Prof. Dr. Adem Sözüer, dün Radikal’den Ezgi Başaran’a verdiği röportajda, "benim bir öğrencim var, şu anda tutuklu. Ben her gece bu öğrencimi düşünüyorum" dediği İstanbul Üniversitesi (İÜ) Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi Osman Taşdemir, 2 buçuk aydır tutuklu, katılmadığı bir eylemden ötürü tutuklu yargılanıyor.
Okmedaydanı’nda açlık grevleri için yapılan bir eylemde gözaltına alınan Taşdemir, oysa ki o sırada hastaneden dönüyordu. Çantasında da reçete ve oturma simiti vardı.
İ.Ü Dekanı Prof. Dr. Adem Sözüer’in “Her gece bu öğrencimi düşünüyorum” diyerek haksız tutuklamalara örnek gösterdiği Taşdemir, şuanda cezaevinde hakkında hazırlanacak iddianameyi bekliyor.
Milliyet gazetesinden Samet Akten'in haberine göre, Ağrı Doğubeyazıt’lı 7 kişilik bir ailenin en büyük çocuğu olan Osman Taşdemir’in babası inşaat işçisi. Taşdemir, fakültenin en başarılı 10 öğrencisinden biri. Sözüer’le birlikte Almanya’daki hukuk konferanslarına katılan ve iyi derecede Almanca bilen Taşdemir 30 Ekim 2012’de Okmeydanı’nda gözaltına alındı ve tutuklandı. Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan Taşdemir aynı zamanda Ankilozan spondilit adlı omurilik rahatsızlığıyla da mücadele ediyor.
Taşdemir’in gözaltına alınma süreci dosyadaki ifadesine göre şöyle gelişti; Taşdemir o gün sabah okulda derslerine girdikten sonra öğle saatlerinde rahatsızlığıyla ilgili muayane olmak için Okmeydanı Eğitim Araştırma Hastanesi’ne gitti. Muayane için sıra alamayınca hastaneden ayrıldı. Eve gitmek için yürürken açlık grevleriyle ilgili düzenlenen eylemin ortasında kaldı. Polisin biber gazıyla göstericileri dağıttığı sırada göstericilerin arasında kalan ve biber gazından etkilenmemek için o bölgeden uzaklaşmaya çalışan Taşdemir, polis tarafından yakalandı ve gözaltına alındı. Karakolda verdiği ifadede eylemle ilgisinin olmadığını söyleyip, suçlamaları kabul etmese de tutuklandı. Hakkında isnat edilen suç ise ‘örgüt çağrısına uyup eyleme katılmak’tı.
Göstericiler arasında da kimsenin Osman’ı tanımadığını söyleyen avukatı Hayriye Asrağ, “Gözaltına alındığında çantasında reçetesi ve rahatsızlığı nedeniyle oturma simidi var. Hastaneyle işi olduğu belli. Ama hiçbir suçu olmadığı halde 2,5 aydır içeride. İlk duruşmada tahliye olacak belki ama iddianamesi dahi hazırlanmadı” diye konuştu. Anne Ayten Taşdemir ise oğlunun çok hasta olduğunu belirterek adaletin talebinde bulundu. Anne Taşdemir, “Osman, okuldan eve, evden okula giden bir çocuk. İstese bile eyleme falan katılamaz. Çünkü yürümekte güçlük çekiyor” dedi. Taşdemir’in kardeşi Rıdvan Taşdemir de ağabeyinin politik bir tavrının olmadığını kaydederek şunları söyledi: “Gözaltına alındığı anda omurilik rahatsızlığından ötürü kaçamadığı için ilk olarak polisler onu almışlar. Sağlık problemleri halen devam ediyor. Lütfen onu bıraksınlar artık.”
Prof. Dr. Adem Sözüer, dün Radikal’den Ezgi Başaran’a verdiği röportajda, şunları söylemişti: “Bakın benim bir öğrencim var, şu anda tutuklu. Ben bu çocuğu yurt dışında bilimsel araştırmalara götürdüm. İstanbul Üniversitesi’ndeki tüm öğretim üyeleri tanıyor. Hiçbir olayla ilgisi olmayan bir çocuk. Bir gün hastaneye tedavi olmaya giderken, bir gösteriye denk geliyor. Kendi ifadesiyle gösteriye katılmıyor, velev ki katılsın. Orada yakalanıp tutuklanıyor. Neden? Örgüt üyeliğinden. Çantasında simidi ve özel hastalığıyla ilgili hastaneden aldığı reçetesi bile var. Bu çocuk dava açılıp derdini anlatana kadar bir sene geçecek. Daha hakimin bu dosyaya bakma fırsatı bile olmamıştır. Şimdi bizim bu kadar yatırım yaptığımız bir insanın hayatından çalınan günlere bakın. Her gece bu öğrencimi düşünüyorum.”