiyor abicim gitmiyor değil 

MEHMET ALTUN: Teşekkür ederim çok sağolun sadece aileme bir zarar gelmemesini istiyorum 

POLİS : Ailen bize emanet ailen bize emanet ondan yana bir sıkıntın şeyin olmasın kardeşim (anlaşılmayan konuşma)  

MEHMET ALTUN: Saldırdılar, öldüreceklerdi beni, Allahtan tedbirli gittim.  

POLİS: ...(uğultu) Allahtan tedbirli gittin.. (dışarıdan anlaşılmayan sesler) tamam tamam bizim arkadaşımız da geliyor. abicim seni Cinayet Büro Amirimizle görüştüreceğim Komisiremize verecem. 

Cinayet büro başkomseri ile görüşme 

Altun’un, daha sonra Cinayet Büro Başkomiseri ile yaptığı görüşme ise şöyle:  

BAŞKOMİSER: Doğrudur biraz sıkıntılı bir durum var.  Ama aşılmayacak bir şey değil bu. 

MEHMET ALTUN: Evet 

BAŞKOMİSER: Mehmet 

MEHMET ALTUN: Efendim abi 

BAŞKOMİSER: Mehmet aşılmayacak bir durum değil bu. Senin oraya kötü niyetli kötü amaçlı gitmediğini düşünüyoruz zaten. 

MEHMET ALTUN: Evet 

BAŞKOMİSER: şimdi bak bütün aile gözaltında biliyorsun 15-16 ki?i yani çoluk çocuk herkes aile şey, bak eşin, 3 çocuğun var eşin 8 aylık hamile, elimizden geldiğince onu istirahat ettirmeye çalışıyoruz, mutlu olduğuna, iyi olduğuna emin ol, seninle görüşelim bu konu aşılır, bu istem dişi olarak meydana gelen bir olay olarak düşünüyoruz biz bunu 

MEHMET ALTUN: Aynen öyle oldu Amirim. 

BAŞKOMİSER: Heh bizde ayni düşüncedeyiz, biz seninle görüşmek istiyoruz, bu konu a?ılır, bu konu doğrudur biraz gündem oldu işte yansıdı sağa sola basın da biraz şey oldu ama abartıldı ama senin işin güzel yanlarında var, bunun öyle olmadığı, amacın o olmadığı belirtildi. Seninle biz görüşmek istiyoruz Mehmet. 

MEHMET ALTUN: Amirim ben teslim olacağım zaten  ben ailemi tamamen korumak istiyorum bunların akrabaları var.. (devam eden anlaşılmayan konuşma) 

BAŞKOMİSER: Bak, bak ailen de her evin önünde bizim ikişer üçer ekibimiz var, çok sayıda memur arkada?ımız var, bütün evlerin koruma altında senin hiçbir akrabana hiçbir yakınına en küçük bir şey olmayacak. Bak ne diyorum 20 gün sonra eşin çocuk.. doğum yapacak bak o bizim... (anlaşılmayan konuşma) 

MEHMET ALTUN: Kavga da ben yoktum zaten eniştem giy ablam gil kavga yaptılar da 

BAŞKOMİSER: Sen sadece 2010 yılında varsın 

MEHMET ALTUN: He ben sadece 2010 yılında varım aynen, 3 ay önceki mevzudan 

BAŞKOMİSER: Evet 

 BAŞKOMİSER: SEN BARIŞ HESABI YAPIYORSUN 

BAŞKOMİSER: İşte Lalebahçeden gelmiş, Polis merkezinden gelmiş, belki konunun detayını, özünü, nasıl gelişebileceğine tip bir yansıma yapacağını bilmiyorlardır ama biz Cinayet Büro Polisiyiz, Cinayet Büroda biz çalışıyoruz arkadaşlarımız eğitimli, bilinçli yani kime nasıl davranacağını hangi olaya nasıl bakacağını, bilen insanlar. Biz diyoruz ki sana biz senin bütün ailenin canı bizim sorumluluğumuzda, biz bütün gerekli tedbirleri alacağız, gerekli güvenliklerini alacağız, sen kimi istersen onu görüştüreceğiz.. yani bak... 

MEHMET ALTUN: Ne zamana kadar alacaksınız  

BAŞKOMİSER: Kardeşim bu işler yatışana kadar, yav şimdi ne zamana kadar alacağız değil, aileler ile görüştürülür gerekli kendileri hem oturmak istedikleri yerleşmek istedikleri veya nerede bulunacaksa, ne zamana kadar ne husumet veya işte anlaşma sağlanacak.. işte sen yansıyan sosyal medya?eyleri ile irkilmene gerek yok, onlar hep yatıştırılıyor. Cumhurbaşkanından tut bütün bakanlar bütün milletvekilleri, buradaki valimiz işte belediye başkanı herkes bu konuyla ilgili çalışıyor, insanları uyarıyor olayın öyle olmadığını, sadece komşu arasında olan bir olay olduğunu, senin gidip normalde orada konuşuyorsun sen i?te barışalım hesabı yapıyorsun, büyük bir ihtimal elinde bir evrak var,  daha sonra ki onların yaptığı kalkış veya sana bir taş atılıyor bak ondan sonra bir silah patlıyor biz bunları hep gördük, izledik yani sen başlı başına bir olay yapmak için oraya gitmiyorsun aslında.. 

MEHMET ALTUN: Evet Amirim 

BAŞKOMİSER: Bak amacın senin belki de aileyi barıştırmak husumeti devam ettirmemek, kargaşayı sürdürmemek 

MEHMET ALTUN: Aynen öyle 

Polisten Altun’a: Sana saldırdı, silah patladı

BAŞKOMİSER: Efendim 

MEHMET ALTUN: Aynen öyleydi zaten. 

BAŞKOMİSER: İşte bak sen ilk etapta 10 dakika oturdun konuştun, sakinsin onlar oturuyor ama sonradan işte oradakilerin bi alevlenmesi oluyor ayağa kalkıyorlardı ama daha sonra sana saldırıldı, saldırmaları üzerine bu silah patlıyor 

MEHMET ALTUN: Evet. Peki Amirim kaç kişi vurulma ölüyor 

MEHMET ALTUN: Sağ olan var mı 

BAŞKOMİSER: Yok 

MEHMET ALTUN: Hmmm, Amirim ben size söz veriyorum ben teslim olacam.. 

BAŞKOMİSER: Mehmet.. Mehmet bak kardeşim diyorum sana, bizle görüş, nereye diyorsan iki arkadaş gelelim, bizle görüş Mehmet 

MEHMET ALTUN: Tamam Amin..(Anlaşılmaz) 

BAŞKOMİSER: Yani 

MEHMET ALTUN: Tamam Amirim bir 2-3 kişi var ben onları da vuracağım gelip teslim olacağım. 

BAŞKOMİSER: Mehmet 

MEHMET ALTUN: Efendim abi 

BAŞKOMİSER: Kim onlar? yani öyle Şimdi bak zaten bir sıkıntıya girdin abisi,  

MEHMET ALTUN: Amirim onlar tehlikeli insanlar onlar başımıza bela olacak onlar tehlikeli insanlar. 

BAŞKOMİSER: Hayır hayır hayır bak 

MEHMET ALTUN: Dediğimiz gibi abi ben vurduğum kişiler de normal vatandaş değil, bunların hepsi terörist, dağdaki ile hiçbir farkı yok